Amerika Dışişleri Bakanlığı’nın 2014 İnsan Ticareti raporu yayınlandı. Dışişleri Bakanı John Kerry insan onuruna ve özgürlüğüne, yasadığı insan ticaretinden daha büyük bir saldırı olmadığını belirtti.
John Kerry, “Dünyada tüm köleler bir deprem olsaydı, bunun sarsıntısı her kıtada, her ülkede aynı anda hissedilirdi,” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı muhafazakar tahminlerle dünyada 20 milyon kişinin insan ticaretinin mağduru olduğunu ve hiçbir ülkenin bu konuda gerekeni yapmadığını söyledi.
Kerry, hukukun üstünlüğünün olmadığı, yolsuzluğun yaygın olduğu ve toplumların polise güvenemediği yerlerde kaçakçılık riskinin arttığına dikkat çekti.
ABD Dışişleri Bakanı sürdürülebilir olmayan ve denetimi olmayan yasadışı üretim merkezlerinde insanların sömürüsüne ve ticaretine sıklıkla rastlandığını söyledi. Kerry, Latin Amerika, Afrika, Asya ve dünyanın farklı yerlerinde yasadışı madencilik ve keresteciliğin, hem çevre katliamına neden olduğunu hem de insan ticaretinin merkezi haline geldiğini belirtti.
Türkiye ‘İkinci Sınıf’ Ülkeler Arasında
Raporda Türkiye ‘ikinci sınıf’ ülkeler arasındaki yerini korudu. Türkiye sekiz yıldır sınıflamada, yasadışı insan ticaretiyle mücadeleyi öngören yasaya tamamen uymayan, ancak uymak için çaba gösteren ülkelerle yer alıyor.
Raporda Türkiye’nin insan ticaretinde kaynak, hedef ve transit ülke olduğu belirtiliyor. Ülkede, erkek, kadın ve çocuklar fuhşa zorlanıyor ya da zorla çalıştırılıyor. Kaçakçılık mağdurları çoğunlukla Azerbaycan, Gürcistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Kazakistan, Bangladeş, Beyaz Rusya, Bulgaristan, Moldovya, Ukrayna, Rusya, Suriye ve Fas’tan geliyor.
Raporda mağdurların temizlik ve çocuk bakımı işleriyle ülkeye getirildikten sonra pasaportlarına el konduğu ve otel, disko ve evlerde fuhşa zorlandıkları belirtiliyor.
Dışişleri’nin raporunda Türkiyeli kadınların da hem ülke içinde hem de aralarında Belçika ve Almanya gibi ülkelerin olduğu yerlerde fuhuş amacıyla kaçırıldıklarını belirtiyor.
Kaçakçıların psikolojik zorlama ve borç tuzaklarıyla kişileri fuhşa zorladığının belirtildiği raporda, yetkililerin cinsiyet değiştirmiş (trans) kişilere koruma sağlamadığı, hatta polisin fuhuş yapmak zorunda kalan translara şiddet uyguladığı bildiriliyor.
Bununla birlikte raporda Türkiye’nin kaçakçılıkla ilgili yaptığı yeniliklerden sonra kaçakçılıkla mücadelenin ciddi oranda azaldığına dikkat çekiliyor.
Türkiye’de son iki yılda mağdurların belirlenmesinde yüzde 50 düşüş yaşandı. İnsan ticaretiyle mücadele için kurulan kurumlararası ulusal görev gücü de 2012 senesinden bu yana toplanmadı. Hükümet Türkiye’de çocuk ticareti yapıldığını ve ülkede insanların zorla çalıştırıldıklarını reddediyor.
ABD Dışişleri raporunun Türkiye’ye tavsiyelerinde, ülkenin yasadışı ticaretle mücadele programını tekrar güçlendirerek mağdur belirleme, yasal yaptırım, veri toplama ve kurumlararası iletişim konularında gelişme sağlamasını öneriyor. Rapor ayrıca kaçakçıların ve kaçakçılarla işbirliği yapan devlet yetkililerinin soruşturulması ve yargılanmasının sağlanmasının gerekliliğine işaret ediyor.
İnsan ticaretiyle mücadele konusunda asgari standartlara uymayan ülkeler arasında Orta Afrika, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Eritre, Libya, Moritanya, Zimbabve ve Suudi Arabistan’ın yanı sıra Türkiye’nin komşuları Suriye ve İran da yer alıyor.
John Kerry, “Dünyada tüm köleler bir deprem olsaydı, bunun sarsıntısı her kıtada, her ülkede aynı anda hissedilirdi,” diye konuştu.
Dışişleri Bakanı muhafazakar tahminlerle dünyada 20 milyon kişinin insan ticaretinin mağduru olduğunu ve hiçbir ülkenin bu konuda gerekeni yapmadığını söyledi.
Kerry, hukukun üstünlüğünün olmadığı, yolsuzluğun yaygın olduğu ve toplumların polise güvenemediği yerlerde kaçakçılık riskinin arttığına dikkat çekti.
ABD Dışişleri Bakanı sürdürülebilir olmayan ve denetimi olmayan yasadışı üretim merkezlerinde insanların sömürüsüne ve ticaretine sıklıkla rastlandığını söyledi. Kerry, Latin Amerika, Afrika, Asya ve dünyanın farklı yerlerinde yasadışı madencilik ve keresteciliğin, hem çevre katliamına neden olduğunu hem de insan ticaretinin merkezi haline geldiğini belirtti.
Türkiye ‘İkinci Sınıf’ Ülkeler Arasında
Raporda Türkiye ‘ikinci sınıf’ ülkeler arasındaki yerini korudu. Türkiye sekiz yıldır sınıflamada, yasadışı insan ticaretiyle mücadeleyi öngören yasaya tamamen uymayan, ancak uymak için çaba gösteren ülkelerle yer alıyor.
Raporda Türkiye’nin insan ticaretinde kaynak, hedef ve transit ülke olduğu belirtiliyor. Ülkede, erkek, kadın ve çocuklar fuhşa zorlanıyor ya da zorla çalıştırılıyor. Kaçakçılık mağdurları çoğunlukla Azerbaycan, Gürcistan, Kırgızistan, Türkmenistan, Özbekistan, Tacikistan, Kazakistan, Bangladeş, Beyaz Rusya, Bulgaristan, Moldovya, Ukrayna, Rusya, Suriye ve Fas’tan geliyor.
Raporda mağdurların temizlik ve çocuk bakımı işleriyle ülkeye getirildikten sonra pasaportlarına el konduğu ve otel, disko ve evlerde fuhşa zorlandıkları belirtiliyor.
Dışişleri’nin raporunda Türkiyeli kadınların da hem ülke içinde hem de aralarında Belçika ve Almanya gibi ülkelerin olduğu yerlerde fuhuş amacıyla kaçırıldıklarını belirtiyor.
Kaçakçıların psikolojik zorlama ve borç tuzaklarıyla kişileri fuhşa zorladığının belirtildiği raporda, yetkililerin cinsiyet değiştirmiş (trans) kişilere koruma sağlamadığı, hatta polisin fuhuş yapmak zorunda kalan translara şiddet uyguladığı bildiriliyor.
Bununla birlikte raporda Türkiye’nin kaçakçılıkla ilgili yaptığı yeniliklerden sonra kaçakçılıkla mücadelenin ciddi oranda azaldığına dikkat çekiliyor.
Türkiye’de son iki yılda mağdurların belirlenmesinde yüzde 50 düşüş yaşandı. İnsan ticaretiyle mücadele için kurulan kurumlararası ulusal görev gücü de 2012 senesinden bu yana toplanmadı. Hükümet Türkiye’de çocuk ticareti yapıldığını ve ülkede insanların zorla çalıştırıldıklarını reddediyor.
ABD Dışişleri raporunun Türkiye’ye tavsiyelerinde, ülkenin yasadışı ticaretle mücadele programını tekrar güçlendirerek mağdur belirleme, yasal yaptırım, veri toplama ve kurumlararası iletişim konularında gelişme sağlamasını öneriyor. Rapor ayrıca kaçakçıların ve kaçakçılarla işbirliği yapan devlet yetkililerinin soruşturulması ve yargılanmasının sağlanmasının gerekliliğine işaret ediyor.
İnsan ticaretiyle mücadele konusunda asgari standartlara uymayan ülkeler arasında Orta Afrika, Demokratik Kongo Cumhuriyeti, Eritre, Libya, Moritanya, Zimbabve ve Suudi Arabistan’ın yanı sıra Türkiye’nin komşuları Suriye ve İran da yer alıyor.
