Erişilebilirlik

Katharine Hepburn 96 Yaşında Öldü - 2003-06-30


Sinema dünyasının efsanevi yıldızı Katharine Hepburn, dün hayata gözlerini yumdu. Doğduğu Conneticut eyaletindeki evinde Pazar akşamı ölen Hepburn 96 yaşındaydı. Son yıllarda Parkinson hastalığı ve hafıza kaybı nedeniyle sağlık durumu oldukça bozulan Katharine Hepburn, 70 yıl boyunca başarıyla yürüttüğü sanat yaşamına Broadway müzikalleriyle başlamıştı.

Katharine Hepburn, 70 yıllık sanat yaşamına 4 Oscar ödülü sığdıran tek kadın yıldızdı. Hepburn, geçen yüzyılın başında, 1907’de dünyaya geldi. Kadınların seçme ve seçilme hakkı için mücadele veren annesiyle, cerrah olan babası Hepburn’un bildiği yolda ilerleyen, savunduğu fikirlerin peşinden koşabilen biri olmasına çabaladılar.

“Ben annemle babamın eseriyim. Sosyalist fikirlere sahip annem ve babam hiç korkamadan bildiklerini savundular” diyen Hepburn’un sanat yaşamında karşılaştığı zorlu dönemlerde bile geleceğe umutla bakabilmesi belki de bu mücadeleci aile geleneğinin en somut örneğiydi.

Hepburn’un sanat yaşamı Broadway müzikallerindeki küçük rollerle başladı.. Sanatçı ismini ilk kez Amazon Prensesi Antiope’u canlandırdığı “A Warrior’s Husband-Savaşçının Kocası”yla duyurdu. Hepburn, yıldız olmak isteyen erkeksi tavırlı bir kızı canlandırdığı üçüncü filmi "Morning Glory-Gün Güneşi"yle ilk Oscar ödülünü aldı.

Katharine Hepburn’un yıldızı daha sonra oynadığı filmlerde birden bire söndü. Zaten sinema severler, Hollywood’un alışılagelen yıldız imajını umursamayan, etek yerine pantolonla ve makyajsız sokağa çıkan, gazete ve dergilere poz ve söyleşi vermeyi reddeden Katherine Hepburn’e hep mesafeli kalmışlardı. Hepburn’un o dönemde oynadığı filmler gişelerde kötü sonuçlar alınca, yıldız, kısa sürede “gişe zehiri” takma adıyla anıldı. İki yıl sessiz kalmayı tercih eden Hepburn 1939 yılında "The Philadelphia Story- Philadelphia Hikayesi" adlı müzikalle Broadway’e güçlü bir dönüş yaptı.

Hepburn, müzikalin film haklarını satın alarak, Hollywood’a yeniden ancak bu kez kendi koşullarını dayatarak, kendi yönetmen ve oyuncularını seçerek döndü. Ve bir kez daha Oscar’a aday gösterildi. 1942 yılında Spencer Tracey’le birlikte çevirdiği “Woman of the Year-Yılın Kadını" filmi, Hepburn’un hem sanat hem de özel yaşamında yeni bir dönüm noktası oldu.

Katharine Hepburn ve Spencer Tracey isimleri birlikte çevirdikleri 9 film nedeniyle beraber anılırken, ikilinin evlilik dışı ilişkileri ise herkesin bilip de dile getirmediği bir tabu oldu. 1950’lerde "Afrika Kraliçesi-The Queen of Africa" ve "Yaz Zamanı-Summer Time" filmleriyle iki kez daha Oscar ödülüne aday gösterilen Hepburn, 1960’lı yılların başında Spencer Tracey’nin hastalanması üzerine sanat yaşamına ara verdi. Hepburn, 1967’de Spencer Tracey’i yeniden film çekmeye ikna ettiğinde ikili “Look Who’s Coming to Dinner” filminde yeniden unutulmaz bir performans sergiledi.

Filmideki rolüyle ikinci kez Oscar ödülü kazanan Hepburn’un bu mutluluğuna Spencer Tracey’nin ölümü gölge düşürdü. Acısını unutmak için film çevirmeyi sürdüren Hepburn, 1968’de "The Lion in Winter" ve 1981 de "On Golden Pond-Altın Göl"deki rolleriyle iki kez daha Oscar ödülü kazanarak, toplam dört Oscar alan ilk kadın sinema yıldızı olarak tarihe geçti.

Uzun sanat yaşamına çok sayıda ödül ve başarı sığdıran 96 yaşındaki sanatçı bir süre önce verdiği bir mülakatta kendi ağzından yaşamını “Mükemmel bir hayat yaşadığım için kendimi çok şanslı hissediyorum” diye özetliyordu.

XS
SM
MD
LG