Moskova’daki Türkiye Çalışmaları Merkezi Direktörü Ilshat Saetov, askeri ve ekonomik endişelerin yanı sıra, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkma kararının da, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile buzları eritmesinde etkili olduğunu söyledi.
Saetov, Erdoğan’ın başkanlık referandumundan önce Putin’den özür dileyeceğini düşünmediğini ancak Avrupa’nın bir başka bölgesindeki referandumun bu şansı ortaya çıkardığını kaydetti.
Kremlin, önce Erdoğan’ın mektubunda özür dilendiğini belirtti fakat daha sonra “bizi affedin” dendiğini söyledi.
Saetov, İngiltere’nin Avrupa Birliği’nden çıkma kararının Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliğini daha karmaşık hale getirdiğini söyledi.
Almanya ile ilişkilerinin kötü olduğuna değinen Saetov’a göre, Kopenhag kriterlerinin çoğunu karşılayamayan Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği de imkansız hale geldi. Saetov, sığınmacı konusunun Avrupa Birliği ile ilişkilerde çözüm olmadığını ve Erdoğan’ın dış politikada başka seçeneklere bakmak zorunda kaldığını belirtti.
Ortadoğu ve Rusya Uluslararası İlişkiler Konseyi’nde uzman olan Sergey Bailmasov, Erdoğan’ın Avrupa Birliği’ne, Türkiye’yi kendi koşullarında kabul etmesi gerektiğini, aksi durumda Rusya ile birlikte hareket edeceğinin mesajını verdiğini vurguladı.
Türk ve Rus Dışişleri Bakanları, 1 Temmuz’da Soçi’de biraraya gelecekler. Eylül ayında da Erdoğan ve Putin, Çin’de yapılacak G-20 Zirvesi’nde görüşecek.
Rus yetkililer, ticaret ve turizm alanındaki ilişkilerin birkaç gün içinde düzelebileceğini belirtiyor.
Saetov, turizm alanındaki yaptırımların Türk ekonomisine etkisi olduğu görüşünde.
Ekonomik ilişkiler düzeliyor olsa da, Suriye konusu iki ülke arasında önemli bir anlaşmazlık olmaya devam ediyor. Rusya Şam’a destek veriyor, Türkiye ise muhaliflere.
Balmasov, 2015’teki krizin asıl nedeninin Suriye olduğunu vurguluyor.
Saetov, “Erdoğan kendi seçmenine sırtını dönmeden keskin bir bıçak üzerinde yürüyor, Türk dış politikası büyük oranda iç gündeme bağlı ve Erdoğan’ın asıl amacı süper devlet başkanı olmak” diyor.
