Amerikan basını bugün, hafta sonunda New York ve New Jersey’de meydana gelen patlamalardan sorumlu olduğu sanılan zanlının yakalanmasına geniş yer ayırıyor. Washington Post, 28 yaşındaki Afgan asıllı Amerikan vatandaşı Ahmet Han Rahami’nin New Jersey eyaletinin Linden kasabasında polisle girdiği çatışma sonucu yaralı olarak ele geçirildiği haberini baş sayfasından aktarıyor. Yetkililer, Rahami’nin bir terör hücresinin parçası olarak faaliyet gösterdiğini düşünmüyor. Ancak New York Belediye Başkanı Bill de Blasio, ‘Bu bir terör eylemidir’ şeklinde tanımladığı patlamalardan sorumlu tutulan Rahami’nin nasıl bir amaca hizmet ettiği, niyetinin ne olduğu ve yardım alıp almadığının soruşturulacağını söyledi.
Washington Post ayrıca ana sayfada, zanlı Ahmet Han Rahami’nin ayrıntılı bir profiline yer veriyor. Buna göre Rahami, ailesinin 2002‘den beri işlettiği kızarmış tavuk restoranında çalışıyor ve restoranın üst katındaki apartman dairesinde ailesiyle birlikte yaşıyor. Aileyle iyi ilişkileri olduğunu söyleyen bazı komşuları, Rahami’nin adının böyle bir olaya karışmasını şaşkınılıkla karşıladı. Ancak Temsilciler Meclisi İç Güvenlik Komisyonu’ndan Cumhuriyetçi Partili New York milletvekili Peter King, Rahami’nin geçmişte kız kardeşini bıçaklama girişiminde bulunduğunun ortaya çıktığını söyledi. Rahami’nin babası ise oğlunun saldırı planları hazırladığından haberi olmadığını belirtti.
Öte yandan Washington Post, hafta sonunda yaşanan şiddet eylemlerinden sonra iki başkan adayı Hillary Clinton ve Donald Trump’ın, benzer olaylar karşısında ve terörle mücadelede nasıl bir tavır takınacakları konusunda da ipuçları verdiklerini yazıyor. Hillary Clinton, rakibi Donald Trump’ın sık sık başvurduğu İslam karşıtı ve Müslüman düşmanı söylemlerin IŞİD’in elini güçlendirmek ve örgüte fırsat kapısı açmaktan başka işe yaramadığı uyarısında bulundu. Terörle mücadelede güçlü iradenin ve liderliğin öneminin altını çizen Clinton, polis ve istihbarat örgütlerine güveninin tam olduğunu söyledi. Öte yandan Washington Post, Trump’ın son olaylar karşısında çok daha farklı bir tavır takındığı yorumu yapıyor. Ülke içinde ve dışında teröristleri ‘gebertmeden’ başarı sağlanamayacağını iddia eden Trump, terörle mücadele etmek için profilleme yapılması, yani kimi ırk ve dinlere mensup kişilerin hedef alınması gerektiğini savundu. Polisin aslında terör saldırısı düzenleyebilecek kişileri tanıdığını iddia eden Trump, sırf profilleme yapmakla suçlanmaktan korktuğu gerekçesiyle polisin harekete geçmediğini savundu.
Washington Post ayrıca Trump’ın son terör eylemlerinden, son derece gevşek olduğunu iddia ettiği Amerika’nın göçmenlik sistemini sorumlu tuttuğunu yazıyor. Öte yandan Trump, New Jersey’de yaralı olarak ele geçirilen zanlı Ahmet Han Rahami’nin hastanede Batı tıbbının tüm nimetlerinden yararlanacağından ve kendisine daha sonra son derece iyi bir avukat tahsis edileceğinden de yakındı. Washington Post, konuyla ilgili olarak Trump’ın, ”Rahami şahane bir hastanede yatacak, ona dünyanın en iyi doktorları bakacak. Kendine ait modern bir hastane odası, hatta oda servisi olacak” şeklindeki sözlerine de yer vermiş. Gazete ayrıca başkanlık tartışmalarının ilkine bir hafta kala New York, New Jersey ve Minnesota’da meydana gelen saldırıların, iç terör ve ulusal güvenlik kaygılarını yeniden gündemin ilk sırasına taşıdığı yorumunu yapıyor.
Washington Post’da bugün ayrıca Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantılarının yapıldığı New York’ta Başkan Obama himayesinde yapılacak mülteci zirvesiyle ilgili bir haber var. Başkan Obama’nın bugünkü zirvede dünya liderlerine ve büyük şirketlere seslenerek mültecilere daha çok ekonomik yardım yapmaları çağrısında bulunması bekleniyor. Beklentilere göre Obama ayrıca evlerini terk eden mültecilerin başka ülkelere yerleştirilmesi sürecinin de hızlandırılmasını isteyecek. Birçok ülke ise terör dalgasını beraberlerinde getirecekleri korkusuyla mültecileri kabul etmekte zorlanıyor. Öte yandan gazete, Obama’nın yaptığı bazı hataların da gündeme geleceği yorumu yapıyor. Washington Post, buna örnek olarak Suriye Hükümeti’nin saldırılarından kaçanlara güvenli bölgeler oluşturmak için Amerikan Ordusu’nun kullanılmasını reddetmesini gösteriyor.