Erişilebilirlik

Soyları Tükenen Hayvanları Kurtarma Çabaları


Soyları Tükenen Hayvanları Kurtarma Çabaları
Soyları Tükenen Hayvanları Kurtarma Çabaları

Born to be Wild, insanlar ve hayvanlar arasındaki muhteşem bağı işleyen bir film. Üç boyutlu çekilen film izleyicileri, hayatlarını soyları tükenmekte olan hayvanları kurtarmaya adamış iki kadının öyküsü içine çekiyor. Bu hayvanlardan biri Borneo'daki orangutanlar, diğeri ise Kenya'daki filler.

Üç boyutlu film izleyene hem göz hem de yürek ziyafeti yaşatıyor. Film, bebek fil ve orangutanları iki sıradışı kadının gözünden anlatıyor, bu hayvanların inanılmaz zekası ve duyguları gözler önüne seriyor.

Daphne Sheldrick, Kenya'daki Nairobi Milli Parkı'nda bebek filler için yetimhane işleten bir fil uzmanı. Şimdiye kadar 130 fili kurtarmış, yetiştirmiş ve doğaya salmış. Sheldrick şunları söylüyor: "Filler ilk kez yetimhanede yetişip yeniden ait oldukları doğaya döndürülüyor."

Sheldrick fillerin zekası ve insanlarda bulunmayan yeteneklerinden çok etkilendiğini söylüyor. Örneğin filler uzun mesafeler için alçak frekanslı seslerle iletişim kurabiliyor, depremi önceden hissedebiliyor. Filmde Sheldrick bebek fillerin annelerinin gözleri önünde dişleri için avlanıp parçalandıklarını anlatıyor. Bebek fillerin yaşadıkları bu travma sonrası insanlarla tekrar güvenli ilişki kurmaları zaman alıyor. Sheldrick duygularını şöyle dile getiriyor: "Tamamen incitilmiş, ölmek isteyen bir bebek fili yetiştirip yeniden hayata bağlandığını görmek, oyun oynadığına, büyüdüğüne ve çiftleştiğine tanık olmak büyük bir zevk."

Borneo'da ise primatolog ve aynı zamanda Uluslararası Orangutan Vakfı Başkanı Birute Mary Galdikas ile tanışıyoruz. Orangutanların nesli neredeyse tükenmek üzere. Son 40 yıldır Galdikas ve ekibi yetim yavruları kurtararak yeniden hayata döndürüyor. Galdikas şunları söylüyor: "Bakıcılarımız orangutanları her gün ormana götürüp hayatta kalmayı öğrenmelerini sağlıyor."

Filme burada komedi de ekleniyor. Orangutanlar, komik davranışlarıyla ünlü.

Born to be Wild yapımı kolay bir film olmamış.

Yazar ve yapımcı Drew Fellman doğanın ortasında üç boyutlu film çekmenin teknik açıdan zor olduğunu söylüyor. Borneo ormanlarında ve Kenya'da fillerin arasında 14 bin kilo malzeme taşımak kolay değil. Fellman anlatıyor: "2 milyon dolarlık IMAX kamera malzememiz, yanıbaşımızda yürüyen 30-40 fil vardı. Şans eseri bir kaza yaşamadık. Orangutanlar da hiç birşeye zarar vermedi. Bazen bazılarını jeneratörleri çalıştırmaya uğraşırken, reflektörleri tutarken yakaladık. Ekibin birer üyesi oldular."

Görsel güzelliği ve hikayesi ile Born to be Wild doğal hayata saygı göstermek gerektiğini vurgulayan bir belgesel. Daphne Sheldrick'in dediği gibi bir hayvanı seviyorsanız ona özgürlüğünü vermeniz gerekiyor.


XS
SM
MD
LG