Erişilebilirlik

Almanya'da "Beyin Göçü" Sorunu


Berlin'de kutlanan bir Türk Günü
Berlin'de kutlanan bir Türk Günü

2006 yılından sonra Almanya'dan birçok ülke gibi Türkiye'ye de göç sayısı artarken göç edenlerin hemen hepsi Türkiye kökenli göçmen ailelerin Almanya'da yetişen 40 yaşın altında eğitimli ve kalifiye çocukları

Uluslararası insan hakları kuruluşu Amnesty International’ın geçen yıl yayınladığı göç raporuna göre, son iki yıl içinde dünya genelinde İkinci Dünya Savaşı’ndan bu yana görülen en büyük göç dalgası yaşanıyor.

Verilere göre sadece 2013 yılında 57 milyon kişi yaşadığı toprakları terk etmek zorunda kaldı. Tabii bu benzersiz göç akımının ana nedenleri arasında ekonomik zorlukların yanısıra, özellikle Yakındoğu ve Afrika ülkelerinde yaşanan içsavaşlar, IŞİD ve Boko Haram gibi dini terör örgütlerinin neden olduğu çatışmalar ilk sırada geliyor.

Ancak Almanya gibi toplumsal barış ve ekonomik refah açısından çok daha iyi konumda olan ülkelerde de göç yaşanıyor.

Nitekim Alman Uyum ve Göç Vakfı’nın göç rakamları ile ilgili son araştırmasına göre, 2009 yılı ile 2013 arasında Almanya’yı terk eden sayısı 710 bini buldu. Almanya ile ilgili bu verinin en büyük özelliği söz konusu sayının Almanya’dan göç eden akademisyenleri kapsaması. Göç edenler arasında kalifiye elemanlarla birlikte gençlerin de fazla olması dikkat çekiyor.

Ülkeyi terk edenlerin yüzde 70’inin üniversite mezunu olması konunun uzmanları tarafından ‘beyin göçü’ olarak tanımlanarak, Almanya için ‘büyük kayıp’ olarak görülürken, göç eden her üç kişiden biri Almanya’ya bir daha geri dönmek istemediğini bildirmiş. Araştırmaya göre yüzde 41,4’lük kesim ise kısa ve orta vadeli olarak tecrübe kazanmak için yurtdışına gidiyor.

Araştırmada Almanya’dan göç edenlerin yüzde 46,9’unun daha fazla para kazanmak için, yüzde 41’nin ise Almanya’daki yaşamı sıkıcı bulduklarını için başka bir ülkede yeni bir yaşam kurmayı hedefledikleri ortaya çıkmış. Almanların en çok tercih ettiği ülkeler listesinde İsviçre ilk sırada geliyor. 2009 yılı ile 2013 arasında İsviçre’ye giden Almanların sayısı 209 bin. ABD’ye ise yine aynı zaman diliminde 136 bin Alman göç etti. Avusturya’yı tercih edenlerin sayısı ise 109 bin civarında bulunuyor.

Türkiye’ye göç eden akademisyen ve kalifiyelerin sayısı ise 43 bin. Türkiye ve Almanya'da konuyla ilgili kurumların yaptıkları çalışmalara göre, 2006 yılına kadar Almanya'ya göç eden Türk vatandaşlarının sayısı Almanya'yı terk edenlerden fazla olurken, bu yıldan sonra tersine bir durum söz konusu.

Türk Alman Eğitim ve Bilimsel Araştırmalar Vakfı’nın araştırmalarına göre, Almanya’dan Türkiye’ye göç edenlerin hemen hepsi Türkiye kökenli göçmen ailelerin Almanya’da yetişen, 40 yaşın altında, eğitimli ve kalifiye çocukları. Berlin Üniversitesi’nde konuyla ilgili bir araştırma yapan Serdar Yazar, genç Türk akademisyenlerin Almanya’yı terk nedenlerinin maddi olanaklar nedeni ile değil, dışlanma sonucu olduğunu savunuyor.

Almanya’nın en büyük sorunlarından biri gün geçtikçe artan kalifiye iş gücü açığı. Ekonomik gücüyle Avrupa Birliği’nin lokomotifi konumundaki Almanya’da, 2020 yılında 1,3 milyonluk kalifiye eleman eksikliği olacağından yola çıkılıyor. Uzmanlar yıllardır kalifiye iş gücü açığının Almanya’nın daha da büyümesi ve refahını arttırmasını yavaşlatıp, düşüreceği uyarısında bulunuyor.

Ülkeden giden akademisyenlerle daha da büyüyen kalifiye eleman sorununa çözüm olarak, yeni kalifiye göçmenleri çekmek için göç başvurularında puan sistemine geçilmesi tartışılıyor. İktidar ortaklarından Sosyal Demokrat Parti istihdam piyasasındaki kalifiye eleman açığının kapatabilmesi için Almanya’nın 21.yüzyıla yakışır bir yeni ‘Göç Yasası’na ihtiyacı olduğunu vurguluyor ve buna örnek olarak ‘Kanada Modeli’ni gösteriyor, bu modelin Almanya’da uygulanmasını talep ediyor. Şuandaki uygulamada Avrupa Birliği vatandaşları açısından buraya gelip çalışmak bir sorun teşkil etmiyor.

Diğer ülkelerin, bu arada Türk vatandaşlarının da ilk olarak Almanya’da bir işyeri bulması gerekiyor, ayrıca bu işyerine Almanya’dan birinin talip olmaması gerekiyor. Bu bakımdan bir kalifiye elemanın buraya gelebilmesinin önüne değişik engeller çıkıyor.

Kanada ise değişik kategorilerde yaş, eğitim seviyesi, İngilizce veya Fransızca dilbilgisi ve mesleki deneyimini dikkate alarak 100 üzerinden puan veriyor. Toplam 67 puanı geçenler bekleme listesine alınıyor, istihdam piyasasındaki aktüel durum ve ihtiyaca göre bu listedekiler tercih ediliyor. Söz konusu model Başbakan Merkel ve partisi CDU tarafından da benimseniyor.

lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:04:39 0:00

STÜDYO VOA

“Görüş ayrılıkları olsa bile İsrail’in güvenliğine taahhüdümüz güçlü” – 7 Mayıs
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:27:46 0:00
XS
SM
MD
LG