Erişilebilirlik

Avrupa Mahkemesi'nde Türkiye Haklı Bulundu - 2004-06-29


Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi, türban davasında Türkiye’yi haklı buldu. Leylâ Şahin ve Zeynep Tekin adlı iki üniversite öğrencisi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin din ve inanç özgürlükleri ile ilgili 9. maddesini ihlâl ettiği gerekçesiyle Türkiye aleyhine dava açmıştı. Strasbourg yargısının içtihat niteliğindeki kararı, öğrencilerin Türkiye’deki yasalara uymak zorunda oldukları gerekçesine dayandırıldı.

Divanın kararının Türkiye lehine çıkacağı aylar öncesinden belliydi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül’ün eşi de aynı şikâyet gerekçesiyle dava açmış, daha sonra da eşini güç durumda bırakmak istemediğini ileri sürerek, tam karar aşamasında şikâyetinden vazgeçmişti. Oysa daha önceleri, Dışişleri Bakanı Gül, bu davanın eşini ilgilendirdiğini ve müdahale etme niyetinde olmadığını açıklamıştı.

Strasbourg yargısına göre laiklik ve eşitlik ilkeleri üzerine bina edilen Türkiye Cumhuriyeti yasa ve mevzuatı, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin din ve inanç özgürlüklerini ihlâl etmiyor. Mahkeme olayın dinî boyutuna yorum getirmiyor. İslâm dinine göre başını örtmek ibadetin gereği midir, bir simge midir? sorusuna yanıt vermiyor. Sadece meselenin hukukî boyutunu dikkate alarak kararını veriyor.

İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi öğrencisi Leylâ Şahin ile Ege Üniversitesi Hemşirelik Yüksek Okulu öğrencisi Zeynep Tekin türbanla derslere girmek istediklerinden disiplin cezasına çarptırılmışlardı. Zeynep Tekin de Dışişleri Bakanı’nın eşi gibi karar aşaması yaklaşırken, davadan vazgeçtiğini bildirmişti.

Aralarında Türk yargıç Rıza Türmen’in de bulunduğu 7 yargıç karar gerekçesinde Türkiye’de laik rejimi tehdit eden akımlar bulunduğuna ve bu akımlara bağlı çevrelerin, bazı dinî sembolleri bayrak olarak kullandıklarına da dikkat çektiler.

Karar arifesinde, New York merkezli İnsan Hakları İzleme Komitesi (Human Rights Watch) ise yayımladığı bir raporda Türkiye’de, türban yasağı nedeniyle binlerce kız öğrencinin üniversitelerden dışlandıklarını öne sürmüş ve uygulamayı temel hak ve özgürlüklerin ihlâli olarak nitelendirmişti. Genç kızların, başörtüsü ve kıyafetlerinden dolayı öğretimden dışlanması, İzleme Komitesi tarafından din ve vicdan özgürlüğü ile mahremiyeti ihlâl eden ayrımcı bir uygulama olarak tanımlanmıştı.

XS
SM
MD
LG