Erişilebilirlik

Avrupa Parlamentosu Türkiye Raporunu Tartışacak - 2004-11-15


Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu Türkiye raporunu ikinci kez ele almaya başlıyor. Yazım tarzı, tonu ve içeriğiyle Ankara’yı memnun etmeyen rapor, aslında hiç kimseyi memnun etmemiş gibi gözüküyor. Hollandalı Hıristiyan Demokrat parlamenter Camiel Eurlings tarafından hazırlanan rapora verilen 550’yi aşkın değişiklik önergesi bu memnuniyetsizliğin en önemli göstergesi.

Eurlings tarafından hazırlanan rapora daha başından itibaren Sosyalistler, Yeşiller ve Liberaller tepki göstermişlerdi. Ekim ayı sonunda yapılan ilk oturumda özellikle Sosyalist grup üyeleri bu raporu önergeye boğma uyarısında bulunmuşlardı. Verilen önergelerin rekor denebilecek bir sayıya ulaşarak 550’yi aşması bu uyarının gerçeğe döndüğünü ortaya koyuyor. Bu önerge sayısıyla Eurlings raporu yine geçtiğimiz yıllarda Türkiye raporunu hazırlayan Hollandalı Hıristiyan Demokrat parlamenter Arie Oostlander’in belgesinin rekorunu da kırmış oldu. Oostlander’in raporuna verilen önerge sayısı 344’te kalmıştı.

Verilen önergelerin çoğunun altında Sosyalist gruba üye parlamenterlerin imzası yer alıyor. Rapor özellikle Avrupa Birliği Komisyonu’nun müzakerelere başlanması gerektiği yönündeki tevsiyesini görmezden gelme eğilimi nedeniyle eleştiriliyor.

Raporda Türkiye’ye yönelik olarak gündeme getirilen istekleri de hatırlamakta fayda var. Rapor Kıbrıs’tan asker çekilmesini, Ermenistan sınırının ve Heybeliada Ruhban Okulu’nun açılmasını, yeni bir anayasa hazırlanmasını ve Aleviler’in Müslüman azınlık olarak sayılmasını istiyor. Belge, müzakerelerin ucunun açık olduğunu ve müzakerelerin sonucunda üyeliğin garanti olmadığını vurgulayan bir niteliğe de sahip.

Rapor için bugün yapılacak toplantıda büyük bir ilerleme kaydedilmesi beklenmiyor. Eurlings raporu normalde bugün Avrupa Parlamentosu Dışişleri Komisyonu’nda son kez ele alınacaktı. Ancak önergelerin sayısının son derece yüksek olması bunu imkansız kılıyor. Bu nedenle raporun bir kez daha bu kurum tarafından ele alınması bekleniyor. Nihai oylama için ise 2 Aralık’ta Brüksel’de gerçekleştirilecek olan Avrupa Parlamentosu Genel Kurul Oturumu öngörülüyor.

Bu raporun Ankara açısından hukuki anlamda herhangi bir bağlayıcılığı yok. Ancak 17 Aralık’a giden süreçte Ankara en ufak bir pürüzle bile karşılaşmak istemiyor. Bu nedenle de Avrupa’nın vicdanı olarak adlandırılan Avrupa Parlamentosu’nun görüşün ötesine geçmeyen bir niteliğe sahip olan bu belgesinin mümkün olduğu kadar pozitif çıkmasına uğraşıyor. Bu çerçevede raportör Camiel Eurlings de Türk hükümetinin yakın markajına alınmış durumda.

Chirac: "Hepimiz Bizans'ın Çocuklarıyız"

Bu arada Fransa’da Türkiye’nin Avrupa Birliği üyeliği bir kez daha gündemdeydi. Marsilya’da gençlere hitaben bir konuşma yapan Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac, Türkiye’nin birliğe üyeliğinin olağanüstü bir fırsat olduğunu söyledi.

Chirac, Türkiye’nin Avrupalı kimliğine uzak olmadığını vurgulama amacıyla “hepimiz Bizans’ın çocuklarıyız” ifadesini kullandı. Ancak bazı siyasetçiler, Bizans tarihinin Türkiye’nin Avrupalı olduğunu göstermediğini söyleyerek, Chirac’ı tarihi yeniden yorumlamakla suçladı.

XS
SM
MD
LG