Özellikle son haftalarda, Arap dünyasında yayınlanan hükümet destekli gazetelerin üslubunda küçük ama dikkati çeker nitelikte bir değişim var. Gazeteler ABD karşıtı yaklaşımlarını giderek azaltıyorlar.
Siyasi uzmanlar, İsrail-Filistin barışı için yeni bir umudun doğmuş olmasını ve her ülkenin kendi çıkarlarını yeniden değerlendirmesinin bunda etkili olduğunu vurguluyor.
Amerika’nın Sesi Kahire muhabiri Greg LaMotte’un haberi şöyle:
Arap Gazetelerinin ana haberlerinde iki önemli konu dikkati çekiyor. Bunlardan biri İsrail Filistin çatışması, diğeri de Irak’ın Amerikan işgali altında bulunuşu. Gözlemcilerin, son haftalarda ilgisini uyandıran konu ise Hükümet destekli çıkan gazetelerdeki Amerikan karşıtlığı dozunun giderek azalması.
Bu duruma en iyi örneklerden birini, Mısır’ın önde gelen gazetelerinden el Ahram’da bulmak mümkün. Gazete, İsrail Filistin barışı için Amerika’nın desteklediği yol haritası adlı barış planının işleyebileceği yorumunda bulunuyor.
Kahire Üniversitesi Siyaset Bilimi Bölüm Başkanı Hasan Nafae, ihtiyatlı bir iyimserlik içerisinde olunması gerektiğini söylüyor. Nafae, şöyle diyor:
"Yol haritası adlı barış planı işlemeye başladı. Bazı güçlüklerle karşılaşıldığı bir gerçek ancak, Mısır dahil, Arap dünyası bu güçlüklerin Amerika ve Filistin Yönetimindeki yetkililerle görüşmeler yoluyla çözülebileceğine inanıyor."
Hasan Nafae, hiçbir Arap hükümetinin barış sürecini baltalayan taraf olarak görülmek istemediğini vurguluyor.
"Kimse işi bozan taraf olarak suçlanmak istemiyor. Herkes, yol haritası adlı barış planının işlemesi için yardıma hazır bir görüntü içerisinde... Kimileri, Filistin-İsrail barışı için doğan umudun yanı sıra ülkelerin iç meselelerinin de Amerikan karşıtlığını azalttığını belirtiyor."
Kahire’deki Amerikan Üniversitesi’nde siyaset bilimi profesörü olan Mona Makrahm Ebeid, insanların bölgenin başka yerlerinden gelen haberleri işitmekten sıkıldığını ve iç meselelerle ilgili endişelerin çoğaldığını kaydediyor.
"Halk iç meselelerle ilgili... Bölgesel konulara karşı bir hissizlik oluşmuş ve mevcut olasılıklara bir şans tanımak isteniyor. Halk, yol haritası adlı barış planının Filistinliler lehine bir çözüm üretebileceğini düşünüyor. Bu noktada halk, gerçekten dikkatini yaşadığı yerde artan fiyatlara ve hayat pahalılığına yöneltiyor. Bana kalırsa her ailenin sorunları var. Zenginler Dolarla ilgili sorunlardan; yoksullar sübvansiyonların olmamasından yakınıyor."
Ancak Arap medyası uzmanı Said Sadek Amin, Ortadoğu’daki hükümetlerin şu zamana kadar medyayı dikkati iç sorunlardan uzak tutmak için kullandığını söylüyor.
Amin’e göre bu, bölgede demokrasinin gelişmesini engelledi. Dolayısıyla, rejim değişiklikleri de olamadı. Bu yüzden Amin, son haftalardaki medyadaki iyileşmenin pek de uzun sürmeyeceği görüşünde...
"Filistin meselesi, iç sorunlara eğilmemeğe, demokrasinin olmamasına, insan hakları ve şeffaflık konularındaki eksikliklere bahane olarak, 50 yıldan fazla bir süredir Ortadoğu hükümetleri tarafından kullanıldı. Arap dünyasında ne zaman, komşularınkine değil de asıl iç meselelere eğilinirse o zaman gerçek demokrasi ve gerçek gelişme olabilir. Kendi meselenizi çözmeden, başkalarınınkini çözemezsiniz."
Mısırlı üst düzey bir hükümet yetkilisi, son dönemde hükümet destekli yayın organlarının niye daha az eleştirel olduğuna dair iki neden bulunduğunu söylüyor. Yetkili, mevsimin yaz olduğunu ve tartışmanın bazı taraflarının tatilde bulunduğunu vurguluyor. Bir diğer neden de bölgedeki 160 bin kişilik Amerikan askeri varlığı... Arap hükümetleri, böyle bir dönemde gazeteler yoluyla eleştiri okları göndermek istemiyor.