Başkan Bush’un eşcinsel evliliklerini yasaklayan anayasa değişikliğinden yana olduğunu açıklaması, bugünkü Amerikan gazetelerinin birinci haberi. New York Times, Bush’un bu tutumunu, bir grup vatandaşın dışlanması girişimi olarak eleştirirken Washington Post, Bush’un seçim öncesinde muhafazakar tabanı tatmin etmeyi amaçladığı yorumunda bulunuyor. Washington Post’a göre, Bush bu tavrıyla, gerekirse kültür savaşlarını da başlatmaya hazır olduğunu gösteriyor:
"Bush’un muhafazakar tabanında bütçe açıkları, kamu harcamaları ve göç yasasında yapılması planlanan liberal değişiklikler nedeniyle ciddi bir rahatsızlık yaşanıyor. Ekonomi ve Irak savaşı konusunda savunmada olan Bush, ayrıca alışılmadık biçimde bütünleşmiş bir Demokrat Parti’yle karşı karşıya. Bu nedenle, Massachusetts ve San Francisco’da eşcinsel evlilikleri konusu gündeme gelince, Bush Kasım ayındaki seçimde ihtiyaç duyduğu ortadaki bazı seçmenleri kaybetmek anlamına gelse bile, toplumsal muhafazakarların çığlıklarına cevap verme ihtiyacı hissetti."
Financial Times ise, Türkiye’nin Avrupa Birliği’nden üyelik müzakerelerine başlanması için bir tarih almasını Avrupa Komisyonu’nun da desteklemeye başladığını duyuruyor. Gazete, bir Alman diplomatın, Almanya başbakanı Gerhard Schroeder’in Ankara temaslarını Alman kamuoyunu Türkiye’nin üyeliğine hazırlama çabası olarak yorumladığını da yazıyor:
"Diplomatik kaynaklara göre Avrupa Komisyonu Türkiye’nin üyelik müzakerelerine başlamasını desteklemeye başlıyor. Türkiye lehine yaşanan bu değişim Komisyon’un Birleşmiş Milletler gözetiminde başlayan Kıbrıs görüşmelerinin 1 Mayıs’a kadar çözülebileceği yönündeki iyimserliğini yansıtıyor. Bu değişim aynı zamanda Ankara’nın reformlar konusundaki kararlılığına ve Avrupa Birliği’ne girmek için gösterdiği ısrarlı çabalara yönelik giderek artan bir güvenin de işareti. Bir Avrupa Birliği yetkilisi bu durumu “B planı yok, üyelik müzakerelerine başlamaktan kaçınmak imkansız görünüyor” sözleriyle yorumluyor."
New York Times Ortadoğu’da Amerikan karşıtlığının kökenlerini ele alan bir yoruma yer veriyor. Gazete, Amerika’nın Saddam Hüseyin’in Birleşmiş Milletler kararlarını ihlal ettiği gerekçesiyle Irak’ı işgal etmesine rağmen yine Birleşmiş milletler kararlarını ihlal eden İsrail’i desteklemesinin çifte standart uygulaması olarak algılandığını hatırlatıyor. Ancak New York Times, Arapların da aynı derecede ikiyüzlü davrandığı suçlamasında bulunarak Türkiye’deki Kürtlerin durumunu bu konuda verdiği örnekler arasında sıralıyor. Christian Science Monitor ise İran’da Cuma günü yapılan seçimlerin ardından reformcuların güç ve moral kaybettiğini vurgulayarak, mollaların diktatörlüğünün daha da güçlendiğini belirtiyor. Gazete İran’da artık ülke içindeki muhalefetin bir değişim sağlamasının zor olduğunu kaydederek Irak’ta yaşanacak gelişmelerin İran’da da değişimin önünü açabileceği görüşüne yer veriyor:
"İran’ın iç politikası baskı altında bir durgunluk dönemine girebilir, dış politikası da tecrit altında hareketsiz kalabilir. Ancak Irak’ta yaşananlar İran için bir katalizör görevi görebilir. Eğer Irak demokratik bir yönetim altında güçlü bir ekonomiye sahip olabilir ve bir dini devlet haline gelebilirse dalga etkisi kendini İran’da da gösterebilir. Bu arada Amerika İran’ın nükleer güç olma isteğine karşı sert tavrını sürdürmeli, İran’da demokrasiyi savunanlara moral destek vermeye devam etmeli ve olayların gelişimini beklemelidir."