Erişilebilirlik

Hollywood'da Siyah Oyuncular Beyazlarla Eşit Fırsatlara Sahip mi?


Octavia Spencer, ‘The Help’ filmindeki performansıyla bu yıl en iyi yardımcı kadın oyuncu Oscar’ı alınca dikkatler Hollywood’daki siyah oyuncuların durumuna çevrildi. Siyah kadın oyuncular daha çok hizmetçi rolleri için mi düşünülüyor sorusu yeniden gündeme geldi. Şimdiye kadar yalnızca bir siyah kadın oyuncunun en iyi kadın oyuncu dalında Oscar almış olması dikkati çekiyor.

1939 yapımı Rüzgar Gibi Geçti’de siyah hizmetçi Mammy’yi oynayan Hatie McDaniels en iyi yardımcı kadın oyuncu dalında Oscar kazanarak Oscar alan ilk siyah oyuncu olmuştu.

Siyah oyuncular o zamandan beri filmlerde çeşitli karakterler canlandırdı. Ancak oyun yazarı Murray Horwitz, bu rollerin çoğunda siyahların mağduru oynadığını söylüyor: ”Bir kez mağdur olduğunuzda örneğin şımarık bir çocuk, kocasını aldatan bir kadın ya da toplumun asil bir üyesi olamazsınız. Mağdur rolünü gördüğünde herkes ‘yine mi onlar’ diye tepki verir. Senarist ve yapımcıların bu tuzaktan uzak durmaları gerekiyor.”

Ghost filminde bir medyumu canlandıran Whoopi Goldberg 1991’de en iyi yardımcı kadın oyuncu dalında Oscar almıştı. Ancak sinema eleştirmenleri, Goldberg’in rolünün siyah dolandırıcı klişesinden esinlendiğini öne sürüyor.

2001 yılındaysa Halle Berry, Monsters’ Ball filmiyle en iyi kadın oyuncu dalında Oscar alan ilk siyah kadın oyuncu oldu. Horwitz, idam edildikten sonra kocasının beyaz gardiyanıyla ilişki yaşamaya başlayan Leticia Musgrove rolünün alışılmışın dışına çıktığını söylüyor.

Horwitz, ”Halle Berry’nin Monsters’ Ball’daki karakteri sempatik bir tip miydi? Elbette değildi. Sinemadaki en büyük zaferlerden biri, sadece ırk faktörünün bir karakteri tanımlamadığı rollerin giderek artması. Böyle rolleri oynayacak çok büyük aktörlere ihtiyaç var,” şeklinde konuşuyor.

Horwitz, siyah aktrisler için yazılan karmaşık rollerin az olduğunu, çoğu rolün basmakalıp yargılara dayandığını söylüyor.

Örneğin Lee Daniels’ın 2009 yapımı Precious filmindeki baskıcı anne rolü gibi. Mo’Nique bu rolüyle en iyi yardımcı oyuncu dalında Oscar aldı.

Romandan uyarlanan film, Precious adlı aşırı şişman bir genç kızın hazin öyküsünü anlatıyor. Yönetmen Daniels, filmin gerçeklere dayandığını söylüyor: ”Siyahları bu şekilde mi anlatmalıyız? Özellikle de Barack Obama başkanken? Bu gerçeği anlatmaya nasıl cesaret edersiniz? Bu gerçeği nasıl okursunuz? Kitabın içindeki olağanüstü cesaret beni çok etkilemişti.”

Daniels, filmin umutsuz temasına rağmen Precious’un yaşamını düzeltmesiyle mutlu sona erdiğini söylüyor.

Yönetmene göre, bu, sadece siyahlar değil tüm Amerikalılar’a bir mesaj veriyor.

Yönetmen Lee Daniels, ”Hepimiz farklı renkteyiz. Hepimiz renkliyiz! Sporcular, uyuşturucu satıcıları, doktorlar, katiller. Hepimiz insanız,” diyor.

Octavia Spencer 1960‘lı yıllarda Mississippi’de hizmetçilik yapan Minnie rolüyle en iyi yardımcı kadın oyuncu ödülü aldı. Oyuncu, rolün gerçek olduğunu söylüyor: ”Minnie rolü için birinden ilham almam gerekiyordu, ben de annemi seçtim.”

Halle Berry en iyi kadın oyuncu dalında Oscar alan tek siyah kadın sanatçı olma ünvanını koruyor.

Peki siyah oyuncular ırk faktörünün öne çıkmadığı rolleri mi beklemeli? Bu tür rollere sık rastlanmıyor. Ödül kazandıracak rollerin nereden geleceği, bu rolleri kimlerin yazacağıysa merak konusu.

STÜDYO VOA

Trump’a ‘sus payı davası’ öncesinde konuşma yasağı – 27 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:59 0:00
XS
SM
MD
LG