Erişilebilirlik

15 Aralık 2003 - 2003-12-15


15 Aralık tarihli Amerikan gazetelerinin hepsinde Saddam Hüseyin’in yakalanması bir numaralı haber. Irak’ın devrik liderinin yakalanması, Amerika önderliğindeki koalisyon güçleri ve Bush yönetimi açısından büyük bir başarı olarak değerlendiriliyor, ancak Irak’taki çatışmaların bitmeyeceği uyarısı yapılıyor. Washington Post, “sonun başlangıcı” başlıklı yorumunda, Saddam Hüseyin’in yakalanmasının ülkenin farklı grupları üzerindeki muhtemel etkisini değerlendiriyor:

"Dünkü bomba yüklü araç saldırısının da gösterdiği gibi, Saddam Hüseyin’in yakalanması doğduğu bölgede Amerikan güçlerine karşı yürütülen isyanın sona ermesi anlamına gelmeyecek. Amerika tarafından atanan geçici yönetime karşı savaşanların çoğu, bu direnişi Saddam Hüseyin’e duydukları bağlılığın ötesindeki nedenlerden dolayı sürdürecek. Hatta eski diktatörün yeniden iktidara gelme riski ortadan kalktığı için, Şiiler başta olmak üzere işgale karşı çıkan bazı grupların, Amerikan güçlerine karşı saldırılarda bulunması ihtimal dahilinde. Ancak diktatörün geri döneceği korkusundan kurtulan çok daha fazla sayıda Iraklı, artık yeni kurulan düzen içinde kendi konumlarını bir kez daha gözden geçirip yeniden inşa çalışmalarına katılabilir."

New York Times ise, Amerika’nın en büyük askeri hedefine ulaştığını yazıyor. Saddam Hüseyin’in açık ve adil bir biçimde yargılanması gerektiğini vurgulayan gazete, Irak’ın yeniden inşasında uluslar arası desteğin öneminin azalmadığını da vurguluyor:

"Saddam Hüseyin’in yakalanması, Irak’ta istikrarlı ve demokratik bir yönetimin en iyi nasıl kurulabileceği sorusunun önemini ortadan kaldırmıyor. Bu, aynı zamanda Washington’un, işgali uluslar arası bir niteliğe büründürme ihtiyacını ve yeniden inşa çalışmalarını Birleşmiş Milletler denetimine devretme gerekliliğini ortadan kaldırmıyor. Başarının nihai ölçütü, Irak’ın zorla değil gönüllü birliğini sağlamaktan ve kaynaklarının silaha değil kalkınmaya harcanmasından geçiyor. Ve ancak bu sağlanırsa, Iraklılar Saddam Hüseyin’in karanlık gölgesinden kurtulmuş olacak."

Washington Times’da ise, Irak’ta açılacak 18 milyar dolarlık ihalelerle ilgili değerlendirme dikkati çekiyor. Gazete, Bush yönetiminin Alman ve Fransız firmalarını ihalelerden dışlayan kararına destek veriyor ve Amerika’nın koalisyona katılan ülkeleri ödüllendirme hakkına sahip olduğu görüşünü savunuyor:

"Sorunun temeli tabii ki para değil. Aslında işin temeline, Amerika’nın tehlikelerin giderek arttığı bir dünyada, kendi çıkarlarını ve vatandaşlarını korumak için Birleşmiş Milletler onayı olsun ya da olmasın güç kullanma hakkı bulunup bulunmadığıyla ilgili. Fransa ve Almanya, bu hakkı inkar ederek kullanılmasını engellemeye çalıştı. Şimdi Amerika, ihtiyaç duyduğu bir zamanda yanına olan ülkeleri ödüllendirmeyi amaçlıyor. Bu, sadece iyi bir diplomasi veya iyi niyet meselesi değil aslında kendine saygı meselesidir."

Christian Science Monitor ise İsrail-Filistin sorununa barış arayışlarını değerlendiriyor. Gazete, İsrail’in Filistinlilere karşı silah üstünlüğüne rağmen, nüfus savaşını kaybetmek üzere olduğunu belirtiyor ve bu demografik gelişmenin İsrail’deki şahinleri bile toprak konusunda bazı tavizlere zorladığı yorumunda bulunuyor:

"İsrailliler uzun süredir yaşadıkları bir paradoksu düşünüyor. Eğer, Yahudilerin bütün “İsrail ülkesini” yönetmesi gerektiği düşüncesinden hareketle Filistin toprakları üzerinde denetimi sürdürürlerse, Filistinlileri ne yapacakları sorusuna bir cevap bulmak zorundalar. İsrail’deki sertlik yanlıları Filistinlilerin sürülmesinden ya da “transfer” edilmesinden bahsediyor, ancak bu seçeneğin uluslar arası toplumdan tepki göreceği açık. Bir diğer seçenek ise Filistinli vatandaşların siyasi haklardan mahrum edilmesi, ancak bu ayrımcı yaklaşım da dünya kamuoyundan tepki görecek. Üçüncü seçenek ise Filistinlilerin İsrail vatandaşı yapılması. Ancak buradaki sorun da Filistinlilerin sayısının çok fazla olması."

XS
SM
MD
LG