Erişilebilirlik

22 Haziran Amerikan Basınından Özetler


Boston Globe, NATO’nun tutarlılık ve uyumunu kaybetmeye başladığını yazıyor ve bu durumun sadece Avrupalı müttefiklerin yükümlülüklerinden kaçmasından kaynaklanmadığını bildiriyor. Görevini ay sonunda bırakacak olan Savunma Bakanı Robert Gates’in, Amerika’nın NATO’ya katkı konusunda yükün büyük kısmını omuzluyor olmaktan ötürü artık sabrının sınıra dayandığını belirtirken abartılı konuşmadığını yazan gazete şöyle devam ediyor:

“NATO ilk başta Sovyetler Birliği’nden gelecek olası tehdit ve saldırılara karşı savunma amacıyla kurulmuştu. NATO üyesi ülkeler ‘hepimiz birimiz, birimiz hepimiz için’ ilkesi altında birleşerek üye ülkelerden birine saldırı yapılması durumunda tüm üyelerin karşılık vermesini kabul ediyordu. Parlamentolar, devlet başkanları ve kamuoyunun görüşü söz sahibi olmadığı için Sovyetler Birliği Atlantik müttefiklerini bölemeyeceklerini biliyordu. Şimdiyse Sovyet bloğunun yok olmasıyla birlikte ittfakın eski birlik beraberlikten uzak olduğu gözleniyor. Fransa ve Almanya Irak’ın işgaline kesinlikle karışmak istemedi. Yine Fransa, Almanya ve diğer Avrupa ülkeleri Amerika’nın Afganistan’ı sil baştan kurma girişimine şüpheyle baktı. Kısa süre önceyse Almanya ve Türkiye NATO’nun Libya’ya askeri müdahalede bulunmasına karşı çıktı. Robert Gates, ‘Avrupalılar Amerika’nın NATO’da rol oynamasını istiyorsa eşit şekilde ittifaka katkıda bulunmalı’ derken doğru söylüyordu. Ancak Amerikalı liderler NATO’yu korumak istiyorsa NATO’nun amaç ve sınırları konusunda Avrupalı ortaklarıyla bir anlaşmaya varmalı.”

Washington Post yazarlarından David Ignatius, ‘Kanlı bir Yaz Mevsimini Önlemek’ başlıklı yazısında Afganistan’da her soruna askeri çözüm olmadığını, esas zorluğun birbirine güvenmeyen tarafların arasında diyalog başlatmak olduğunu belirtiyor ve şöyle diyor:

“Başkan Obama’nın Çarşamba gecesi yapacağı konuşmasında Afganistan’da siyasi çözüm mantığını benimseyen açıklamalar yapması bekleniyor. Usame Bin Ladin’in de öldürülmesiyle Obama, Amerika’nın El Kaide’yle savaş misyonunun başarıya ulaştığını söyleyebilir. Başkan şimdi askerlerin bir kısmını geri çekebilir ve 2014 yılında geniş kapsamlı bir barış anlaşmasına varmak amacıyla Taleban’la diplomatik müzakerelere başlayabilir. Obama’nın Afganistan’da uyguladığı bu strateji Libya ve Suriye’de giderek daha da karmaşık hale gelen durumla da yakından ilgili. Öncelikle diyalog, bu ülkeler içinde anlaşmazlıkla karşı karşıya kalanlar tarafından yürütülmeli. Ayrıca komşu ülkelerin bu sürece burnunu sokması engellenmeli. Libya, Suriye ve Afganistan’da doğru olan amaç, kapsayıcı, demokratik bir geçiş sağlamaktır. Böyle bir geçişin diğer alternatifiyse kanlı çatışmalar, sivil ölümleri ve bölgeyi istikrarsızlığa sürükleyecek çıkmazdır. Kaddafi ve Esat gibi eli kana bulanmış liderlerle diyalog başlatmak mide bulandırıcı olabilir ancak demokratik hükümete geçiş sağlanabilirse bu seçenekler değerlendirilmelidir. Libya’ya Fransa, İngiltere ve Almanya’nın da desteğiyle Mısır ve Tunus yardımcı olabilir. Suriye içinse Körfez ülkelerinin desteğiyle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan arabuluculuk görevini yürütebilir. Arap Baharı, kanlı bir yaza dönmemelidir.”

Washington Times ise Afganistan’da ölü sayısının arttığını, Taleban’ın Amerika’nın ülkeyi terk etmesini beklediğini yazıyor ve şöyle diyor:

“Amerika ve Taleban önemli bir ortak amaç paylaşıyor. Taleban’ın bir numaralı amacı koalisyon güçlerinin Afganistan’ı terk etmesini sağlamak. Beyaz Saray da bu amaca ulaşmak istiyor. Taleban NATO güçlerini muharebede mağlup edemiyor. NATO’ysa Pakistan gibi bir sığınak olduğu sürece Taleban’ın kökünü kazıyamıyor. Bu durum bir çıkmaz yaratıyor, ancak eli güçlü tarafın Taleban olduğu söylenebilir. Her iki taraf da yabancı askerlerin er ya da geç Afganistan’ı terk edeceğini biliyor. Taleban’ın tek yapması gereken, sabırla beklemek. Savunma Bakanı Gates, ‘Taleban savaşı kazanamayacaklarını anlayana kadar ciddi müzakerelere başlamayacak’ derken doğru söylüyordu. NATO eğer şu anki gücüyle Taleban’ı alt edemediyse Amerikan askerleri çekilmeye başlayınca kendisine yönelik tehdidin azaldığını hissedecektir. Başkan Obama, umut ışıklarını söndürüyor.”

XS
SM
MD
LG