Amerika’da seçimle işbaşına gelen kadınların sayısı yüksek gelirli sayılmayan bazı ülkelerin de aralarında bulunduğu birçok ülkeye kıyasla daha az. Bu nedenle de Amerikan Kongresi, hala erkeklerin egemenliğinde olan bir kurum.
Cumhuriyetçi Partili Kongre üyesi Mimi Walters, “Seçme ve seçilme hakkını 1920’de elde eden kadınlar siyasette çok yavaş ilerliyor,” diyor. Walters, yeterli olmasa da kadınların ilerleme kaydettiğini de sözlerine ekliyor.
Demokrat Partili Kongre üyesi Tulsi Gabbard’a göre, kadınlar hükümetle ilgili olumsuz görüşler taşıyor: “Özellikle milenyum nesline mensup başarılı, yetenekli, yenilikçi kadınlar, işlevini yerine yetirme becerisinden yoksun gördükleri hükümete girmenin bir anlamı olmadığını düşünüyor.”
Siyasete atılmak isteyen bazı kadınlar da kendilerine seçim kazandıracak imkanlara sahip değil.
Mimi Walters, “Mali kaynaklarınız yoksa mesajınızı halka aktaramazsınız. Kadınların bağış kampanyası düzenlemesi erkeklere göre daha çok zor çünkü çoğu kadın çalışıyor. Benim gibi işlerini bırakıp çocuklarına bakan kadınlar, birçok kişiyle iletişim ağlarını korumakta geri kalıyor,” diyor.
Seçim kampanyalarına mali destek toplamaksa bu iletişim ağlarıyla mümkün. Kadınların karşı karşıya olduğu bazı sorunların çözümleri kolay olmasa da daha çok kadının siyasete atılması için bazı adımlar atılabilir.
Pricewaterhouse Coopers’dan Laura Cox Kaplan, “Genç üniversite öğrencilerinin Mimi ve Tulsi gibi kadınlarla tanışabilecekleri bir yaz programı başlattık. Bu genç kadınlar hem Washington’daki siyasi arenayı görüyor hem de siyasete atılma hayalini gerçekleştirme yollarını öğreniyor,” diyor.
Mimi Walters’a göre daha çok kadının siyasete atılması için kadın rol-modellere ihtiyaç var: “Ülkemizin geleceğini düşünmeliyiz. Bu genç kadınlara akıl hocalığı ve rehberlik yapmak bizim görevimiz.”
Genç kadınları siyasete atılmaya teşvik etmek için onlara örnek olacak başarılı kadın siyasetçilerin yol göstermesini sağlamak son derece önemli.
