Erişilebilirlik

Gizli Oylamaya Uyulmadı 1. Madde Firesiz Geçti


TBMM’de gizlilik ilkesiyle oylama yapılmadığı tartışmaları gölgesinde, Başkanlık Sistemi’ne geçilmesini öngören anayasa değişikliği teklifindeki 1.madde 347 oy ile kabul edildi.

TBMM Başkanvekili Ahmet Aydın’ın açıklamasına göre; 480 milletvekili oylamaya katıldı. Oylamada, 347 “kabul”, 132 “ret” , 2 “çekimser”, 2 “boş” ve 1 “geçersiz” oy verildi.

Anayasa değişikliği teklifine ilişkin 1. madde oylamasında ilk oylama aksine AKP-MHP ittifakında “fire” verilmediği dikkat çekti. Başkanlık Sistemi’ne “evet” denilmesi ittifakında mazeretli oylamaya katılmayan 1 vekil olduğu hesaplandığında; 347 rakamına ulaşılması nedeniyle fire olmadığı kaydedildi.

Oylama sırasında AKP’li vekillerce oy pusulalarını açıkça gösterme, pusulayla fotoğraf çektirme ve kabinlere girilmemesi gibi tutumlar sergilendi.

Oylamada kabine gitmeleri maksadıyla milletvekilleri isimleri tek tek okunduğu sırada; HDP’liler tutuklu vekil isimleri her okunduğunda “cezaevinde” diye topluca tepki gösterdi.

Oylama sonucu açıklandıktan sonra gizli oylamaya riayet edilmemesi nedeniyle usül tartışması yaşandı. CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, tüm çağrılarına rağmen oturumu yöneten AKP’li Aydın’ın tarafsız davranmadığını ve gizli oylamaya uyulmasını sağlamadığını söyledi.

Bu arada Başkanlık Divanı’nda katip üye CHP’li Özcan Purçu’nun oylama sonucuna ilişkin tutanağa “muhalefet şerhi” düşmesineAKP itiraz etti.

Oylamada gizliliğe aykırılık konusunda HDP’li Sırrı Süreyya Önder’in sözleri oturuma damgasını vurdu. HDP’nin oy beyanı değil parti olarak “tutum beyanı” yaptığını belirten Önder, Meclis’i halkın izleyemediğini anımsatarak, “Türkiye izleyemiyor çünkü bir paniğin eseri. Şimdi ‘siyasi ve demokratik olgunluk’ denilen bir şey var. Bütün bu tartışmalar niye çıkıyor? Eğer burada ergen refleksleriyle… ‘Bakın, ben bu oyu verdim’ demek, bunu göstere göstere yapmak. Değilse bir paniğin işaretidir. Şimdi, bütün grubu bu havaya sokmuşsunuz” dedi. AKP sıralarından laf atmalar üzerine Önder, “İhsasırey konusunda size söylenecek bir tek şey vardır, ‘el haya vel iman’ yani iman hayadandır. Utanma duygunuz olsa... Her gün siz, her konuda ihsasırey ediyorsunuz, artık Himalaya'sına çıktınız bunun, Himalaya'sına çıktınız” diye konuştu.

Görüşmelerde CHP’li Ali Şeker başta olmak üzere CHP’lilerin sosyal medya aracılığıyla Meclis TV’nin canlı yayın yapmaması nedeniyle sosyal medya hesaplarıyla adeta teknoloji üssü kurarak yayıncılık yaptığı görüldü.

İlk oylamada fire nasıl verildi?

TBMM Genel Kurulu’nda anayasa değişikliğine ilişkin ilk oylamada, 480 vekil katılımıyla 338 “kabul” ve 134 “ret” sonucu çıkmıştı.

Teklif üzerindeki ilk oylama itibariyle CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da oylamada hazır bulunmaması ve AKP ve MHP ittifakında, “fire” verilmesi tartışmaları oldu.

CHP’denilk oylamaya, Kılıçdaroğlu yanı sıra Nihat Yeşil, Gürsel Erol, Mustafa Akaydın, Birol Ertem, Hilmi Yarayıcı ve Sencer Ayata da katılmadı. Böylece CHP’nin sandalye sayısı 133 iken ilk oylamada 126 vekil katılım gösterdi. CHP’den ihraç edilmiş Bağımsız Aylin Nazlıaka ile birlikte MHP’den ihraç edilmiş ve “ret” oyu vereceğini açıklayan Ümit Özdağ’ın oylarıyla ret cephesinden 128 vekil oy kullandı.

HDP ise, tutuklu vekilleri nedeniyle oylamaya katılmadı.

317 sandalyeye sahip AKP’de ise, TBMM Başkanı İsmail Kahraman’ın ve oturumu yönettiği için oy kullanamayan AKP’li Ahmet Aydın’ın eksikliği söz konusuydu. Gaziantep Milletvekili Mehmet Erdoğan’ın da mazeret bildirerek oylamaya katılmadığı açıklandı. Dolayısıyla AKP’den ilk oylamada 314 “kabul” oyu bekleniyordu.

MHP’de 39 sandalye sayısı itibariyle; “ret” oyu vereceğini açıklayan 5 milletvekili dışında 34 “kabul” verileceği açıklanmıştı. Ancak Sakarya Vekili Zihni Açba, mazeret bildirerek oylamaya katılmadı. Dolayısıyla MHP’den 33 “kabul” oyu bekleniyordu.

AKP ve MHP’ye ilişkin beklenti bakımından 347 rakamı yerine 338 “kabul” oyu çıkması üzerine 9 fire verilmiş olduğu hesabı yapıldı.

MHP’li Atilla Kaya, Yusuf Halaçoğlu, Nuri Okutan, İsmail Ok ve Kadir Koçdemir, “ret” oyu vereceklerini açıklayan vekillerdi. Ancak oylamadaki CHP’liler, bağımsızlar Nazlıaka ile Özdağ yanı sıra bu 5 MHP’li vekil oyu itibariyle 133 rakamı ortaya çıktı. Oylamada, 134 “ret” oyu verilmesi bakımından 1 “evet” ile birlikte çekimser, boş ve geçersiz oyların AKP-MHP ittifakından fire olduğu hesaplandı.

1.madde görüşmelerinde neler yaşandı?

TBMM Genel Kurulu’nda dün saat 15’te başlayan anayasa değişikliği teklifi 2. gün maratonunda ilk gerilim konusu, dünkü ilk oylamada AKP’lilerce gizli oylama şartına riayet edilmemesi noktasındaydı.

CHP’li Fatma Kaplan Hürriyet’in yaptığı konuşmayla iktidar ile muhalefet arasında ilk gerilimi tetikledi. Hürriyet, konuşmasında erkek öğrencilerle ilgili anlattığı bir hikaye ile AKP’lilere kabinlerde neden topluca bulunduklarını sormasına ilk itirazı, AKP’li Başkanvekili Aydın’ın yaptığı görüldü. Hürriyet, gizli oylama yapılmamasıyla ilgili konuşmasında şunları dile getirdi:

“Okul tuvaletinde birlikte sigara içen 3 erkek öğrenci, öğretmene yakalanır. Öğretmen 3 erkek öğrenciye sorar: "Siz içeride sigara mı içiyordunuz?" Öğrencilerden biri "Hayır hocam." diye cevap verir. Öğretmen tekrar sorar: "Sigara içmiyorsanız 3 erkek bir kabinde ne yapıyordunuz?" Bu sefer diğer erkek öğrenci "Hocam, vallahi sigara içiyorduk." diye itiraf eder. Şimdi, soruyorum: Dünkü oylamada aynı kabinde birlikte oy kullanan 3 erkek AKP'li vekil eğer "Birlikte oy kullanmıyorduk, vallahi Anayasa'yı ve gizliliği ihlal etmiyorduk." diyorsanız 3 erkek bir kabinde ne yapıyordunuz? 3 AKP'li vekilin bir kabinde birlikte ne yaptığını milletimizin bilmeye hakkı vardır.”

AKP cephesi ise, İç Tüzük’e uygun oylama yapıldığını savunurken; kabinlere girmek zorunda olmadıkları gibi açıklamalar yaptı.

CHP’li Mustafa Balbay’ın konuşmasında, Başbakan Yıldırım’ın, “Başbakan yok, bir değil bin Ali feda olsun” sözlerini eleştirirken “cin Ali” demesi üzerine AKP’liler ayaklanarak kürsüye yürüdü. CHP’liler de Balbay’ın savunmak için ayağa kalkınca fiziki bir kavga görüntüsü yaşanması ihtimali ortaya çıktı. Bu sırada Aydın’ın oturuma ara vermesi üzerine yükselen tansiyon kısmen düştü.

Balbay, “Dünyada tek adam rejimleri çöker, hep böyle olmuştur. Türkiye'de de böyle bir şeye heveslenilirse o çökecek. Çevremizdeki coğrafyalara bakın, tarihsel olarak bakın, rejim, sağ-sol farkı yok. Lenin'in Sovyetler Birliği de, Tito'nun Yugoslavya'sı da, Şah'ın İran'ı da çok çok farklı hedefleri olan rejimler olmasına karşın tek adam rejimleri olduğu için çöktü ve eğer buna heves ederseniz Türkiye oraya gider. Ne yazık ki aklıma dün Sayın cin Ali Yıldırım’ın, pardon, Binali, bir Ali, Binali Yıldırım'ın, kendisi "Bir Ali bin Ali" dedi de oradan söylüyorum” dedi.

Bu sözleri nedeniyle aradan sonra AKP’liler Balbay’dan özür dilemesini istedi. Ancak Balbay, Başbakan’a hakaret etmediğini ve dünkü sözleri söyleyen Yıldırım’ın eğer kendisini dinleseydi gülümseyeceğini belirterek, özür dilemeyeceğini ifade etti. AKP’li vekillerce kendisine bağırılması üzerine Balbay, “Sizden dilesem dilesem vicdana gelmenizi, bu anayasa değişikliğinizi çekmenizi diliyorum. Mahvettiniz ülkeyi, çöpe attınız ülkeyi be! Sizin için memleketin ne önemi var. Sadece iktidar var” diye konuştu.

Sonrasında CHP Grup Başkanvekili Engin Altay ile AKP Grup Başkanvekili Bülent Turan arasında da “terbiye” konusunda karşılıklı bağrışmalarla gerilim yaşandı.

Ankara Valiliği neden 1 aylık yasak getirdi?

Meclis’te anayasa değişikliği 1. maddesi görüşmelerinde, en önemli tartışmalardan birisi de Ankara Valiliği’nin dün 1 ay süreyle Başkent’te gösteri, yürüyüş, basın açıklaması gibi tüm toplumsal eylemleri yasaklaması kararıydı.

CHP Grup Başkanvekili Levent Gök de, konuya ilişkin Hükümet’ten bilgilendirme talep etti. Gök, “Haklı bir tehlike olabilir, biz de buna iştirak ediyoruz ama o haklılık durumunda da meşru bir talebimiz var. Ankara Valiliği almış olduğu kararda diyor ki: ‘Yasa dışı terör örgütleri ilimizde eylem arayışı içinde olduğundan dolayı otuz gün içerisinde Ankara'da meydanlarda, caddelerde, sokaklarda, parklarda her türlü toplantı ve gösteri yürüyüşü yapmak, kamusal alanlarda stant açmak, basın açıklamaları yapmak, temsilî etkinliklerde bulunmak, Olağanüstü Hal Kanunu'nun verdiği yetkiye istinaden otuz gün süreyle yasaklanmıştır.’ Bugün 10 Ocak, 10 Şubat’a kadar yasaklanan bir müeyyide var ve anayasa teklifinin Meclis’ten geçmesi hâlinde uygulanması gereken referandum süreci içerisinde, hepimizi yakından ilgilendiren, 5 milyonluk Ankara kentini ilgilendiren ve muhtemelen başka illerde de alınabilecek kararlara ışık tutacak bir karar alındı. Terör örgütlerinin Ankara ilinde etkinlik yapacağı tespit edilmiş ise bu konu bence önemlidir ve terörün sarmalı içerisinde bulunan Türkiye'de ve olağanüstü hal koşullarında bu anayasa teklifini referanduma götürecek koşullar bulunmamaktadır” dedi.

Bunun üzerine Hükümet adına Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu, “Ankara Valisi’nin aldığı bir karar. Özellikle bazı topluluklara birtakım bombalı saldırı, suikast teşebbüsü olabilir. Yani terörle yapılan mücadele çerçevesinde alındı. Yoksa sizlerin propaganda yapmasına engel bir durum yok. İstediğiniz şekilde her gün basın açıklaması yapabilirsiniz. Ve sosyal medyadan zaten propaganda yapılıyor, Valilikle de görüşülecek. Rahat bir şekilde, merak etmeyin, propagandanızı yapacağınız imkanları sağlayacağız” diye konuştu.

Ancak CHP’li Gök, TBMM önüne gelmesi planlanan sivil toplum örgütlerine TOMA’lı, coplu, bibergazlı engelleme yapıldığını belirterek, itirazlarını sürdürdü. Gök, “Birbirimizi kandırmayalım” tepkisi gösterdi.

HDP adına Sırrı Süreyya Önder de, “Sayın Bakan’ın yaklaşımı çok hikmetli bir yaklaşım. Tabiri caizse, babasının bağından bağ bağışlıyormuş gibi, ‘Sosyal medyada yapıyorsunuz ya’ gibi bir şey her yerde söylenebilir. Mesela arkadaş ortamında söylenebilir, dost meclislerinde söylenir ama demokrasi bundan daha farklı bir şeydir. Demokraside gösteri, yürüyüş ve toplantı esasları, insanların fikirlerini, düşüncelerini ifade etme esasları çok geniş teminatlar altına alınmıştır. Böyle bir referandumu Kenan Evren de yapmıştı, Allah ameli ne kadarsa o kadar rahmet etsin” dedi. Önder, 1980 Anayasası referandumu öncesinde, “Mavilim, mavişelim, tenhada buluşalım” ile “Kızılcıklar oldu mu, selelere doldu mu?” türkülerine dahi yasak getirildiğini anımsattı.

Bu sırada Bakan Eroğlu’nun, “Sayın Vekilim, istediğiniz türküyü söyleyin, ‘Kızılcıklar oldu mu…” demesi dikkat çekti.

Görüşmelere devam edildiğinde ise, CHP ve HDP’nin konuşmacıları tarafından özellikle MHP’lilere seslenilerek, teklife “evet” dememeleri istendi. Ancak oylama sonucunda 1. madde saat 23.36 itibariyle geçti.

TBMM Genel Kurulu’nda saat 01.20 itibariyle ikinci madde üzerindeki görüşmelere geçilmişti.

  • 16x9 Image

    Yıldız Yazıcıoğlu

    Yıldız Yazıcıoğlu, 1994-1998 döneminde Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik Bölümü’nde lisans eğitimini tamamladı. Mesleğe 1997 yılında Cumhuriyet’te stajyer olarak başladı. 1998-2000 döneminde yüksek lisans eğitimine devam etti. 2000 – Mayıs 2009 döneminde Milliyet’te mesleki kariyerini cumhurbaşkanlığı ve parlamento muhabirliği noktasına taşıdı. 2009 - 2011 yıllarında ABD’nin başkenti Washington DC’de kariyerini sürdürdü ve farklı medya kuruluşları için temsilcilik – yorumculuk görevlerini yürüttü. Bu dönemde VOA Türkçe’de eğitim aldı ve görev yaptı. Ardından Ankara’ya dönüşünde Habertürk TV’de, ArtıBir TV’de görevler üstlendi. Şu anda VOA Türkçe ekibinde görev almayı sürdürüyor.

STÜDYO VOA

ABD üniversitelerinde Gazze protestoları yayılıyor - 24 Nisan
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:22 0:00
XS
SM
MD
LG