BRÜKSEL —
Gezi Parkı’ndaki olayların başlangıcından itibaren Türkiye’deki gelişmeleri yakın takibe alan Avrupa Birliği kurumlarının giderek artan bir endişe içinde olduğunu söylemek mümkün. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın pazar günü yaptığı açıklamalar sonrasında mevcut endişelerin sürdüğü ve diyaloğun öne çıkarılması gerektiği mesajı Avrupa Birliği Dışişleri ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Catherine Ashton aracılığıyla net şekilde verilmişti. Uyarı mesajları ve diyalog çağrıları bugünden itibaren düzenlenecek bir dizi toplantı bağlamında Avrupa Parlamentosu tarafından da yüksek sesle dile getirilecek.
Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu, bugün “İstanbul İsyanı” başlığı altında düzenleyeceği konferansta hem kendi görüşünü ortaya koyacak hem de olayların içindeki isimlerin görüşlerini dinleyecek. Avrupa Birliği-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Fransız parlamenter Helene Flautre’un moderatörlüğünde yapılacak olan konferansa Yeşiller Grubu Eş Başkanları Daniel Cohn-Bendit ve Rebecca Harms ve Alman parlamenter Ska Keller de konuşmacı olarak katılacak. Konferansa Türkiye’den davetli olan isimler ise Taksim Platformu Koordinasyon Komitesi üyelerinden Korhan Gümüş, Antikapitalist Müslümanlar hareketinin sözcüsü Rojda Tekin ve Yeşiller-Sol Gelecek Eş Başkanı Sevil Turan.
Türkiye’deki gelişmeler ve bu bağlamda Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri konusunda asıl hararetli mesajların ise çarşamba günü yapılacak genel kurul oturumunda verilmesi öngörülüyor. Oturumda Ashton’ın yanı sıra Avrupa Birliği Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ve Dönem Başkanı İrlanda’dan bir temsilci de söz alacak. Şu ana kadar “dengeli” açıklamalar yapmaya çalışmasıyla dikkat çeken Avrupa Birliği Komisyonu’nun hem Ashton hem de Füle aracılığıyla sertlik tonu bir doz daha yükseltilmiş mesajlar vermesi bekleniyor.
Avrupa Parlamentosu’ndaki siyasi grupların liderlerinin bugün yaptıkları açıklamalar çarşamba günkü oturumun rengini şimdiden belli etmiş durumda. Eleştirilerin özellikle Erdoğan’ın tutumuna ve polisin aşırı güç kullanımına yönelik olması bekleniyor. Protesto eylemlerini fırsat bilerek Türkiye’nin Avrupa Birliği’yle yürüttüğü üyelik müzakerelerinin geleceğini sorgulayacak ve müzakerelerin askıya alınmasını talep edecek isimlerin çıkmasına da kesin gözüyle bakılıyor.
Avrupa Parlamentosu’nun atacağı adımlar konferans ve oturumla da sınırlı kalmayacak. Tüm grupların destek verdiği, kınama ve eleştiri dozu oldukça yüksek bir kararın da perşembe günü oylanarak kabul edilmesi öngörülüyor.
Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu, bugün “İstanbul İsyanı” başlığı altında düzenleyeceği konferansta hem kendi görüşünü ortaya koyacak hem de olayların içindeki isimlerin görüşlerini dinleyecek. Avrupa Birliği-Türkiye Karma Parlamento Komisyonu Eş Başkanı Fransız parlamenter Helene Flautre’un moderatörlüğünde yapılacak olan konferansa Yeşiller Grubu Eş Başkanları Daniel Cohn-Bendit ve Rebecca Harms ve Alman parlamenter Ska Keller de konuşmacı olarak katılacak. Konferansa Türkiye’den davetli olan isimler ise Taksim Platformu Koordinasyon Komitesi üyelerinden Korhan Gümüş, Antikapitalist Müslümanlar hareketinin sözcüsü Rojda Tekin ve Yeşiller-Sol Gelecek Eş Başkanı Sevil Turan.
Türkiye’deki gelişmeler ve bu bağlamda Türkiye-Avrupa Birliği ilişkileri konusunda asıl hararetli mesajların ise çarşamba günü yapılacak genel kurul oturumunda verilmesi öngörülüyor. Oturumda Ashton’ın yanı sıra Avrupa Birliği Komisyonu’nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Stefan Füle ve Dönem Başkanı İrlanda’dan bir temsilci de söz alacak. Şu ana kadar “dengeli” açıklamalar yapmaya çalışmasıyla dikkat çeken Avrupa Birliği Komisyonu’nun hem Ashton hem de Füle aracılığıyla sertlik tonu bir doz daha yükseltilmiş mesajlar vermesi bekleniyor.
Avrupa Parlamentosu’ndaki siyasi grupların liderlerinin bugün yaptıkları açıklamalar çarşamba günkü oturumun rengini şimdiden belli etmiş durumda. Eleştirilerin özellikle Erdoğan’ın tutumuna ve polisin aşırı güç kullanımına yönelik olması bekleniyor. Protesto eylemlerini fırsat bilerek Türkiye’nin Avrupa Birliği’yle yürüttüğü üyelik müzakerelerinin geleceğini sorgulayacak ve müzakerelerin askıya alınmasını talep edecek isimlerin çıkmasına da kesin gözüyle bakılıyor.
Avrupa Parlamentosu’nun atacağı adımlar konferans ve oturumla da sınırlı kalmayacak. Tüm grupların destek verdiği, kınama ve eleştiri dozu oldukça yüksek bir kararın da perşembe günü oylanarak kabul edilmesi öngörülüyor.
