Erişilebilirlik

11 Ağustos Amerikan Basınından Özetler


Christian Science Monitor Birleşmiş Milletler’in Mavi Marmara baskını soruşturmasının Türk-İsrail ilişkilerini olumlu etkileyebileceğini belirtiyor

Christian Science Monitor Birleşmiş Milletler’in Mavi Marmara baskını soruşturmasının kapsamı konusunda tartışmaların sürdüğünü hatırlatıyor. Ancak haberde soruşturmanın Türk-İsrail ilişkilerini olumlu etkileyebileceği de belirtiliyor:

“Her iki taraf da baskın sonrasında büyük darbe alan Türk-İsrail ilişkilerindeki olumsuz gidişi durdurmaya ve İsrail’in en önemli bölgesel müttefikiyle ilişkilerini düzeltmeye kararlı görünüyor. Türkiye, yıllar boyunca düşman bir bölgede İsrail’in en önemli Müslüman dostu oldu. Son 15 yılda iki ülke arasında güçlü askeri ilişkiler gelişti ve ticaret hacmi 3 milyar Dolar’ı buldu. Başbakan Erdoğan, Mavi Marmara baskınını her türlü eleştiriyi hak eden bir katliam olarak değerlendirdi. Bu sert ifadelerin yanı sıra Türkiye’nin İsrail büyükelçisini de geri çekmesi, İslami kökenli hükümetin, muhtemelen ülke içindeki konumunu güçlendirmek için büyük bir özenle oluşturduğu arabuluculuk rolünden vazgeçtiği yorumlarına neden oldu. Ancak şimdi Türkiye hem Batı’daki hem de İslam alemindeki müttefiklerine güvenilir bir arabulucu olduğunu göstermek istiyor.”

New York Times İsrail’in Filistin’le doğrudan görüşme isteğinin Filistin tarafından reddedildiğini belirtiyor. Gazete, Filistin lideri Mahmut Abbas’ın bu tavrının Başkan Barack Obama’nın sabrını zorladığı yorumunda bulunuyor:

“Doğrudan görüşmelerin karşılıklı suçlamalara ve yeni bir şiddet dalgasına yol açacağı kaygısı her zaman geçerlidir. Ancak, eğer Abbas müzakere masasına oturmazsa Netanyahu’nun gerçek niyetini ve Filistin devletinin barışçıl yöntemlerle kurulması ihtimali bulunup bulunmadığını öğrenme şansı da olmaz. Bunu da ancak Abbas yapabilir, Hamas gibi İsrail’in varlığını reddeden rakipleri yapamaz. Abbas, iki devletli bir çözüme müzakere yoluyla ulaşılmasını uzun bir süredir savunuyor. Şimdi eğer kenarda durarak kendisinin ve Filistin halkının daha iyi bir noktaya geleceğini düşünüyorsa, ciddi biçimde yanılıyor.”

Los Angeles Times Amerika’nın önde gelen iki Yahudi kuruluşunun 11 Eylül saldırılarında yıkılan İkiz Kuleler’in yakınında cami yapılmasına karşı çıkmasını eleştiriyor. Gazete, bu kuruluşları bağnazlıkla suçluyor:

“İftira ile Mücadele Birliği’nin ardından merkezi Los Angeles’ta bulunan Simon Weisenthal Merkezi de Manhattan’daki Sıfır Noktası’ndan iki blok uzakta 100 milyon dolara kurulması planlanan İslam Merkezi’ne karşı çıktı. Merkez, El Kaide’nin saldırısından en fazla etkilenenlerin kurbanların yakınları olduğunu belirterek, Amerikan tarihindeki en büyük katliamın gerçekleştiği bölgeye İslam merkezi kurulup kurulmamasına onların karar vermesini istedi. Elbette ki ister Yahudi, ister Hıristiyan isterse Müslüman olsun, kurbanların ailelerinin sesine kulak verilmelidir. Ancak sadece onların düşünceleri göz önünde bulundurulmamalıdır. Dini özgürlükleri savunmak, her türlü bağnazlıkla mücadele etmek ve İslam Merkezi’ni kurmak isteyenler gibi barışa ve dinler arası diyaloga inanan Müslümanlarla yakın ilişkiler kurmak, Amerika’nın çıkarınadır.”

Washington Post sosyal güvenlik sisteminde reformun şart olduğunu savunuyor. Gazete, bu konuda toplumsal bir uzlaşmanın da gerekli olduğunu vurguluyor:

“Bir yandan sosyal güvenlik sisteminin gelirlerini artırırken bir yandan da emekli maaşlarında düzenlemeye gidilmesi gibi daha dengeli bir çözümü tercih ederiz. Gelirlerin artırılması, sosyal güvenlik sisteminin kendi içinden sağlanmalı, bütçe açığının artmasına yol açmamalıdır. Özellikle yüksek maaş alanlara karşı daha az cömert davranılması yönünde bir düzenlemeye gidilmesi de doğru olacaktır. Amerika’nın şu andaki ve gelecekteki borçlarının nedeni sosyal güvenlik sistemi değildir. Ancak sosyal güvenlik sistemini sürdürülebilir bir noktaya getirmek, Amerika’nın mali istikrarı açısından büyük önem taşıyor.”

XS
SM
MD
LG