Erişilebilirlik

Kılıçdaroğlu’nun Dokunulmazlığı Kaldırılıyor mu?


Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın hakkında fezleke dosyası hazırladığı CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yargılanması için dokunulmazlığını kaldırma kararı konusunda gözler TBMM’ye çevrildi.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, bugün Türkiye’deki siyaset ve özellikle toplumsal muhalefet açısından dikkat çekici bir açıklamaya imza attı. Bugüne kadar herhangi bir vekil hakkında yargılama talebiyle hazırlanan soruşturma dosyaları fezlekesi, TBMM Başkanlığı’na ulaştığı zaman kamuoyuna yansırdı. Ancak bugün Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu hakkında fezleke hazırladığını önce TBMM’ye bildirmek yerine kamuoyuna yazılı açıklamayla duyurdu.

Şimdi gözler, Kılıçdaroğlu’nun, hakkındaki fezleke Adalet Bakanlığı üzerinden TBMM’ye ulaştığında AKP milletvekillerinin dokunulmazlığı kaldırma girişiminde bulunup-bulunmayacağında.

Başsavcılık neden TV konuşmasında suç buldu?

Başsavcılıktan yapılan yazılı açıklamaya göre CHP Genel Başkanı’nın 16 Nisan’daki konuşmasında anayasa değişikliği referandumuna ilişkin sözleri Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından suç olarak dosyalandı. Kılıçdaroğu’nun 12 Eylül’de FOX TV’deki canlı yayında YSK üyelerine yönelik sert eleştirileri suç olarak değerlendirilerek, fezleke hazırlandı.

Kılıçdaroğlu, 12 Eylül’deki yayında, referandumda sayım başladığında mühürsüz oyları geçerli kabul etme kararı aldığı için YSK’ya tepkisini yinelemişti. Başsavcılık, Kılıçdaroğlu’nun bu konuşması için suç dosyası oluşturdu. Oysa YSK’nın CHP Lideri aleyhine şikayeti aslında 16 Nisan sonrasındaki günlerde yapıldı. YSK, 3 Mayıs’taki toplantısında Kılıçdaroğlu hakkında Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunma kararı almıştı. Kılıçdaroğlu, Anayasadaki “yasama/kürsü dokunulmazlığı” hükmü çerçevesinde, YSK’ya yönelik sert sözlerini TBMM çatısı altında kürsüden ifade etmişti. Ancak Başsavcılık, Kılıçdaroğlu’nun hemen referandum sonrasındaki kürsü konuşmaları yerine 12 Eylül tarihli TV konuşması üzerinden suç dosyası hazırladı.

CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel de, Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, “Anayasamızdaki kürsü dokunulmazlığı meselesi aslında gayet açık. Başsavcılık, anayasaya aykırılık olacağı için Sayın Genel Başkan’ın kürsü konuşmalarını değil TV konuşması üzerinden suçlama yapıyor. Oysa anayasamıza göre; TBMM kampüsü içerisinde kürsüde söylediği sözler ve bu sözleri dışarıda tekrar etmesi anayasal kürsü masumiyeti kapsamında. Geçmişte buna ilişkin pek çok yargı kararı mevcut. Öyle görünüyor ki suçlama yapabilmek adına TV konuşması kullanılmış” dedi.

Kılıçdaroğlu, anayasa değişikliği referandumu nedeniyle YSK’yla ilgili 12 Eylül’de FOX TV yayınında özetle şunları söylemişti: “YSK içinde bir yargıç çetesi vardı. Bir kişi hariç çete bunlar. Mahkemeye verdiler nasıl çete dersin diye. (YSK’nın Mayıs ayında kendisi hakkında şikayetçi olduğunu anımsatıyor.) Bu da gayet basit. Çete ne demektir? Birden fazla kişinin biraraya gelip yasaya aykırı işlem yapması demektir. Siz bir ülkede rejim değişikliğine yasadışı ‘Evet’ oyu çıkartıyorsunuz. Rejimi değiştiriyorsunuz, yani çocuklarımızın geleceğini dinamitliyorsunuz. Yazık günah değil mi bu çocuklarımıza? Ülkede ‘demokrasi, demokrasi, demokrasi’ diyoruz oturuyorsunuz orada bir grup yasalara aykırı karar veriyorsunuz. Onun görevi yasalara uymak. Parlamentonun yetkileri gasp ediliyor. Çete değil de nedir bu?”

“CHP’ye tam saha baskı uygulanıyor”

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel hakkında da fezleke hazırlandığını duyurdu. Özel’in ise, Mustafa Kemal Atatürk, Kılıçdaroğlu ve CHP’ye hakaretler içeren sosyal mesajları yayımlayan bir TBMM personelini deşifre etmek için söz konusu personelin kullandığı bilgisayarı yerinden sökmesi suç olarak kabul edildi. Özel’in, TBMM Genel Kurulu’nda söz konusu personel hakkında kamuya ait bir bilgisayardan CHP’ye hakaretleri için yasal işlem başlatılması çağrısı yaptığı olayda, bilgisayarı yerinden sökmesi “kamu malına zarar vermek” şeklinde dosyalandı.

Kendisi hakkındaki fezlekeyi de Amerika’nın Sesi’ne yorumlayan Özel, o dönem Atatürk’e hakaret mesajları olmasına rağmen Başsavcılık tarafından ilgili TBMM personeline ilişkin soruşturma açılmadığını anımsattı. Özel, ilgili TBMM personeline o dönem TBMM Başkanlığı tarafından kademe ilerlemesi durdurma ve görev yeri değişikliği cezalandırması yapıldığını da hatırlattı.

CHP Grup Başkanvekili Özel, “Şimdi aylar sonra benim hakkımda fezleke dosyası hazırlandığı açıklanıyor. Bize göre, artık CHP’ye tam saha baskı uygulanıyor. Artık her imkan değerlendirilerek, eskiden olmuş ve aslında unutulmuş her konu deşilmeye başlandı. Böylece yeni yeni fezlekeler hazırlanarak, TBMM’ye gönderiliyor. Şahsen kilit kırmak suretiyle kamu malına zarar vermek ile suçlanıyorum ancak o dönem bu olay TBMM Başkanlığı çerçevesinde çözümlenmişti. Şimdi hakkımda fezleke hazırlanıyor. Ama sadece şahsım değil tüm CHP’lilere baskı uygulanma çabası var. Sadece fezleke dosyaları değil CHP’liler hakkında soruşturmalar da açılıyor” diye konuştu.

Başsavcılık tarafından bunun öncesinde 13 ay önceki CHP Parti Meclisi (PM) kararı gerekçe gösterilerek 40 CHP’li vekil hakkında ortak fezleke dosyası hazırlandığını açıklayan Özel, bu duruma şaşırmadıklarını da vurguladı.

Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, ayrıca geçtiğimiz Eylül ayında Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bizzat hedef aldığı ve ardından hakkında soruşturma açıldığı da duyurulan CHP’li Sezgin Tanrıkulu hakkında da fezleke hazırladığını açıkladı. Başsavcılık, bugün HDP’li vekiller Sibel Yiğitalp ile Ayşe Acar Başaran hakkında yaptıkları konuşmalar nedeniyle fezleke hazırlandığını da duyurdu.

“Yargılanmaya değil tutuklanmaya karşıyız”

Türkiye’deki milletvekili yargılama süreci açısından herhangi bir savcılık tarafından hazırlanan fezleke dosyası, Adalet Bakanlığı aracılığıyla TBMM Başkanlığı’na gönderiliyor. TBMM Başkanlığı ise, fezleke yani milletvekili dokunulmazlığı kaldırılarak yargılama yapılması talebini içeren soruşturma dosyasını Karma Komisyon’a sevk ediyor. Karma Komisyon, TBMM’de Anayasa ve Adalet komisyonları üyelerinden fezleke dosyaları hakkında karar almakla yetkili. Komisyon, ilgili fezleke dosyası üzerinde görüşme yapıyor ve oy çokluğu esasıyla isterse TBMM Genel Kurulu’na dosyayı sevk edebiliyor. TBMM Genel Kurulu’nda da oy çokluğu esasıyla fezleke dosyası oylanarak, eğer kabul edilirse savcılığa milletvekilini soruşturma/yargılama yetkisi veriliyor.

Bu noktada, TBMM’de hem komisyonlarda hem de genel kurulda AKP’nin tek başına sandalye sayısı oy çokluğuyla karar alınmasına yeterli.

Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan CHP’li Muharrem Erkek de, TBMM Anayasa Komisyonu üyesi olarak fezleke dosyası sürecini yorumladı ve kürsü dokunulmazlığı dışında CHP’nin dokunulmazlığa karşı olduğunu anımsattı. “AKP’nin fezleke dosyaları yoluyla CHP’yi köşeye sıkıştırma girişimi söz konusuysa” kendileri için sıkıntı olmadığını kaydeden Erkek, “Biz kürsü dokunulmazlığı dışında dokunulmazlığı savunmuyoruz. Milletvekili yargılaması yapılabilir ama tutuklu yargılanamaz diyoruz. Dolayısıyla arzu ediyorlarsa hiçbir çekincemiz yok vekilleri yargılamalarına itiraz etmiyoruz. Ancak şu anda Anayasa Mahkemesi kararları ihlal ediliyor. Anayasa Mahkemesi’nin emsal kararları uyarınca milletvekili tutuklu yargılanamaz. Şu anda Cumhurbaşkanı ülkeyi tek başına yönetiyor, bütün kararları o veriyor ama anayasaya göre sorumsuz kalmaya devam ediyor. Kendisi siyasi parti genel başkanı olarak her etkinlikte diğer muhalefet liderlerine ve vekillerine sert sözler sarf ediyor. Ama başka bir parti lideri veya mensubu kendisini eleştirdiğinde ‘Cumhurbaşkanı’na hakaret’ suçuyla dava açılıyor” dedi.

Darbe girişimi sonrasında ilan edilen OHAL’in artık muhalefetle mücadele için kullanıldığını söyleyen Erkek, “Biz tek adam rejiminde bugünkü gibi fezlekeler hazırlanmasını doğal uygulamalar olarak görüyoruz. Biz Saray’ı rahatsız ettiği için CHP’liler hakkında daha fazla işlem yapıldığını düşünüyoruz. Sadece vekiller değil parti üyelerimiz hakkında da soruşturmalar açılıyor. Bu bir korku göstergesi. Biz vekiller, parti yönetimi olarak bedel ödemeye hazırız. Siyasetçi aslında en ağır eleştiriyi dahi göğüslemek zorunda. Ama bunun yerine yargı eliyle muhalefet suçlanıyor” diye konuştu.

CHP’lilere fezlekeler Eylül’den beri gündemde

Bu arada Türkiye’de milletvekili konumundaki siyasetçilerle ilgili adli işlem başlatılması ve yargılama süreci, normal koşullarda Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) çatısı altında karar alınmasıyla şekilleniyordu. Ancak olağanüstü halde (OHAL)yayımlanan 694 sayılı Kanun Hükmünde Kararname (KHK) ile Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na özel bir yetki tanındı. Buna göre; suç nerede işlenirse işlensin Ankara’daki savcılığa soruşturma açma ve hatta gerekirse tutuklama kararı alabilme olanağı tanındı. Ağustos’un sonunda 694 sayılı KHK yayımlandığında amacın özellikle HDP’li vekillerin ardından “CHP’li vekillere yönelik soruşturma ve yargılama süreçlerini hızlandırma” iddiası olarak gündeme geldi. O dönem Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Yüksel Kocaman’ın, sosyal medya hesabından AKP Genel Başkanı olan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile sohbetine ilişkin fotoğraf yayımlaması da iddiaları arttırdı.

O günlerde Savcılık, yetki yetkisi ile Erdoğan’ın, “insansız hava aracıyla sivil ölümlere yol açıldığı” görüşü nedeniyle sert tepki gösterdiği CHP’li Sezgin Tanrıkulu hakkında soruşturma açtı. Şimdi Tanrıkulu hakkındaki soruşturma fezleke dosyasına dönüştü.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

Köprü kazasının ardından milyarlarca dolarlık tazminat bekleniyor – 28 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG