USA Today Amerika’da Fethullah Gülen’le bağlantılı okulları mercek altına alıyor. Haberde, okulların akademik açıdan başarılı olduğu belirtiliyor, ancak amaçlarının sorgulandığı vurgulanıyor;
“Bu okullarda yaklaşık 35 bin öğrenci okuyor ve son on yılda binlerce Türk eğitimci bu okullarda çalışmak için Amerika’ya geldi. Ancak okulların Pennsylvania’nın kırsal bir bölgesinde sürgün hayatı yaşayan 60’lı yaşlarındaki münzevi bir Müslüman liderle ne tür bir bağlantısı olabileceğine yönelik rahatsız edici sorular, bu okulların başarısına gölge düşürüyor. Okulların yöneticileri Gülen’le bir bağlantıları olmadığını söylüyor, Gülen’in kendisi de okullarla ilişkisi olduğunu reddediyor. Ancak çeşitli vakıfların internet sitelerinden ve kar amacı gütmeyen kuruluşların doldurması gereken federal formlardan elde edilen bilgiler, bu okulların Gülen’den esinlenen diyalog gruplarının yardımıyla açıldığını veya işletildiğini gösteriyor. Gülen hareketi, Türkiye’de iktidarda bulunan AKP ve ordunun yanı sıra ülkedeki üçünü büyük güç olarak görülüyor.”
Washington Post başkan Obama’nın sıfır noktasına yapılması planlanan cami konusundaki tavrını eleştiriyor. Gazete, cami yapımına destek veren Obama’nın, gelen tepkiler karşısında geri adım atmasını yanlış buluyor;
“Beyaz Saray, Obama’nın Cuma akşamı yaptığı konuşma ile daha sonraki açıklamaları arasında bir tutarsızlık olmadığında ısrar ediyor. Obama’nın cümlelerini tek tek incelersek, bu doğru olabilir. Ancak cami yapımıyla ilgili tartışmanın gidişatı göz önüne alındığında, Obama’nın net ve sarsılmaz bir liderlik sergilemesi gerekiyor. Eğer El Kaide, Obama’nın da haklı olarak belirttiği gibi, İslam’ı ciddi biçimde çarpıtıyorsa, Sıfır Noktası’ndan iki blok uzakta bir İslam Merkezi açılmasının doğru olup olmadığı niçin sorgulanıyor? Ve eğer söz konusu İslam Merkezi’nin açılması hem doğru hem de anayasaya uygunsa, başkan niçin bunu ifade etmiyor?”
New York Times ise, eleştiri oklarını Sıfır Noktası’na cami yapılmasına karşı çıkan Cumhuriyetçilere yöneltiyor. Gazete, Obama’nın eleştiriler karşısında geri adım atmasını da vahim bir hata olarak değerlendiriyor;
“Cumhuriyetçi ideologlar, beklendiği gibi, Obama’nın açıklamasını sadece başkana saldırmak için yeni bir malzeme olarak kullanmakla kalmadılar, bu vesileyle hoşgörüden uzak yaklaşımlarını da sergileme fırsatı buldular. Birçok Cumhuriyetçi lider, Kasım ayındaki ara seçime kadar mümkün olduğunca çok yapay tartışma ve sorun çıkartmakta kararlı… Bazı Demokratlar da bu yaklaşıma boyun eğecekler. Ancak Obama’nın ve sağduyu sahibi herkesin bu konuda ciddi bir direniş göstermesi gerekiyor. Bütün Amerikan vatandaşlarının ibadet etme ve ibadethanelerini kurma hakkının savunulması, bizim kimliğimizle yakından bağlantılıdır.”
Christian Science Monitor Çin’in Japonya’yı geçerek dünyanın ikinci büyük ekonomisi olmasının Asya ülkelerini kaygılandırdığını öne sürüyor. Gazete, bu durumun Amerika’nın bölgedeki sorumluluğunu artırdığını vurguluyor;
“Çin, hem Asya ile ilgili hem de küresel konularda, ekonomik büyümesiyle orantılı bir biçimde, saygın ve sorumluluk sahibi bir partner haline gelemedi. Güney Kore’den Vietnam’a ve Hindistan’a kadar Çin’in bütün komşuları, Pekin’in elde ettiği bu gücü kimseyi dikkate almadan, toprak talebinde bulunarak, piyasaları denetim altına alarak ve donanmasını kışkırtıcı bir biçimde güçlendirerek kullanmasından rahatsızlık duyuyor. Bunun sonucu olarak Asya’daki birçok ülke, uzun süredir bölgenin koruyuculuğunu üstlenen Amerika’ya daha da yakınlaşıyor. Ancak bu yakınlaşma sadece Amerika’nın donanmasıyla ve ekonomisiyle Çin’in yayılmacı politikasına karşı denge oluşturabilecek durumda olmasından kaynaklanmıyor. Bu yakınlaşmanın temel nedeni, Amerika’nın Çin’e kıyasla müttefik edinmesini çok daha kolay kılan değerlere ve liderliğe sahip olmasıdır.”