Washington Post’un bugünkü ana sayfasında Halep’te bombardımandan sonra harabeye dönen bir sokağın fotoğrafı yer alıyor. Haberde ise Halep’te isyancıların kontrolu altındaki bölgelerde yaşayanların artık kaçacak yerleri kalmadığını ve bir sonraki bombardımanı beklediklerini yazıyor. Halep’in geçen hafta şimdiye kadarki en şiddetli saldırılara maruz kaldığını kaydeden gazetenin ana sayfasında, Amerika’nın Rusya’ya Halep saldırılarına derhal son vermesi çağrısı yaptığı yazılı bir haber daha var. Habere göre Rusya Dışişleri Bakanı Lavrov’la telefonda konuşan Dışişleri Bakanı Kerry, Halep’teki durumdan Rusya’yı doğrudan sorumlu tuttu. Obama Yönetimi ise Rusya’ya, Halep’e yönelik saldırıları durdurmadığı ve ateştesi yeniden sağlamadığı sürece Suriye’de terörle mücadelede yapılacak Amerikan-Rus işbirliğinin askıya alınacağı tehdidi yöneltti. Ancak habere göre bu tehdit, başta Senato Silahlı Kuvvetler Komisyonu Başkanı Cumhuriyetçi Senatör John McCain ve Senatör Lindsey Graham’ı tatmin etmişe benzemiyor. McCain ve Graham’ın, ”Eminiz Amerika’nın bu tehdidi Putin’i çok korkutmuştur. Putin şimdi çıktığı ayı avını bırakıp koşa koşa Kremlin’e döner ve Halep bombardımanının durdurulması talimatı verir” şeklindeki alaycı sözlerine yer veren gazete, ikilinin geçen hafta da Kerry’yi Ruslar’a güvendiği için eleştirdiğini hatırlatıyor.
New York Times ise bugün baş sayfasında 11 Eylül 2001 terör saldırılarında hayatlarını kaybedenlerin ailelerinin tazminat almak amacıyla Amerikan mahkemelerinde Suudi Arabistan aleyhine dava açabilmelerini mümkün kılan yasanın Başkan Obama’nın vetosuna rağmen Kongre’nin her iki kanadında da geçtiğini haber veriyor. Böylelikle Kongre, ilk kez Başkan Obama’nın vetosunu geri çevirdi ve başkanın ikinci veto hakkı olmadığı için yasa, Kongre’de kabul edildi. Habere göre Senato’da 97’ye 1, Temsilciler Meclisi’nde ise 348’e 77 oyla geçen yasa, Demokrat ve Cumhuriyetçi Partililer’i bir araya getirdi ve 11 Eylül 2001’de yakınlarını kaybeden ailelerin Washington’a ağırlığını koyduğu izlenimi yarattı. Gazete, Başkan Obama’nın, yabancı ülkelerdeki Amerikalı diplomatlar aleyhine de dava açılmasına olanak sağlayacağı için şiddetle karşı çıktığı yasanın tam da başkanlık seçimleri öncesinde ezici çoğunlukla kabul edilmesinin, ‘partiler, seçimden önce riskli adımlar atmak istemiyor’ izlenimi yarattığı yorumunu da yapıyor. Haberde ayrıca Suudi Arabistan’ın yasanın geçmesi durumunda Amerika’da hazine bonoları dahil milyarlarca dolarlık varlığını satma tehdidinde bulunduğu da yazılı.
New York Times bugün ayrıca küresel serbest ticaretin artılarını ve eksilerini ele aldığı ayrıntılı bir değerlendirmeye yer veriyor. Serbest ticaretin nesiller boyunca fiyatları düşürdüğü, maaşları arttırdığı ve ekonomik büyümeyi teşvik ettiği için yüceltildiğini yazan gazete, şimdiyse herkes serbest ticaretin nimetlerinden eşit ölçüde yararlanamadığı için tepkilerin büyüdüğü yorumu yapıyor. Serbest ticaretin yol açtığı işsizliğin ve giderek derinleşen ekonomik kaygıların yükünü sıradan insanların çektiğini yazan gazeteye göre Avrupa’daki sosyal devlet yapısı insanları belli ölçüde korusa da en büyük zorluğu, Amerika’da yabancı rekabet yüzünden işsiz kalanlar çekiyor.
Bugün Los Angeles Times’da ise Cumhuriyetçi başkan adayı Donald Trump’ın kadınlarla ilgili tartışma yaratan tavırlarına bir yenisini ekleyecek bir haber var. Haber, California eyaletinde Büyük Okyanus kıyısında Trump’ın sahibi olduğu golf kulübünde çalışanların Trump hakkında anlattıklarına yer veriyor. Kulüp çalışanları, Trump’ın kadın elemanların genç, güzel görünümlü, çekici, zayıf ve bakımlı olmasını istediğini anlatıyor. Kilolu elemanların işten çıkarıldığı, kimi kadın çalışanlarınsa çekici olarak algılanmadıkları gerekçesiyle ya işi bıraktıkları ya da kovuldukları, genç olmayan çalışanların ayrımcılığa uğradığı da Trump’ın golf kulübünde çalışanların anlattıkları arasında.