Erişilebilirlik

Amerika'daki İnternet Sitesi Japonya'daki Radyasyon Düzeyini Ölçüyor


Safecast'e bilgi gönderen Pieter Franken elindeki mobil cihazla radyasyon ölçümü yapıyor
Safecast'e bilgi gönderen Pieter Franken elindeki mobil cihazla radyasyon ölçümü yapıyor

Japonya’da geçen Mart ayında Fukuşima nükleer santralinde meydana gelen felaketten bu yana halk bölgedeki radyasyon düzeyini an be an öğrenmek istiyor, herkes gibi internete bakıyor. Ancak baktıkları site Uluslararası Atom Enerji Dairesi’nin ya da Japon hükümetinin ana sayfası değil. Bu hizmeti Amerika’nın batı eyaletlerinden Oregon’daki Portland kentinde bulunan bir reklam stüdyosu üstlenmiş.

Fukuşima nükleer kazasının ardından radyasyon düzeyini ölçmek için görevlendirilecek kişinin Marcelino Alvarez olacağı herhalde kimsenin aklına gelmez. Çünkü Alvarez ne nükleer fizikçi, ne de sade bir fizikçi. Alvarez yalnızca web sayfaları yapan ve ürün geliştirme uzmanı bir reklamcı. İşinin gerektirdiği gibi de tüm dünyadaki olayları izleyen biri. Alvarez, Fukuşima kriziyle ilgili haberleri daha ilk günlerinden itibaren izlemeye başlamış. Kendisini şaşırtansa uzmanların güncel ve tutarlı bilgilere erişememesi olmuş.

Marcelino Alvarez’in hazırladığı web sitesi herkesin kendi verilerini girmesini sağlıyor. Site tasarlandıktan iki gün sonra faaliyete başlamış.

Safecast adlı web sitesi ana sayfasındaki Japonya haritasını sürekli güncelliyor. Harita üzerindeki küçük iğneler son radyasyon düzeyi verilerini gösteriyor. Site hem resmi kaynaklardan, hem de Geiger cihazına sahip gönüllülerden bilgi topluyor. Veriler, bölgede bulunan kişilerin internete bağlı cep telefonları ya da diğer portatif cihazları aracılığıyla güncelleniyor. Alvarez, Amerikalı ve Japon uzmanlardan, Tokyo’daki programcılardan da destek alıyor.

Fukuşima nükleer santrali
Fukuşima nükleer santrali

Japon hükümetinden ve gönüllülerden alınan bilgilerin yanı sıra Greenpeace çevre örgütü ve diğer sivil toplum kuruluşları da Safecast’e veri gönderiyor.

Pieter Franken’e göre devletin sağladığı resmi açıklamalardan usanan Japon halkı, Safecast’in sağladığı bilgilere daha da ilgi gösteriyor. Tokyo Keio Üniversitesi’nde internet araştırmacısı olarak çalışan Franken, aynı zamanda Safecast’in Japonya ekibinden. Franken radyasyon miktarıyla ilgili resmi devlet bilgilerinin ya tutarsız olduğunu, ya da tutarlı olsa bile haftalar sonra açıklandığına dikkati çekiyor.

Safecast’teki bilgilerse güncel. Gönüllüler de siteyi sürekli güncelleyerek güvenilirliğinin korunmasını sağlıyor. Kitle kaynak yöntemiyle çalışan bu site veri sağlayan bu kişilerden, radyasyon ölçümlerini nereden ve ne zaman yaptıklarını da açıklamasını istiyor.

Radyasyon serpintisi belli bir zaman sonra yerde toplanıyor. Ondan dolayı havadaki radyasyon oranıyla yerdeki ölçümler farklı çıkıyor. Franken bu farkı bilmenin çocuk sağlığı açısından çok önemli olduğunu söylüyor. Çocukların toprakla oynamayı sevdiğini, bebeklerin yerde her gördüğü şeyi ağzına aldığını söyleyen Hollandalı uzman, ölçümlerin çocukların boylarını hesap ederek, yere yakın mesafelerden de yapılması gerektiğinin altını çiziyor.

Safecast'in kurucusu Marcelino Alvarez
Safecast'in kurucusu Marcelino Alvarez

Bununla birlikte standartlar ne kadar otursa da, gönüllülerden toplanan verilerin ne kadar tutarlı olacağı da sorgulanabilir. Safecast’in kurucusu Marcelino Alvarez, bu sorunun farkında. Sitelerindeki verilerin yanlış bilgi içerebileceği yönünde ziyaretçileri uyardıklarını söyleyen Alvarez, bazen Geiger cihazlarındaki kirlenmenin yanlış ölçümler yapabileceğine dikkati çekiyor. Bununla birlikte Alvarez, daha çok veri gönderilerek yanlış verilerin doğal olarak bertaraf edilmesini umuyor.

Portland’daki Reed College’da küçük bir araştırma reaktörü işleten Amerikalı uzman Stephen Frantz, bu tarz açık kaynak modelini benimseyenlerden. Frantz, “Yeterli veritabanına sahip olursak, yeterli bilgi alırsak, kimsenin daha önce ölçüm yapamadığı bir düzeye ulaşmış oluruz,” diyor. Uzman bu kadar çok bilginin kullanıcı-dostu bir uygulamada toplanmasının başka yararları da olduğunu savunuyor: Radyasyon aslında yalnızca nükleer santrallerden sızmıyor. Doğa da kendi içinde belli miktarda radyasyon bulunduruyor. “Bir radyasyon denizinde yaşıyoruz,” diyen uzman, “Belki beş duyumuzla hissedemiyoruz, hatta yüz yıl önce farkında bile değildik, ama hep içinde yaşadık,” diye konuşuyor.

Elbette kazalar ve bu tarz olağanüstü olaylar hep yaşanıyor. Fukuşima nükleer santralindeki durum hala tehlikesini koruyor. Bundan dolayı Marcelino Alvarez, web sitesini sürekli gönüllülerden ve uzmanlardan aldığı bilgilerle güncelliyor. Safecast aynı zamanda Japonya’da gönüllülere göndermek amacıyla 600 Geiger cihazı için para toplamayı başardı.

Alvarez, Safecast gibi kar amacı gütmeyen, polen miktarı ya da sismik faaliyetler gibi çevreyle ilgili veriler sunan örnek sitelerin artmasını umuyor.

XS
SM
MD
LG