Küresel mali kriz, Amerika’da işsizlik oranını yüzde 9’un üzerine çıkardı. Ancak Kauffman Girişimcilik Endeksi adlı bir araştırmaya göre 2007 ila 2009 arasındaki dönemde yeni şirket sayısında belirgin bir artış görüldü. Bazı uzmanlar, ekonomik durgunluk yüzünden, kendi işini kuranların sayısının arttığı görüşünde.
Sıradan bir işgünü Jesse Rauch için biraz farklı başlıyor. Ofis olarak küçük bir kafedeki masayı kullanan Jesse, dört ay önce kendi işini kurmuş ve şimdilik bundan memnun görünüyor. Rauch, "İstediğim alanda çalışmak büyük bir rahatlık. Sabahları biraz geç kalkmak da… Ama iş yüzünden geceleri artık geç yattığım da bir gerçek" diyor.
İş kurmanı her zaman belirli bir risk taşıdığını söyleyen Rauch şöyle devam ediyor: "Şu anda daha önce biriktirdiğim parayı harcıyorum. Bu da hem ailemi hem beni fazlasıyla endişelendiriyor."
Jesse Rauch, son kontratı yenilenmeyince kendi işini kurmaya karar vermiş: "Sayısız yere başvuru yaptım, ama iş bulmak artık çok zor."
Pamela Stroh da iş bulmakta zorlananlardan: "On ay işssiz kaldım, ve bu sure zarfında en az 250 yere başvurdum."
Bilgisayar sektöründe iş ararken, Pamela Stroh, parça başı iş yaparak biraz para kazanmış. Stroh, "Bilinçli olarak kendi işimi kurdum diyemem. Arkadaşlar, tanıdıklar ve karşıma çıkan yeni bazı fırsatlar, beni uzmanlık alanım olan bilgisayar konusunda kendi işimi yapmaya yöneltti." diyor.
Pamela ve Jesse iş bulamadıkları için kendi işlerini kurmaya zorlanan çok sayıdaki Amerikalı’dan yalnızca ikisi. Kauffman Vakfı’nın Girişimcilik Endeksi’ne göre 2009 yılında açılan işyeri sayısı son 14 yılın en yüksek rakamıydı.
Bir iş ve işçi bulma ajansında çalışan Barbara Posner, geçen yıl iş bulmak için kendilerine gelen çok sayıda kişinin daha az ücretle ve daha düşük seviyeli bir işte çalışmaya razı olduklarını söylüyor:
"Bize gelenlerin çoğu işten çıkarılmıştı veya erken emekliliğe yönlendirilmişti. Bunlardan bazıları kendi işlerini kurmanın daha doğru olduğuna karar verdiler."
Birçok kişi kendi işini kurmaya yöelmiş olabilir ancak bu henüz Çalışma Bakanlığı’nın istatistiklerine gözle görülür bir değişim olarak yansımış değil. Posner nedenini şöyle açıklıyor: "Bir şirket açılırken bir şirket kapanıyor."
Küçük İşletmeler Dairesi’nden Penny Pickett de durgunluk dönemlerinde girişimciliğin her zaman işe yaradığını söylüyor. Pickett, "Amerika’da ekonominin en kötü olduğu zamanlarda en iyi şirketlerin kurulduğunu görüyoruz. Örneğin Microsoft, zor günler geçirdiğimiz 1980’li yıllarda kuruldu." diyor.
Jesse Rauch is, her zaman kendi işini kurmayı hayal ettiğini ve bunu bir macera olarak gördüğünü söylüyor:
"Yönümü tam olarak nereye varacağımı bilmiyorum. Bu bir keşif gezisi gibi. İş bulamıyorsam, kendi işimi yaratmak bence en doğrusu."
Jesse gibi birçok Amerikalı da, aldıkları riskin ileride başarıyla sonuçlanacağını umuyor.