Erişilebilirlik

Kıbrıs’a 'Can Suyu'


Türkiye’den yılda 75 milyon metreküp taşıyacak su projesinin açılışı yapıldı. Türkiye ve Kıbrıs Türk cumhurbaşkanları, Anadolu suyunun ‘barış suyu’ olabileceğine vurgu yaparken Güney Kıbrıs, Türkiye’nin etkisinin artmasından rahatsız.

Türkiye ve Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde ‘asrın projesi’ olarak adlandırılan Anadolu’dan Kıbrıs adasına su temin projesinin Türkiye ayağı tamamlandı. Mersin’deki Dragos çayı üzerinde yapılan Alaköprü Barajı’nda biriken su, Anamur’dan 80 kilometrelik denizaltı geçişiyle Geçitköy Barajı’na ulaşacak. 1,6 milyar liraya mal olan ‘asrın projesi’nde yılda 75 milyar metreküp su taşınacak.

Erdoğan: ‘Güney isterse adına barış suyu koyar veririz’

Anamur’da düzenlenen açılış töreninde konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, projeyle Kıbrıs’ın 50 yıl boyunca ‘can suyu’na kavuştuğu söylerken Toroslar’dan gelen suyun adanın barış sürecine katkı sağlayabileceğini de savundu.

Erdoğan, “Güney tarafı isterse bu suyun adını barış suyu koyar onlara da veririz Bizim için asıl olan insandır insan. Biz hep bana değil, hep bize diyoruz. Kıbrıs’taki kardeşlerimizin mağduriyetinin giderilerek dünyada hak ettiği yeri alması için çalışıyoruz. Ada'da adil, kalıcı sürdürebilir barışı isteyen taraf her zaman Türk tarafı olmuştur. Temennim o dur ki Anadolu'dan gelen bu sudan adil ve kalıcı barış ile birlikte Ada'nın tamamın nasibini alsın” dedi.

Akıncı: ‘Su, KKTC’yi kalkındıracak, bu yapı çözümde güçlü olacaktır‘

26 Nisan’da seçimi kazandığı akşam barış sürecini yeniden başlatacağını ilan eden Kıbrıs Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Türkiye’den gelecek suyun Kıbrıs’ta çözüme katkı sağlayacağı görüşünde.

Anamur’daki törende de bu görüşünü yineleyen Akıncı, “Türkiye'den, Anamur'dan Geçitköy'e akacak olan bu su Kıbrıs'ın üretimini artıracak. Sarı olan rengimiz gerçek anlamda bizi yeşil bir adaya döndürecek ve bu sadece üretimi değil aynı zamanda ekonominin gelişmesini, KKTC'nin kalkınmasını da getirecek. Böylesi bir gelişme elbette Kıbrıs'ta kendi ayakları üzerinde durabilen, kendi kendine daha çok yeterli bir KKTC'nin yaratılması demektir. Böyle bir yapı gelecekte bir çözümde çok daha güçlü olacaktır, gelecekte Avrupa'nın içinde daha çok yarışabilecektir” dedi.

Davutoğlu: ‘Türkiye ile Kıbrıs hiçbir zaman ayrılmayacak şekilde birbirine kenetlenmiştir’

Her iki cumhurbaşkanının sözleri Anadolu’dan Kıbrıs’a su köprüsü kurulmasının adada çözüme katkı sağlayacağına vurgu yapsa da Kıbrıs’ın güneyinde basında da yansıyan tedirginlik Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun şu açıklamalarında vücut buluyor:

‘‘Bugün Anadolu ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, su gibi aziz projeyle bir kez daha birbirine kavuşuyor, bir kez daha kenetleniyor. Muhteşem bir su köprüsü kuruyoruz, Girne'yi Anadolu'ya bu kez su ile bağlıyoruz. Bütün dünyaya haykırıyoruz, Türkiye ile Kıbrıs hiçbir zaman ayrılmayacak şekilde birbirine kenetlenmiştir, Kıbrıs'a Türkiye'nin suyu bereket ve izzet götürecektir.’’

Prof. Sözen: ‘Soğuk Savaş mantığı aşılırsa Anadolu suyu, barış suyu olabilir’

Su Kıbrıs’ta çözüme mi katkı sağlayacak yoksa Türkiye’nin adadaki etkisini mi arttıracak? Yıllardır Kıbrıs’ta çözüm süreci üzerinde çalışan Doğu Akdeniz Üniversitesi Rektör Yardımcısı Ahmet Sözen, Amerika’nın Sesi’ne adada hala Soğuk Savaş mantığının hakim olduğunu önce o perspektifin değiştirilmesi gerektiğini söyledi.

Profesör Sözen, “Bütün kaynaklar gibi su konusu da rekabet konusudur. O nedenle su çözüme yardımcı olur mu sorusunun yanıtı hem evettir hem de hayır Doğru liderlik, doğru vizyon konduğunda çözüme hizmet eder. Ama Doğu Akdeniz’deki petrol ve doğalgazın yarattığı problem ortada. Doğalgaz ve petrol barışın maliyetini neden ödemesin? Elbette öder ama taraflar başka türlü bakıyor. Çünkü egemenlik paradigması olarak görülüyor, ‘Kıbrıs Rum Yönetimi ben kararı veririm’ diyor. Yani meseleye hala Soğuk savaş rekabeti olarak bakılıyor. Yani rekabet, kazan kaybet olarak bakılıyor ama Kazan kazan-kazan ve işbirliği içinde bakılmalı.”

Türkiye neden bu yatırımı yapıyor?

‘‘Kazan-kazan ve işbirliği bu mümkün mü?’’ sorusuna ise ‘‘mümkündür ama bunun olasılığı çok yüksek değil’’ yanıtını veren Profesör Sözen, Türkiye’nin KKTC’de elini güçlendirdiği kanısında:

“Türkiye 1,6 milyar lira harcıyor? Kıbrıslı Türkleri çok sevdiğinden mi yoksa ileride askeriye çıktığı zaman oluşacak güç boşluğunu yumuşak bir güçle mi doldurmaya mı çalışıyor? Etki alanını yumuşak bir etkiyle mi ikame mi ediyor. Elbette ki ne kadar çok iktisadi ilişkiniz olursa sizin etkiniz ve gücünüz de artacaktır. Türkiye doğalgazının % 66’sının Rusya’dan almasının etkisini görüyoruz.”

Güney Kıbrıs’ta Türkiye’den su getirilmesine nasıl bakıldığına gelince, Simerini gazetesi ise suyun adaya getirilmesini engellemek için Rum Yönetimi’nin Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri nezdinde yaptığı istişarelerin sonuçsuz kaldığını yazdı.

STÜDYO VOA

İran’ın İsrail’e saldırması ABD’de nasıl yankılandı? – 15 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:51 0:00
XS
SM
MD
LG