Erişilebilirlik

Fransa'da Göçmenlerin En Büyük Sorunu Eğitim


Fransız Nüfus Araştırma Enstitüsü (INED) ve İstatistik Araştırmalar Enstitüsü (INSE)'nün Ocak ayı başında yayınladığı "Trajectoires et Origines-TeO / Gelinen Köken Ve Gidilen Yollar" adlı rapor göçmenlerin ülkedeki durumuna ilişkin alarm veriyor.

Raporda Fransız toplumunda entegrasyonun başarılı bir şekilde gerçekleştiği belirtiliyor; ancak göçmen çocuklarının önünde hala ayrımcılık ve işsizliğin en büyük sorunlar olarak kalmaya devam ettiği vurgulanıyor. Bir başka önemli tespit ise, ilk nesil işçilerin çocuklarının anne ve babalarından daha yüksek oranda işçi olmaları.

Türkiyeli göçmenler açısından en kaygı verici gerçek ise Türk çocuklarının okula gitme oranının hala Afrikalı gençlerden bile düşük olması.

Le Monde gazetesinin manşetine taşıdığı raporda, göçmenlerin topluma sosyal entegrasyonunun kısmen başarılı olduğu, ancak ekonomik entegrasyon ve eğitim konusunda hala ciddi sorunlar yaşandığı vurgulanıyor. Raporda 3 büyük göçmen grubundan söz ediliyor: Mağripliler yani Kuzey Afrikalılar, Orta Afrikalı göçmenler ve Türkiyeliler. Bütün zorluklarına rağmen, Afrika, Mağrip ülkeleri ve Türkiye'den gelen göçmen çocuklarının önemli bölümünün topluma entegre olan, sorumlu yurttaşlar olduğu belirtiliyor.

Türk göçmenlerin en önemli sorunu eğitim

Bütün eğitimini Fransa'da alan 18-35 yaş arası gençlerin durumunun incelendiği raporda, göçmen kız çocuklarının, Fransız kız çocukları kadar, hatta bazen onların ortalamanın da üstünde eğitim aldıkları vurgulanıyor.

Fransız toplumunun genelinde, kız çocuklarının yüzde 65'i 'BAC' adı verilen lise bitirme sınavlarından başarıyla çıkıyor. Bu oran Çinli kız çocuklarında yüzde 80, Kamboçya, Vİetnam ve Laoslular'da yüzde 70, Gineliler'de yüzde 69, Cezayirliler'de yüzde 51, Türk göçmenlerin kızlarında ise yüzde 38 seviyesine geriliyor.

Göçmen erkek çocuklarının eğitim seviyesi ortalaması ise toplum ortalamasının daha da altında. Rapora göre, Fransa genelinde lise bitirme sınavını geçen erkek öğrenci ortalaması yüzde 59 iken, bu rakam göçmen erkek çocuklarında yüzde 48'e geriliyor. Afrika ülkelerinden gelen genç erkeklerin yüzde 40'ı, Cezayirliler'in yüzde 41'i, Türk kökenli erkek çocuklarının ise yalnızca yüzde 26'sı lise diplomasını alıp üniversiteye girmeye hak kazanıyor.

Türk kökenli gençlerde üniversiteye gitme oranı da hayli düşük. Genç kızların yüzde 13’ü, erkeklerin ise yüzde 17’si üniversiteye gidiyor. Kız ve erkek karma sıralamada ise 6 yaşından önce Fransa'ya gelen ya da burada doğan göçmen çocuklarının yüzde 55'i liseyi bitiriyor. Raporda bu entegrasyon başarısı olarak sunuluyor.

Raporda, bütün göçmen gruplarında eğitim seviyesi düştükçe iş bulamama ve haksızlığa uğrama duygusunun arttığına dikkat çekiliyor. Raporda, Türkiyeli öğrencilerin eğitimdeki başarısızlıklarının ilk nedeninin, gençlerin ailelerinin eğitime bakışı olarak veriliyor. Fransa genelinde ailelerin yüzde 14'ü diplomasız iken, Türk ailelerde bu oran yüzde 64'e yükseliyor. Ayrıca ailelerle yapılan anketlerde, Türk ailelerin çocuklarının iş bulması için bir an evvel hayata atılması gerektiği ve diploma sahibi olmasının iş bulmasına bir faydası olmayacağın dile getiriyorlar. Ancak Türk gençlerinin ailelerinden "girişimcilik kültürünü" aldığını ve girişimci Türk gençlerinin diğer göçmenlerden daha hızlı hayatını kazanmayı başardığı da ekleniyor.

Karma ve ithal evlilik

Entegrasyonun diğer bir göstergesi olan karma evliliklerde de durum farklı değil. Göçmenlerin kızlarının yüzde 62'si, erkeklerin de yüzde 67'si kendi kökeninden kişilerle evleniyor. En genç göçmen grubu olan Türk gençleri arasında halen karma evlilik oranı düşük, göçmen gruplar arasında diğer etnik kökenlerle en az evlenen topluluk Türkler. Türkiyeli genç kızların yüzde % 88’i, erkeklerin yüzde 75’i Türkiye’den gelen bir eşle evleniyor.

Ekonomik entegrasyon ve işsizlik

Sosyal anlamda tablo bu. Ancak ekonomik alanda entegrasyon sosyal alan kadar verimli ya da başarılı görünmüyor. İşte asimetrik entegrasyon burada ortaya çıkıyor. Aynı diplomaya sahip göçmen çocuğu ile Fransız genci eşit düzeyde iş bulamıyor. İş dünyasına sosyal dünyada olduğu kadar kolay entegre olamayan gençler, diplomalarının gerisinde işlerde çalışmayı kabul ediyorlar. Göçmen kökenli gençler aynı sorunu ev kiralarken ya da öğrenci lojmanı ararken de yaşıyor.

Raporun en çarpıcı tespitlerinden birisi de, birinci nesil Türkiye'den gelen göçmenlerde işçi oranı yüzde 59 iken, ikinci nesil denilen ilk neslin çocuklarında bu oran yüzde 62'ye çıkması. Türk kökenli gençlerin yüzde 20'ye yakını işsizken, kızlarda bu oran yüzde 22, erkeklerde yüzde 19 olarak belirleniyor. Türk kökenli göçmenlerin yüzde 39'u inşaat sektöründe, yüzde 15'i yemek ve hazır gıda sektöründe, yüzde 14'ü sanayi, yüzde 9'u ise otomobil alım-satım ve tamir sektöründe çalışıyor. Türklerin yüzde 61'i işçi, yüzde 16'sı patron/şirket sahibi, yüzde 3'ü ise doktor avukat gibi yüksek meslek sahibi.

‘Gettolaşma ve Apartheid’

Raportörlerden Patrick Simon "Gençler entegre olmak, eşit birey olmak için ellerinden geleni yapıyorlar. Ancak adım atma sırası topluma gelince, aynı karşılığı göremiyorlar. Bu noktada tıkanıklık oluşuyor" diyor. İkinci neslin, ailelerinden daha sert bir ayrımcılıkla karşı karşıya olduğunu, Mağrip ülkeleri, Afrikalılar ve Türkiyeli gençlerin bu tıkanıklıktan olumsuz etkilendiğini dile getiriyor.

Raporda bunun en önemli sebebinin göçmen gençlerinin kalifiye eğitim almamalarından kaynaklığına dikkat çekiliyor. Okul başarısızlığı nedeniyle iş dünyasından dışlandıkları özellikle vurgulanıyor. Durum böyle olunca, hassas banliyölerde yaşayan gençler hızlı bir şekilde kendi içlerine kapanıyor ve gettolaşıyor. Başbakan Manuel Valls'in dediği gibi etnik ve sosyal 'apartheid'ler oluşturuyorlar. Raportörler özellikle bu gruba dikkat çekmek istediklerini, zira bu grubun artık sosyal bir gerçeklik olarak tanımlandığını belirtiyor.

Araştırmayı yapan 3 raportör, gençlerin bu durumdan kurtarılması ve ailelerinin kökenleri nedeniyle toplumdan dışlanmamaları için ırkçılık ve ayrımcılığa karşı etkin politikalar başlatılmasının aciliyetine dikkat çekiyor.

STÜDYO VOA

BM’den Gazze’de ‘kıtlık’ uyarısı – 18 Mart
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:29:58 0:00
XS
SM
MD
LG