Milli İstihbarat Teşkilatı’nın (MİT) Almanya'da yaşayan Fethullah Gülen’e yakın isimlerin yer aldığı bir liste oluşturduğu, Alman istihbaratının ise listede yer alanları uyardığı haberi iki ülke arasında yeni bir güven krizine neden oldu.
Alman medyasında yer alan haberlere göre, MİT‘e bağlı casuslar, 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Fethullah Gülen’e yakın çevrelerle bağlantılı olduğu iddia edilen 300’den fazla kişi, 200 kadar da dernek, okul ve diğer kuruluşun isminin yer aldığı bir liste hazırladı. Listede isimlerin yanısıra adres, cep ve sabit telefon numaraları ve şahısların gizli olarak çekilen fotoğraflarının bulunduğu ifade edildi. MİT Müsteşarı Hakan Fidan, konuyla ilgili bir dosyayı şubat ayında gerçekleşen Münih Güvenlik Konferansı esnasında meslektaşını bilgilendirmek ve önlem alınması amacıyla, Alman Federal Haber Alma Servisi (BND) Başkanı Bruno Kahl’e iletti. Kahl, kendisine verilen dosyaları Alman Hükümeti, Anayasayı Koruma Teşkilatı, Federal Savcılık, Federal Asayiş Dairesi, polis ve Eyaletlerin Anayasayı Koruma Teşkilatları’na gönderdi.
Alman yetkililerden ‘izleniyorsunuz dikkat edin’ uyarısı
Alman medyasında yer alan ve ismi açıklanmayan istihbaratçıların kaynak gösterildiği haberlere göre, Aşağı Saksonya ve Kuzey Ren Vestfalya eyaletleri, listede yer alan kişileri MİT tarafından izlendikleri ve Türkiye‘ye gitmeleri durumunda sıkıntı yaşayabilecekleri konusunda uyardı. Alman yetkililerin, söz konusu kişilere Türk diplomatik temsilciliklerinde de sorun yaşayabileceklerini söylediği belirtiliyor.
Alman iç istihbarat birimi Federal Anayasayı Koruma Dairesi Başkanı Hans-Georg Maaßen, geçen hafta sonunda yaptığı bir açıklamada, Almanya ve Türkiye arasında yaşanan siyasi gerginliğe rağmen, gizli istihbarat servislerinin sıkı işbirliği içinde kalarak, iletişimi sürdürmesi gerektiğini söylemişti. Bu arada Maaßen‘nin gecen hafta katıldığı bir toplantıda, Türk ve Alman güvenlik birimleri arasındaki mevcut durumu "Zor, çok zor" diye tanımladığı da öğrenildi. Buna göre Maaßen, Türk hükümetinin Gülen yapılanmasına yakın olduğu iddia edilen kişilere yönelik suçlamalarına dair kanıtlarının yetersiz kaldığını da öne sürdü. Federal Haber Alma Servisi (BND) Başkanı Kahl de, benzer bir açıklama yaparak, 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında Gülencilerin bulunduğuna dair bir kanıt görmediklerini öne sürmüştü.
Sol partiden Erdoğan’a ‘terörist’ benzetmesi
Öte yandan Alman Parlamento Binası’nda Türkiye ile ilgili bir sempozyumda konuşan Federal Meclis Başkanı Norbert Lammert Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve hükümete yönelik sert sözler kullandı. Türkiye’de "demokrasiye karşı darbe teşebbüsü" yapıldığını öne süren. Lammert, Erdoğan ve Türkiye hükümetinin "kırılgan fakat demokratik düzeni otoriter sisteme dönüştürmeyi" planladığını iddia etti. Aynı toplantıda konuşan Sol Parti Meclis Grup Başkanı Sarah Wagenknecht Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı ‘terörist' olarak tanımladı. Cumhurbaşkanı’nın, geçen hafta bir konuşmasında kullandığı "Böyle davranmaya devam ettiğiniz takdirde yarın tek bir Avrupalı, tek bir Batılı dünyanın hiçbir yerinde kendini güvende hissedemeyecek ve gönül rahatlığıyla sokağa çıkamayacaktır" sözlerini hatırlatan Wagenknecht, "Bu terör çağrısıdır. Bu sözleri sarf eden teröristtir. Başka izahı yoktur”, dedi. Erdoğan'ın ‘terör babası' olduğunu da söyleyen Sol Parti Meclis Grup Başkanı, Türkiye ile AB arasındaki üyelik görüşmelerine derhal son verilmesini talep etti.
