Erişilebilirlik

10 Eylül 2003 - 2003-09-11


10 Eylül tarihli Amerikan gazetelerinden yaptığımız derlemeye New York Times gazetesi köşe yazarı William Safire’in, Başbakan Tayyip Erdoğan’la İtalya’da yaptığı bir söyleşiye yer veriyoruz. Safire, yazısında, Irak’ta Arap olmayan unsurların, yada kendi deyimiyle ‘Iraklı Kürtlerin ve Türk yatırımcıların’ bu ülkedeki önemine değiniyor:

"Erdoğan, Irak savaşı sırasındaki tutumundan dolayı Türkiye’yi eleştiren Amerikan medyasını kınamıştı. Erdoğan’a bunun sebebini sordum. Bana, Türkiye’nin hava sahasını Amerikan uçaklarına açtığını ve tıbbi müdahaleler için üslerini Amerikan ordusunun hizmetine sunduğunu söyledi. Aynı zamanda Erdoğan, Amerikan basınının Türkiye’nin yaptığı insani yardımları görmezden geldiğini ve Türklerin de bu durumdan incindiğini kaydetti. Ona Irak’a asker yollamaya hazır olup olmadıklarını sordum. O da bana Türkiye’nin bölgeye doktor yollayacağını söyledi. Aynı zamanda, Amerika’nın Irak’taki etnik meseleleri, Türkler kadar iyi kavrayamadığını belirtti. Erdoğan’ın, Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari’nin Türk askeri hakkındaki yorumlarından rahatsız olduğu belliydi. Bununla birlikte, Türklerin alınganlığı giderilebilir. Hoşyar’a tavsiyem; Ankara’ya gidip oradaki Türk meslektaşlarıyla görüşmesi ve Irak’ın güneyinde Türk askerlerini görmekten, memnun olacağını söylemesi. Kürtlerin, şüpheci Türklere ‘Irak milliyetçisi’ olduklarını göstermek için, Zebari’nin bazı ekonomistleri yanına alıp, Türkler’i Irak’ta yatırım yapmaya teşvik etmesi gerekiyor."

11 Eylül olaylarının yıldönümüne bir gün kala, konuyla ilgili haber ve yorumlar Amerikan gazetelerinde oldukça geniş yer buluyor. Christian Science Monitor gazetesinde çıkan John Hughes imzalı köşe yazısı, terörizme karşı savaşta uluslararası işbirliğinin önemini vurguluyor ve Başkan Bush’un geçtiğimiz günkü çağrısına destek veriyor:

"Başkan Bush’u, Irak konusunda uluslararası toplumdan yardım istemeye iten nedeni tam olarak bilemeyiz. Ancak bu çağrı, siyasi bir gereksinimden kaynaklanıyorsa, mantıklı bir açıklaması vardır. Savaş Saddam Hüseyin’in devrilmesi bakımından iyi sonuç verdi, ancak Irak’ın yeniden yapılandırılması açısından, beklenilen olmadı. Masraflar ve insan kayıpları, Washington’un altından kalkabileceğinden daha fazla. Bundan dolayı Bush, Amerika’nın müttefiklerinin yardımını istedi. Irak’ta demokrasinin kurulması, geri kalmış diğer Arap ülkelerini, son derece olumlu etkileyebilir. Ortalığın terörist kaynadığı bir dönemde istikrarlı bir Ortadoğu, Amerika’nın kendini daha güvende hissetmesine yarayabilir. Bundan dolayı Başkan Bush, Irak konusunda Amerikalılardan daha fazla sabır ve fedakarlık göstermelerini istedi."

İsrail’de girişilen intihar saldırıları, yorumlara konu olmaya devam ediyor. United Press International haber ajansının dış haberler muhabiri Claude Salhani, Washington Times gazetesinde çıkan yorumunda, barış süreci görüşmelerinin tıkanmasında faturanın, Yaser Arafat’a çıkarılacağı görüşünde:

"Mahmud Abbas’ın başbakanlık görevinden istifa etmesinin ardından, Yaser Arafat büyük bir hızla yerine Ahmed Kurey’i önerdi. Kurey, Abbas gibi ılımlı bir politikacı. Ancak Arafat’a yakınlığı, barış sürecinde kilit rol oynayacağı izlenimini vermiyor. Birçok gözlemci, İsrail’in bu durumdan yararlanarak, Arafat’ı bir başka Arap ülkesine sürgüne gönderebileceğini düşünüyor. Sonuçta, Arafat’ı 1982 yılında, Lübnan’dan Tunus’a sürgüne yollayan kişi de, o dönemin İsrail savunma bakanı Ariel Şaron’du. İsrail’in şimdiki Savunma Bakanı Şaul Mofaz’ın gelecek hafta Washington’a yapacağı ziyarette, Bush Yönetimi’ne bu öneriyi getirmesi bekleniyor. Dışişleri Bakanı Colin Powell’ın başını çektiği ılımlı kanatsa, sürgün düşüncesinin, barış ümitlerini suya düşüreceği görüşünü savunuyor."

XS
SM
MD
LG