Erişilebilirlik

Arap Amerikalılar Obama Yönetimini Eleştirdi


Arap Amerikalılar Obama Yönetimini Eleştirdi
Arap Amerikalılar Obama Yönetimini Eleştirdi

Amerika’da yaşayan Araplar, zaman zaman biraraya gelerek kendi toplumlarını etkileyen olayları tartışıyor. Washington bölgesinde yaşayan bir grup Arap asıllı Amerikalı, bir süre önce Amerika’nın eski Yemen büyükelçisi Stephen Seche’le bir araya gelerek önemli konuları ele aldı. Tartışmaya katılanlar, Başkan Barack Obama’nın Arap dünyasıyla yakınlaşma politikalarına destek vermekle birlikte, Amerika’da İslam karşıtı duyguların yükselmesi ve Obama yönetiminin Arap-İsrail sorununa yaklaşımından kaygı duyduklarını söyledi.



Washington yakınlarındaki el Hevar Merkezi’nde bir araya gelen Arap asıllı Amerikalılar, Amerika’nın Ortadoğu barışında oynadığı rolün Arap ülkeleriyle ilişkilerinde de kilit öneme sahip olduğunu düşünüyor.

Bu kişiler için Başkan Obama’nın 2009’da göreve gelir gelmez verdiği öncelikli mesaj, İsrail-Filistin sorununu çözme niyeti ve bir Filistin devletine desteklemesiydi.

İsrail ve Filistin arasındaki doğrudan barış görüşmeleri, Eylül ayında Amerika’nın arabuluculuğunda yeniden başladı. Ama görüşmeler İsrail’in Batı Şeria’daki yerleşim inşaatlarını durdurmayı reddetmesi üzerine bir kez daha kesildi.

Bazı Arap asıllı Amerikalılar’a göre, bu durumdan kısmen Obama yönetimi sorumlu. Ömer Haldiya, “Obama İsrail’in yerleşim inşaatlarını durdurması konusunda bize söz verdi. Ama İsrail Amerika’ya meydan okuyor,” diye konuşuyor. Bir başka Arap Ahmmed Aisawah ise Amerika İsrail’e koşulsuz destek verdikçe Ortadoğu’da barış olacağına inanmadığını söylüyor.

Başkan Obama’nın Irak stratejisi yine de toplantıda bazılarından övgü aldı. Örneğin Diaa Saadawi, “Irak’ta yönetim değişikliğinden önce herkes umutsuzdu. En azından şimdi umutları var,” diye konuşuyor.

Bu kez de Amerika’nın Irak’taki misyonu sona yaklaşırken, bu ülkenin geleceğinden kaygılananlar var. Muhammed Ebu Abid’e göre kimse yeni bir Irak beklentisi içinde olmamalı çünkü ülke tamamen mahvolmuş durumda.

El Hevar Merkezi’ndeki toplantının konularından biri de Mısır’da demokrasi tartışmaları oldu. Obama yönetimi, Kasım ayında yapılan parlamento seçimlerinde şeffaf davranmadığı için Kahire hükümetini eleştirmişti. Ancak üniversite öğrencisi Ahmed el Savan, Amerika’nın Ortadoğu’da demokrasiyi umursamadığını savundu. El Savan, “Devletin başında kim varsa, yetkisini oğluna devrediyor. Stratejik çıkarlarına uyuyorsa, Amerika Arap dünyasında iktidarın babadan oğla geçmesine hiçbir şekilde itiraz etmiyor,” diye konuştu.

Mısır’da 30 yıldır iktidarda bulunan Hüsnü Mübarek’in yerine oğlu Cemal’in geçeceği söyleniyor. Amerika’nın eski Yemen büyükelçisi Stephen Seche, stratejik çıkarların Amerika’nın Ortadoğu politikalarında önemli rol oynadığını yalanlamıyor, ancak halkın iradesinin de hafife alınmaması gerektiğini vurguluyor: “Kararlılığımızı, bölge halkını rahatsız eden gündelik sorunlara eğilme ve bu sorunlara birlikte, güçlü çözümler getirme konusunda da açıkça göstermemiz gerekiyor.”

2010’da bir tartışma konusu da Florida’da bir rahibin Kuran ciltlerini yakma girişimi oldu. Büyükelçi Seche’nin katıldığı toplantıda dile getirilen kaygılardan biri de New York’ta, 11 Eylül terör saldırılarının düzenlendiği alana yakın bir bölgede kurulması planlanan mescidi hedef alan protestolardı. Amerika’daki İslam karşıtı söylemlerin ve yönetimin Ortadoğu politikalarının yarattığı kaygılara rağmen çoğu Arap asıllı Amerikalı, Washington’un gelecek yıl Araplar ve Müslümanlarla daha iyi ilişki kuracağını umuyor.

XS
SM
MD
LG