Avrupa Komisyonunun genişlemeden sorumlu üyesi Gunther Verheugen’ın Türkiye ziyareti New York Times’ta Susan Sachs imzalı bir yorumla değerlendiriliyor. Verheugen’ın Türkiye’nin reform çabalarını övgüyle karşıladığını ancak reformların uygulanması konusunda uyarılarda bulunduğunu belirten Sachs, bu ziyaretin ilerleme raporu öncesi yapılan son ziyaret olduğuna dikkat çekiyor:
'Hükümetin çabalarını takdirle karşılayan Verheugen, Kürtlere daha fazla kültürel hak, gayrı Müslimlere daha fazla koruma ve herkes için de daha fazla hak ve özgürlük çağrısında bulundu. Ancak Türkiye’nin yıllardır süren adaylık konumundan geçici üye konumuna gelmesi için bir öneride bulunup bulunmayacağını belirtmedi. Erdoğan hükümeti siyasi geleceğini 2004 Aralık ayında müzakerelere başlama tarihi almaya bağlamış durumda. Verheugen bu konuda ihtiyatlı davransa da yetkililer müzakere tarihi alacaklarından emin olduklarını söylemeyi sürdürüyor.'
Christian Science Monitor ise Beslan’daki okul baskının Müslümanlar arasında yol açtığı tepkiye dikkat çekiyor. El Kaide’nin bir milyar Müslüman’ı Batıya karşı kendi liderliğinde birleştirememesini örgüt açısından büyük bir başarısızlık olarak tanımlayan gazete, asıl mücadelenin İslamiyet içinde yaşandığı görüşünde:
'Bu teolojik mücadele, rejimin, hoşgörüsüzlüğü öğreten kökten dinci İslam anlayışının desteklendiği Suudi Arabistan’da yoğunlaşıyor. Kendi geleceğinden korkan kraliyet rejimi, yavaş yavaş şiddet öğretisinin dozunu azaltmaya yönelik resmi girişimlere başlıyor. Ancak Ortadoğu’nun diğer bölgelerinde camilerde ve medyada aşırı İslam’ı reddeden sesler daha yüksek çıkıyor. Bu seslere ısrarla destek vermek çok önemli.'
New York Post gazetesi Endonezya’nın başkenti Jakarta’da Avustralya büyükelçiliği önündeki bombalı saldırıyı mercek altına alıyor. Teröristlerin İspanya’da seçim öncesinde düzenledikleri saldırıyla Madrit hükümetini Irak’tan çekilmeye zorladığını hatırlatan gazete, Jakarta’daki saldırının da Avustralya ve Endonezya’daki seçimler öncesinde gerçekleştirilmiş olmasına dikkat çekiyor:
'Teröre karşı savaşta kararlılık belirleyici olacak. Madrit’te Mart ayındaki bombalı saldırılardan sonra böyle bir cesaret gösterilmedi. O zaman teröristler kazandı. Ancak bu kez kazanamayacaklar. Çünkü başkan Bush gibi, Avustralya başbakanı da uygar dünyanın teröre karşı zayıflık gösterdiğinde bunun sonucunun daha fazla terör olacağını biliyor.'
Irak ve Afganistan’daki tutuklulara yönelik kötü muamele ile ilgili soruşturmanın gidişatı Amerikan basınında öne çıkan bir başka konu. Washington Post, Kongre’nin dünkü oturumunda, Merkezi Haberalma Teşkilatı CIA’in Kızılhaç’a bildirmediği başka tutuklular da olduğunun ortaya çıkmasından hareketle Bush yönetimine ve Savunma Bakanı Donald Rumsfeld’e sert eleştiriler yöneltiyor:
'Bu hafta, aralarında Ortadoğu’da görev yapmış eski bir komutanın da bulunduğu sekiz emekli amiral ve general, 11 Eylül saldırılarını soruşturan komisyon gibi bağımsız bir komisyon kurulmasının en iyi çözüm olduğunu belirtti. Emekli subaylara göre böyle bir komisyon hem iddiaların doğruluğunu araştırmak hem de yasalara aykırı uygulamaların nasıl düzeltileceği konusunda öneriler getirmek için gerekli. Dünkü oturumda da görüldüğü gibi, Bush yönetimi bu görevlerin ikisinden de sınıfta kaldı.'