Erişilebilirlik

'Gül Yeni İnternet Yasasını Veto Etsin' Çağrısı


Abdullah Gül
Abdullah Gül

Amerikan insan hakları ve basın özgürlüğü kuruluşları, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün Türkiye’de önceki gece Meclis tarafından kabul edilen yeni internet yasasını veto etmesi çağrısında bulundu

Çağrılardan biri, New York merkezli İnsan Hakları İzleme Örgütü’nün Londra bürosundan yapıldı. TBMM’nin 5 Şubat’ta, hükümetin internet üzerindeki denetimini sıkılaştıracağı bildirilen bir dizi düzenlemeyi kabul ettiği hatırlatılan açıklamada, devletin internet kullanıcılarının faaliyetlerine sınırsız bir şekilde erişme hakkına sahip olacağına, internet içeriklerinin mahkeme onayı olmadan keyfi bir şekilde engelleneceğine dikkat çekiliyor. Ayrıca Meclis’in yeni yasayı uzman görüşüne danışmadan geçirdiği de açıklamada altı çizilen bir nokta.

İnsan Hakları İzleme örgütünün Türkiye uzmanı Emma Sinclair-Webb, yaptığı açıklamada, “Türkiye’nin şu anda en son ihtiyaç duyduğu şeyin daha fazla sansür olduğunu” belirtti, “Cumhurbaşkanı Gül, Türkiye’nin bilgi erişimi hakkına, ifade özgürlüğüne ve kişi haklarına saygı yükümlülüğünü ihlal etmemesi için bu yeni düzenlemeleri veto etmeli” şeklinde konuştu.

Yeni internet düzenlemelerinin geçen yılki Gezi Parkı olayları ve son rüşvet ve yolsuzluk soruşturmasının ardından yasa teklifi olarak sunulduğunu hatırlatan İnsan Hakları İzleme örgütü açıklaması, iki olayda da internetin oldukça faal bir şekilde kullanıldığının altını çiziyor. Açıklamada, “Yeni yasanın zamanlaması, savunma konumundaki bir hükümetin muhalifleri susturmaya ve siyasi olarak zarar verici her türlü unsuru kısıtlama yoluyla yetkisini arttırmaya çalıştığı kaygılarına yol açıyor,” deniyor.

Mevcut kısıtlayıcı 5651 sayılı yasanın üzerine çıkarılan bu yeni düzenleme, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle 'özel hayatın gizliliğinin ihlali' iddiasıyla, kişilerin Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’na (TİB) başvurmasını sağlıyor. TİB, 'özel hayatın gizliliğinin ihlali' gerekçesiyle içeriğe erişimin engellenmesine karar verirse, bunu Erişim Sağlayıcıları Birliği'ne bildirecek ve TİB'in kararı 24 saat içerisinde uygulanacak. TİB'e 'özel hayatın gizliliğinin ihlali' gerekçesiyle başvuran gerçek ve tüzel kişiler, 24 saat içinde sulh ceza hakimine de başvurmak zorunda. Hakim, en geç 48 saat içerisinde ihlal olup olmadığına karar verecek ve TİB'e bildirecek. Hakim eğer 'ihlal yoktur' kararı verirse TİB buna itiraz edebilecek.

Ancak yasada dikkat çekici bir hukuki boşluk da bulunuyor. Yasada, "İçeriğin yayından çıkarılmış olması durumunda hakim kararı kendiliğinden hükümsüz kalır" deniyor. Eğer TİB, hakim kararı ortaya çıkmadan 'özel hayatın gizliliğinin ihlali' gerekçesiyle içeriğe erişimin engellenmesine karar verirse ve içerik hakim kararından önce TİB kararı uyarınca internetten kaldırılabiliyor ve hakim, 'ihlal yok' kararı alsa dahi öncesinde TİB'in kararı uyarınca içeriğe erişim engellenmiş olduğundan hakim tarafından verilen karar 'hükümsüz olacak' görünüyor.

Öte yandan yeni yasa, Erişim Sağlayıcıları Birliği altında tüm erişim sağlayıcıları aynı çatı altında toplayacak. Bu birliğe üye olmak zorunda olacak tüm internet erişim sağlayıcıları, her türlü içerik ile ilgili kendilerine TİB tarafından ulaştırılacak 'erişim engelleme' kararını derhal uygulayacak.

Erişim sağlayıcıları, erişim kayıtlarını da en az 2 yıl saklamakla yükümlü olacak. Dolayısıyla artık internette her tıklama kayıt altında olacak.

CPJ: ‘Cumhurbaşkanı Gül veto etmeli’

Yine bir Amerikan sivil toplum kuruluşu olan Gazetecileri Koruma Komitesi de (CPJ), Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’den bu yeni düzenlemeyi veto etmesini istiyor.

Bu tarz düzenlemelerin “demokratik bir toplumda yeri olmadığını” bildiren CPJ, yeni düzenlemenin mevcut 5651 yasanın sahip olduğu sınırlamaların çok ötesinde, ifade özgürlüğüne kısıtlama getirdiğini, bunun da uluslararası normlarla uyuşmadığını belirtiyor. CPJ’in San Francisco’daki İnterneti Gözetim Koordinatörü Geoffrey King, “Erdoğan hükümetinin iç karartıcı basın özgürlüğü karnesi göz önüne alındığında bu yetkinin itidalli bir şekilde kullanılacağına inanmak güç” ifadelerini kullanıyor.

CPJ de, 5651 sayılı mevcut yasanın zaten binlerce web sitesini “mahkeme kararıyla” engellediğinin altını çiziyor. Google’ın 2013 yılı Şeffaflık Raporu’nda, Türk hükümetinin geçen yılın ilk altı ayında 1673 içerik kaldırma başvurusu yaptığı, bunun diğer ülkelerin üç katı fazla başvuru olduğu bildirilmişti.

STÜDYO VOA

EKOTÜRK Stüdyo VOA
lütfen bekleyin
Embed

No media source currently available

0:00 0:29:22 0:00
XS
SM
MD
LG