WASHINGTON —
Bir zamanlar Amerikan oto sanayiinin kalbi olan Detroit bugün artık iflas etmiş bir şehir. Amerika’da daha önce de bazı kentler iflas etmişti, ama Detroit bunlar içinde en büyük olanı. Kent yetkilileri, borçlarını ödeyebilmek için alacaklılarla yeni bir ödeme planı üzerinde pazarlıklarını sürdürüyor. Detroit’in iflasına neden olan iki önemli gelişme, artan işsizlik ve buna bağlı olarak gelir vergilerindeki düşüş. Azalan iş sahaları nedeniyle kentin nüfusu da önemli ölçüde azalmıştı.
Bir zamanlar 1 milyon 800 bin kişiye iş ve ev sağlayan Detroit küresel gelişmelere ayak uyduramadı. Bugün kent nüfusu sadece 700 bin. Evlerin dörtte biri harabeye dönüşmüşken, sokaklar bomboş.
Detroit, iflas eden ilk kent değil, ancak en büyüğü. Bu yüzden etkisinin de büyük olması bekleniyor. İflas avukatı Paul Maco da bu görüşte: “Hem Amerika’nın hem de Detroit’in yapısı çok değişti. Çalışan nüfus yaşlandı, vergi tabanı daraldı. Bu sadece bir dizi sorunun en temel olanları. Detroit de hemen hemen mevcut sorunların hepsine sahip.”
Detroit’den önce birçok kent belediyesi iflas ilan etmişti. Ancak borçları çok daha azdı. Örneğin California’daki Stockton’un borcu 26 milyondu, Detroit’in borcu ise 18,5 milyar Dolar.
İflasa gidilirse, mahkeme hangi alacaklının öncelikli olduğunu belirliyor. Tracy Gordon, Brookings Enstitüsü uzmanı: “Öncelik kime verilecek, emekli belediye memurlarına mı, bankalara mı, sendikalara mı, yoksa vergi mükelleflerine mi? Bu sırayı belirlemek bile yıllarca sürebilir.”
Belediye Başkanı temel hizmetleri vermeyi sürdüreceklerini söylüyor. Tracy’e göre “Yönetimin yanlışlarını da halk herkesten önce ödüyor.”
Tracy Gordon, “Polis çağırsalar, ekiplerin gelmesi bir saat sürüyor. Bu ülke ortalamasından beş kat daha uzun bir süre. 78 bin bina terkedilmiş durumda. Hayat kalitesi düştü, bunun bedelini halk ödüyor,” şeklinde konuşuyor.
Uzmanlar, iflas nedeniyle, daha fazla iş sahibinin ve Detroitli’nin kenti terkedebileceği görüşünde. Ancak avukat Paul Maco, kentin, iflas sürecinden daha güçlü çıkacağını umuyor: “İflas süreci Detroit’e, sorunlar üzerinde yoğunlaşmayı sağlayabilir. Bu da kentin toparlanması sürecini başlatabilir.”
2010 yılından bu yana, iflasını açıklayan 10 kentten sadece altısı borçlarını yapılandırıp, iflastan kurtuldu. Ancak Detroit’in de bunu başarıp başaramayacağı henüz bilinmiyor.
Bir zamanlar 1 milyon 800 bin kişiye iş ve ev sağlayan Detroit küresel gelişmelere ayak uyduramadı. Bugün kent nüfusu sadece 700 bin. Evlerin dörtte biri harabeye dönüşmüşken, sokaklar bomboş.
Detroit, iflas eden ilk kent değil, ancak en büyüğü. Bu yüzden etkisinin de büyük olması bekleniyor. İflas avukatı Paul Maco da bu görüşte: “Hem Amerika’nın hem de Detroit’in yapısı çok değişti. Çalışan nüfus yaşlandı, vergi tabanı daraldı. Bu sadece bir dizi sorunun en temel olanları. Detroit de hemen hemen mevcut sorunların hepsine sahip.”
Detroit’den önce birçok kent belediyesi iflas ilan etmişti. Ancak borçları çok daha azdı. Örneğin California’daki Stockton’un borcu 26 milyondu, Detroit’in borcu ise 18,5 milyar Dolar.
İflasa gidilirse, mahkeme hangi alacaklının öncelikli olduğunu belirliyor. Tracy Gordon, Brookings Enstitüsü uzmanı: “Öncelik kime verilecek, emekli belediye memurlarına mı, bankalara mı, sendikalara mı, yoksa vergi mükelleflerine mi? Bu sırayı belirlemek bile yıllarca sürebilir.”
Belediye Başkanı temel hizmetleri vermeyi sürdüreceklerini söylüyor. Tracy’e göre “Yönetimin yanlışlarını da halk herkesten önce ödüyor.”
Tracy Gordon, “Polis çağırsalar, ekiplerin gelmesi bir saat sürüyor. Bu ülke ortalamasından beş kat daha uzun bir süre. 78 bin bina terkedilmiş durumda. Hayat kalitesi düştü, bunun bedelini halk ödüyor,” şeklinde konuşuyor.
Uzmanlar, iflas nedeniyle, daha fazla iş sahibinin ve Detroitli’nin kenti terkedebileceği görüşünde. Ancak avukat Paul Maco, kentin, iflas sürecinden daha güçlü çıkacağını umuyor: “İflas süreci Detroit’e, sorunlar üzerinde yoğunlaşmayı sağlayabilir. Bu da kentin toparlanması sürecini başlatabilir.”
2010 yılından bu yana, iflasını açıklayan 10 kentten sadece altısı borçlarını yapılandırıp, iflastan kurtuldu. Ancak Detroit’in de bunu başarıp başaramayacağı henüz bilinmiyor.
