16 yaşındaki Honduraslı öğrenci Ricardo Reyes, Amerika’ya gitmeye çalışırken bacağını kaybetmiş.
Amerika’ya gönderilen sekiz yaşındaki Jonquil Ramirez ise kaybolmuş.
Yaralanmak ve kaybolmak, bir yandan açlıkla mücadele edip diğer yandan yetkililerden saklanarak Amerika’ya yaptıkları bir ay süren çetin yolculukta gençlerin karşılaşabileceği iki tehlikeli senaryo.
Amerika’da para kazanarak ailesine yardım etmek isteyen Reyes yola yalnız çıkmış: “Babama yardım etmek, ailemi yoksulluktan kurtarmak için bu yolculuğu göze aldım.”
Ricardo Reyes, Meksika’da seyir halindeki bir yük trenine atlamaya çalışırken az kalsın canından olduğunu söylüyor. “Canavar” olarak adlandırılan treni binlerce kişi kullanıyor. Dengesini kaybederek düşen Reyes’ın bacağı trenin altında kalmış.
Ramos’un ailesiyse, sekiz yaşındaki çocuğu Miami’de kayıtsız işçi olarak yaşayan annesiyle buluşturması için kaçakçılara 5,000 dolar ödemiş. Ramos’un teyzesi Yamileth, çocuktan bir daha haber alamadıklarını söylüyor: “Tek başlarına yola çıkmaları korkutucu çünkü Amerika’ya varıp varmadıklarını ya da yolda başlarına neler geldiğini bilmiyoruz.”
Ricardo’nun annesi İnginia Reyes Martinez kaza haberini ilk aldığında yıkılmış ama artık en azından oğlunun eve dönmesiyle biraz rahatlamış: “Ona hayatına devam etmesini söylüyorum. Kendini başkalarından farklı hissetmemeli ve hayatını eskiden olduğu gibi yaşamalı.”
Reyes yaşadıklarının başkalarına ders olmasını umuyor: “Bu zorlu yolculuğa çıkmasınlar. Ya trende yakalanıyorsunuz ya da göçmenlik bürosu peşinize takılıyor. Bu yolculuk kesinlikle kolay değil.
Reyes, geriye dönüp baktığında Amerika’ya yasadışı yollarla girmenin yaralanma, soyulma, tutuklanma gibi risklere değmediğini söylüyor.