Erişilebilirlik

Yaser Arafat Öldü - 2004-11-11


Filistin Lideri Yaser Arafat Paris’te tedavi gördüğü hastahanede öldü. Arafat ağır hasta olarak götürüldüğü Paris’te beyin kanaması geçirmiş, komaya girmiş ve dün böbrek ve karaciğeri iflas etmişti.

Paris yakınındaki Fransız askeri hastane yetkilileri 75 yaşındaki Yaser Arafat’ın öldüğünü sabaha karşı açıkladı. Filistinli Bakan Saeb Erekat da Arafat'ın öldüğünü doğruladı. Filistin lideri son birkaç gündür derin komadaydı.

Filistinli liderler, Arafat için cenaze töreni yapılması yolundaki Mısır önerisini kabul ettiklerini açıkladılar. Arafat, Kahire’de düzenlenecek törenden sonra Filistinlilerin Ramallah’daki merkezine gömülecek.

İsrail Arafat’ın Kudüs’e gömülmesini reddetmiş, ancak Batı Şeria’da, Ramallah’taki karargahına gömülmesine izin vereceğini açıklamıştı.

Son üç yılı Ramallah'taki karargahında geçirmek zorunda kalan Arafat'ın sağlık durumu bozulunca İsrail hükümeti 29 Ekim günü Arafat'ın Paris'e götürülmek üzere Ramallah'dan ayrılmasına izin vermişti.

24 Ağustos 1929’da Kahire'de doğan Arafat, bütün hayatını Filistinlilerin bir vatan kurmasına adamıştı. Ancak bu hayalini tam olarak gerçekleştiremedi.

İsrailliler onu önce bir terörist olmakla suçladı daha sonra kendisiyle barış görüşmelerinde bulundu. Arap liderler onu bazen bir devlet adamı, bazen de bir hain olarak gördü. Filistinliler ise onu baba gibi görerek bir vatan sahibi olma çabasının lideri kabul etti.

Yaser Arafat, 1993 yılında Gazze Şeridi ile Batı Şeria’da bir Filistin yönetimi kurulması yönündeki anlaşmaya imza attığında bağımsızlık rüyasının gerçekleşmesi doğrultusunda büyük bir adım atmış oluyor ve Gazze’ye zafer kazanmış bir lider olarak dönüyordu.

Ertesi yıl bu başarısından dolayı İsrail başbakanı İzak Rabin ve dışişleri bakanı Şimon Peres ile birlikte Nobel barış ödülünü aldı. Filistin lideri Norveç’in başkenti Oslo’daki ödül töreninde duygularını bir çevirmen aracılığıyla şöyle dile getiriyordu:

"Barış sayesinde kimliğimizi bütün dünyaya gösterebileceğiz... Gerçek kimliğimizi...”

Yaser Arafat iki yıl sonra Filistin yönetiminin seçimle işbaşına gelen ilk başkanı olduğunda bağımsız bir Filistin devletini yönetme rüyasına da çok yaklaşmıştı. Filistin lideri, kendisi olsun ya da olmasın bir Filistin devletinin kurulacağı yönündeki inancını her zaman korudu.

Arafat yaşamının son döneminde, gençlik yıllarına kıyasla çok farklı bir kişilik kazanmıştı. İsrail’e karşı ilk mücadele tecrübesi 1948 savaşında babası ve ağabeyi için silah kaçırmaktı.

Yaser Arafat bir Filistin kurtuluş hareketi düşüncesini ilk kez 1950’lerde Kahire’de bir öğrenciyken dile getirdi.

Daha sonra Kuveyt’te yaşarken Filistin Kurtuluş Örgütü’nün çekirdeği olan Fetih hareketini kurdu. 1968’den ölümüne kadar FKÖ’nün liderliğini yaptı.

Arafat ilk yıllarında acımasız bir terörist olarak ün kazandı. 1988’de diplomasiye yönelmeye başladı. Ve bu dönemde Birleşmiş Milletler’de FKÖ’nün İsrail’i egemen bir devlet olarak tanıyacağını söyledi.

Arafat’ın bu değişimi kendini en açık biçimde Oslo barış anlaşmalarına giden yolu açan gizli görüşmeleri onaylaması ve desteklemesinde gösterdi. 1993’te onlarca yıldır süren çatışmaları sona erdireceği beklentisiyle Beyaz Saray’da İsrail başbakanı İzak Rabin’le birlikte geçici anlaşmaya imza attı.

Ancak aradan yedi yıl geçtikten sonra Filistinlilerin ve İsraillilerin barış umudu, yerini bitmek bilmeyen bir şiddet döngüsüne bıraktı. Barış sürecini canlandırma çabaları sonuç vermedi.

Bu dönemde İsrail, Arafat’ı şiddeti önlememekle suçladı ve Batı Şeria’daki karargahından dışarı çıkmasını engelledi. Ancak bu tavır Filistinliler arasında, Arafat’ın baskıcı yönetim biçimine yönelik şikayetlere rağmen, popülaritesinin daha da artmasından başka bir işe yaramadı. Filistinliler Arafat’ı daima devletleşme çabalarının babası olarak gördü.

Yaser Arafat siyah-beyaz kefiyesi ve kirli görünümlü sakalıyla kendi halkının davasına destek bulmak için bütün dünyayı dolaştı. Suikast girişimlerinden ve düşen bir uçaktan sağ çıkmayı başardı, siyasi ve askeri bir çok yenilgiye rağmen yeniden ayağa kalkmasını bildi.

62 yaşındayken, genç Hristiyan sekreteri Süha ile evlenme kararıyla bir çok kişiyi şaşırttı.

Arafat çiftinin 1995 yılında bir kızları oldu. Arafat daha önce, Filistin davasıyla evli olduğunu söyleyerek evlilik düşüncesine karşı çıkıyordu.

XS
SM
MD
LG