Erişilebilirlik

Petrol Fiyatları Neden Artıyor? - 2004-08-22


Dünya petrol piyasalarında, ham petrolün fiyatı sürekli olarak artıyor. Bu artışta oldukça karmaşık etkenler var.

2004 yılının ilk 8 ayında, ham petrol fiyatları yüzde 44 oranında artarak, daha önce görülmemiş seviyelere ulaştı. Uzmanlar, fiyatların varil başına 50 dolara kadar çıkmasının mümkün, hatta muhtemel olduğunu düşünüyor. Bu fiyatlar, dünya petrol piyasalarında, oldukça karmaşık bir alış-veriş süreci içinde, arz ve talebin kesiştiği noktada belirleniyor.

Dünyanın büyük petrol şirketleri, kendi çıkardıkları petrolü, petrol kuyusuyla benzin satış istasyonları arasındaki süreçte tamamıyla kontrol etmiyor. Bu nedenle, şirketler için, kendi petrollerini satabilecekleri ve gerektiğinde petrol alabilecekleri yerler gerekiyor. Bu alışveriş işlemlerinin yapıldığı en önemli iki yer, New York Emtia Borsası (New York Mercantile Exchange) ve Londra’daki Uluslararası Petrol Borsası. Petrol ticareti yapanlar, New York ve Londra’daki piyasalarda, alıp hemen kullanacakları petrolü, “spot piyasadan,” ileri bir tarihte kendilerine teslim edilecek petrolü de “vadeli piyasalardan” satın alabiliyorlar. Vadeli piyasadan petrol alan, ileri bir tarihte teslim edilecek petrol için o andaki fiyatı odüyor ve teslim tarihine kadar olabilecek fiyat değişikliğinden etkilenmemiş oluyor.

New Jersey’deki (OPIS) Petrol Fiyatları Bilgi Servisi’nde çalışan Ben Brockwell, spot piyasaların önemi hakkında şöyle diyor: “Spot alımlar, dünyada piyasaya düzenli olarak petrol sürülmesini güvence altına alıyor ve piyasaların dengede kalmasına yardım ediyor.”

Petrol rafinerisi işleten bir şirket, ham petrole ihtiyaç duyuyorsa spot alım yoluyla istediği kadar petrol alması daha kolay. Öte yandan, elinde fazla ham petrol bulunan bir satıcının da bu petrolü, spot piyasada büyük miktarlarda elinden çıkarması mümkün. Vadeli emtia piyasasında ise o gün için değil, ilerideki tarihler için ihtiyaç duyulan petrolün alımı-satımı yapılıyor. FIMAT USA adlı şirketin yönetim kurulu başkan yardımcısı Steve Bellino, vadeli piyasanın da maliyetleri kontrol altında tutmayı ve petrol bulmayı güvence altına alma açısından önemli rol oynadığını söylüyor ve “Alıcılar ve satıcılar, vadeli piyasada, ilerideki ihtiyaçlarını hesaplayarak ve ileride petrol fiyatlarının ne olacağını düşünerek alım – satım yaparlar” diyor.

Petrol alıcıları, vadeli emtia satışları yoluyla hem bugün hem de gelecekte petrolün kendileri için maliyetini kontrol edebiliyor. Petrol Filyatlari Bilgi Merkezi’nden Ben Brockwell buna bir örnek veriyor:

"Southwest Havayolu şirketi, ihtiyacı olan ham petrolün fiyatını, 4 yıl öncesinden vadeli bir sözleşme yaparak, varil başına ortalama 25 dolarda kilitledi. Şimdi, bu şekilde aldığı petrolü varil başına 45 dolardan satıyor – ve 20 dolar kârını, ham petrole kıyasla daha pahalı olan jet yakıtı ihtiyacını karşılamak için kullanıyor.”

Petrol sanayii uzmanı Phillip Verleger, vadeli piyasalarda fiyatlar artınca, spot piyasada petrol satanların, ellerindeki petrolün değer kazandığına inandığını söylüyor ve bunun önemini şöyle izah ediyor: “Alıcıların, ileride, örneğin, 2006 yılında teslim edilecek petrolün fiyatı konusunda kaygı duyması, bugünkü fiyatların yükselmesine sebep olabiliyor...”

Bunun yanında, dünyadaki çeşitli gelişmeler de fiyatları etkiliyor. Örneğin, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü - OPEC’in, üretim kotalarını değiştireceği şeklindeki bir haber; bir boru hattında veya rafineride meydana gelen bir patlama; yeni petrol kaynaklarının keşfedilmesi, petrol fiyatlarında etkili oluyor. Irak’taki gelişmeler, 2004 yılında petrol piyasalarında büyük rol oynadı.

Amerikan dolarının durumu, piyasaları etkileyen bir başka unsur. Dünya petrolleri, Amerikan dolarıyla satılıyor, ve bu para birimi istikrarlı oldukça fiyatlar etkilenmiyor. Ancak, son yıllarda olduğu gibi, dolar değer kaybettikçe, petrolün değerini muhafaza etmek isteyen üreticiler, petrolün fiyatını arttırıyor.

Petrol piyasalarında faaliyet gösterenler ise sadece üreticiler ve alıcılarla sınırlı değil... Bu da piyasaları biraz daha karmaşık hale getiriyor. New York ve Londra’daki borsalarda spekülatörler ve fon yöneticileri, kâr amaçlı petrol alışverişi yapıyor. Amerikan Petrol Enstitüsünde ekonomist olan John Felmy, bu tür alım satımların da fiyatlar açısından oldukça etkili olduğunu söylüyor ve şöyle devam ediyor: “Piyasada bu şekilde hareket edenler oldukça fazla. Piyasaya girmek için yeterli kaynakları var, ve petrol fiyatlarında önemli iniş ve çıkışlara sebep olabiliyorlar.”

Uzmanlar, yapılan vadeli satış sözleşmelerinin sadece yüzde ikisinin petrolün el değiştirmesiyle sonuçlandığını söylüyor. Vadeli sözleşmelerin büyük çoğunluğunu, petrolün, altın ya da buğday piyasalarında olduğu gibi kağıt üzerinde spekülatif olarak el değiştirmesiyle sonuçlanıyor.

Son bir buçuk yıldır petrol fiyatları sürekli artış göstermekle birlikte, tarihte fiyatların sürekli olarak düştüğü dönemler de yaşandı. 1991 yılındaki Körfez Savaşından sonra durum böyleydi. Petrol ticareti yapan FIMAT şirketi yöneticisi Peter Bellino, fiyatların şu anki seyrini değiştirebilecek basit bir ekonomi kuralından sözediyor:

“Yüksek fiyatları durdurmanın bir yolu da yüksek fiyatlardır. Fiyatlar sürekli olarak artarsa bir süre sonra dünya ekonomisinin duraksamasına yol açar. Bunun üzerine spekülatörler talebin düştüğünün farkına varır, fiyatların yüksek seviyelerde kalamayacağını anlar ve piyasayı terk ederler. O zaman satış süreci başlar, ve fiyatlar düşer. Burada tek soru, fiyatların hangi düzeye çıktığı zaman bunların gerçekleşeceğidir.”

Petrolün bugünkü ve yarınki fiyatlarının belirlenmesinde birçok unsur etkili oluyor. Ancak, petrol fiyatları esas olarak, ekonominin basit arz ve talep kurallarına endeksli. Artan fiyatlar üreticilerin zenginleşmesine yardım edip alıcıların zararına olsa bile, ekonomik durgunluk ve petrol ticaretinin düşmesi, herkesin zararına olabilir. Bu nedenle uzmanlar petrol piyasalarında çok hassas dengelerin sözkonusu olduğunu hatırlatıyor.

XS
SM
MD
LG