Başbakan Angela Merkel, Türkiye'nin idam cezasını geri getirmesinin AB üyelik müzakerelerinin sona ermesine neden olacağı görüşünü savundu. Merkel adına açıklama yapan hükümet sözcüsü Steffen Seibert, darbe girişiminden sonra konuyla ilgili Ankara’da yapılan açıklamaların Berlin’de endişe uyandırdığını söyledi.
Almanya ve AB ülkelerinin bu konuda tavrının çok net olduğunu belirten Seibert, “Biz idam cezasını mutlak surette reddediyoruz. İdam cezası bulunan bir ülke, AB üyesi olamaz. İdam cezasının Türkiye’de yeniden yasalaşması AB müzakerelerinin sonu anlamına gelir. Ayrıca Türkiye, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 13’üncü karma protokolünü imzaladı ve onayladı. Bu anlaşmayı imzalayan Türkiye, diğer ülkeler gibi idam cezasının tamamıyla kaldırılmasını güvence altına almıştır,” dedi. Türkiye’yi hukuk devleti ve insan hakları prensiplerine bağlı kalmaya çağıran hükümet sözcüsü, devletin darbe girişimi sorumlularına hesap sormasını herkesin anlayışla karşılayacağını, ama hukuk kuralları ve orantının korunması gerektiğini savundu.
Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Başkanı Hristiyan Demokrat Parti CDU’lu Elmar Brock da yaptığı açıklamada “Eğer Cumhurbaşkanı Erdoğan durumu başka anayasal hakları kısıtlamak için kullanacak olursa üyelik müzakereleri de zora girer hatta imkansız hale gelebilir” şeklinde bir açıklama yaptı.
Alman basınında çıkan haberlere göre, komşu ülke Avusturya’nın Dışişleri Bakanı Sebastian Kurz, darbe girişiminin ardından idam cezasını geri getirilmesinin AB açısından kabul edilemez olacağını ve bu durumda üyelik görüşmelerinin dondurulacağını söyledi.
Türkiye’deki son gelişmeler ve darbe girişimine karışanlarla ilgili idam talepleri, Almanya’daki Türk kamuoyununda da tartışılan konuların başında. Bundan kısa bir süre önce kurulan ve siyaset yaşamına atılan Alman Demokratlar Birliği adlı Türk partisinin sözcüsü Remzi Aru, Alman hükümeti ve diğer AB ülkelerinin, Türkiye’de idam cezasının geri getirilmesi durumunda AB üyelik müzakerelerinin sona ereceği yönündeki açıklamalarını “gülünç tehditler” olarak tanımlıyor ve Türkiye’de kamuoyunun büyük bölümünün AB üyeliğini zaten istemediğini öne sürüyor.
Alman hükümetinin idam uyarısının doğru olduğunu düşünen Yeşiller Partisi’nden eski federal milletvekili Memet Kılıç, AB kurallarının idam cezası uygulanan ülkelerin üye olamayacağını belirlediği görüşünde.
