Erişilebilirlik

1 Mart 2004 - 2004-03-01


Amerika’nın Haiti’ye asker göndermesi, Irak’ta geçici yönetim konseyinin anayasa konusunda uzlaşmaya varması ve Oscar ödülleri haftanın ilk gününde Amerikan gazetelerinin öne çıkardığı belli başlı konular arasında yer alıyor. Başkan Bush’un Haiti’ye asker gönderme kararında geciktiğini savunan New York Times, “daha önce bir müdahale gerçekleşseydi anayasal çerçevede bir uzlaşma sağlanabilirdi” diyor:

"Aristide demokrasiyi geliştirme vaadinde bulunmasına rağmen bu sözünü tutmadı. Ancak disiplinsiz birlikleri önce bir dizi kenti ele geçiren ve daha sonra da başkent Port au Prince’i kuşatan eski ölüm çetelerinin reisleri ve asker kökenli caniler de hiçbir zaman demokrasiyi kabul etmemiş kişiler ve şimdi de Haiti’nin demokratik geleceğini tehdit ediyorlar. Uluslar arası barış gücünün önündeki en acil görev bir yandan bu kentleri isyancılardan geri almak bir yandan da başkentte silaha sarılan Aristide yanlısı grupları silahsızlandırmak."

Washington Times ise, Demokrat Parti’nin en güçlü aday adayı senatör John Kerry’nin İran rejimine yönelik tavrını eleştiriyor. Gazete, Kerry’nin İran konusunda Başkan Bush’a yönelttiği suçlamalara da karşı çıkıyor ve Tahran-Washington ilişkilerindeki gerginliğe İran yönetiminin neden olduğu görüşüne yer veriyor:

"Yaklaşık 25 yıl önce Jimmy Carter’ın başkanlığı dönemindeki İran devriminden bu yana, Tahran Amerika’nın düşmanı oldu. İran, Hizbullah, Hamas, İslami Cihad ve hatta El Kaide gibi örgütlere mali kaynak, silah, eğitim ve sığınma olanakları sağlayarak terörün en büyük destekçilerinden biri haline geldi. Ancak Kerry, sorunun İran’ın baskı ve şiddet yanlısı yöneticilerinde değil de Başkan Bush’un onlara yönelik tavrında olduğuna inanmış görünüyor. İki ülke arasındaki ilişkileri tahrip eden Başkan Bush değil, İran rejiminin kötü niyetli politikalarıdır."

Washington Post gazetesinde ise bu yıl Ukrayna’da yapılacak olan devlet başkanlığı seçimiyle ilgili bir değerlendirme dikkat çekiyor. Devlet başkanı Leonid Kuchma’ya karşı aday olan eski başbakan Viktor Yuschenko’nun seçimin favorisi olduğunu savunan Washington Post, Kuchma’nın iktidarı kaybetmemek için Yuschenko ve taraftarlarına yoğun bir baskı uyguladığını iddia ediyor. Gazete, seçimden çıkacak sonucun Ukrayna’nın geleceğini de önemli ölçüde belirleyeceğini vurguluyor:

"Rusya ile Avrupa birliği arasındaki 50 milyon nüfuslu Ukrayna tam bir dönüm noktasında ve hem Bush yönetiminden hem de Avrupalı müttefiklerinden şimdiye kadar gördüğü ilginin çok daha fazlasını hak ediyor. Eğer sonbaharda yapılacak seçimler serbest ve adil olursa, Ukrayna’nın hala etkilere açık olan bağımsızlığını ve Batı’yla olan işbirliğini güçlendirmesini sağlayacağına kesin gözüyle bakılıyor. Ancak seçimlere hile karıştırılırsa ülkenin Rusya’ya kapılma süreci daha da hızlanacak."

Christian Science Monitor, Avrupa Parlamentosu seçimleri öncesinde Yeşillerin Avrupa çapında tek bir parti altında toplanmasının muhtemel etkilerini değerlendiren bir yoruma yer veriyor. 625 koltuklu Avrupa Parlamentosu’nda Yeşillerin halen 38 üye ile temsil edildiğini hatırlatan gazete, yapılacak seçimlerde daha büyük bir başarının beklenmediğini belirtiyor:

"Avrupa birliği’nin bu alanda yeni oluşturduğu fonlardan yararlanmak için Avrupalı sosyalistler, muhafazakarlar ve liberallerin de bir araya gelmesine rağmen, uzmanlar, kendi seçmenlerini ilgilendiren konuların sınırlar ötesi niteliğinden dolayı bu tür bir birleşmeye en uygun siyasi akımın Yeşiller olduğunu belirtiyor. Ancak Avrupa’daki Yeşil partiler de, ulusal hükümetlerin kendi iktidarlarının ne kadarını Avrupa Birliği organlarına devretmesi gerektiği konusunda bir bölünme yaşıyor. İktidarın dikeni olmaktansa ilkelerine bağlı kalmayı tercih eden tabandaki bir çok üye de, hükümette yer alıp almama konusunda tereddütlü bir görüntü çiziyor."

XS
SM
MD
LG