Erişilebilirlik

Savaş ve Ekonomi - 2003-04-21


Irak’ta savaşın sona ermesiyle Amerika’da Başkan Bush yönetimi, dikkatini ülke ekonomisini canlandırmaya yöneltiyor. Irak savaşı, Amerikan ekonomisinde canlanmayı ne derecede teşvik edici bir rol oynayacak? Savaş sırasında gerekli teçhizat ve mühimmatı yenilemek için devletin yaptığı harcamaların ve Irak’ta alt yapının yenilenmesi için uygulanacak projelerin yakın gelecekte Amerikan şirketleri için yeni iş imkanları yaratacağı kuşkusuz. Ancak bu tür harcamaların olumsuz etkisi de olabilir.

Şikago Üniversitesi’nden, Nobel ödülü sahibi ekonomist Gary Becker, savaşın Amerikan ekonomisine iki yönde etkisi olacağını söylüyor:

“Bir yandan savaş için harcadığımız kaynaklar var. Bu kaynaklar Amerikan ekonomisinden ayrıldığına göre bu bir maliyet... Diğer yandan, eğer Irak’ta petrol tesislerini yeniden inşa edip üretimi arttırabilirsek petrol fiyatı düşecek. Savaş sonrası yeniden imar döneminin maliyeti çok yüksek olmazsa, Irak savaşının Amerikan ekonomisi üzerindeki net etkisinin önemsiz olacağını söyleyebiliriz.”

Washington’daki düşünce kuruluşlarından Heritage Vakfı’nda Uluslararası Ticaret Merkezi Direktörü Marc Miles, şimdiye kadar Irak savaşının Amerikan ekonomisini olumlu etkilediğini düşünüyor:

“Daha önce, savaş olacak mı, ne kadar sürecek, sonucu ne olacak şeklinde sorular mevcuttu. Ama artık bizi plan yapmaktan alıkoyan bu belirsizlik ortadan kalktı. Şimdi hem tüketiciler hem de üreticiler, yeniden ileriye dönük düşünmeye başlayabilir. Bu da iyi bir gelişme olur ve tahminime göre mali piyasalarda hızla iyileşmeye yolaçar.”

Irak’ın yeniden imarının maliyeti konusundaki ilk tahminler, 100 milyar Dolar civarında. Bu giderleri kim karşılayacak? Savaş ve yeniden imar harcamaları Amerikan ekonomisi için uzun sürecek bir yük olacak mı? New York’ta, Amerikan özel sektörünün önde gelen meslek kuruluşlarından Conference Board’da ekonomist olarak çalışan Ken Goldstein maliyet konusundaki kuşkuların, Amerika’nın ekonomik kaygılarının sadece bir bölümü olduğunu söylüyor:

“Irak’la ilgili maliyeti tek başına düşünmeniz mümkün değil. Uluslararası Para Fonu ve Dünya Bankası bile Amerikan ekonomisinin büyüme hızının, artan bütçe açıkları nedeniyle, daha düşük olacağını tahmin ediyor. Çünkü bir yandan vergilerde indirim yapmak istiyoruz, öte yandan Irak’ta gerçek maliyetin ne kadar olacağını kimse bilmiyor. Üstelik, İkinci Dünya Savaşı sonrasında doğan Amerikalılar önümüzdeki birkaç yıl içinde kitle halinde emekli olmaya başlayacak. Bu da zaten büyük olan bütçe açıklarının artmasına katkıda bulunacak. Sadece Irak savaşı değil, bütün bu saydığım etkenler, Amerikan ekonomisi üzerinde büyük bir ağırlık yaratacak.”

Heritage Vakfı’ndan ekonomist Marc Miles ise böyle kötümser değil. Miles şöyle diyor:

“Irak’ta güçlü bir ekonomi yaratırsanız bir sermaye birikimi doğacak. Ayrıca Amerika’da sermaye dağılımını daha etkin hale getirme yönünde çalışmalar var. Başkan Bush’un bono ve tahvil gelirleri üzerinden ödenen vergiyi azaltma ve faiz geliri yerine alınan yeni hisselerin vergi dışı bırakılması yolundaki önerileri, büyük bir ihtimalle daha iyi sermaye dağılımını, sermayenin dünyanın farklı yerlerine gitmesini teşvik edecektir. Bu da Amerika’da vergi tabanının genişlemesine yardım edecek, ekonomide büyüme yönünde etki yaratacaktır.“

Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde Irak savaşı öncesinde yaşanan tartışmalar ve Batı Avrupa’nın büyük bölümüyle Amerika arasında doğan gerginlik, Atlantik Okyanusu’nun iki yakasında karşılıklı boykotlara yolaçtı. Amerika’da Fransız şarapları sokaklara döküldü, Avrupa’da Amerikan McDonalds hamburger lokantaları boykot edildi. Bazı uzmanlar, Amerika’yla Avrupa arasında diplomatik ilişkilerde gerginleşmenin ekonomi alanına da yayılmasından kaygı duyuyor.

California Üniversitesi Los Angeles Kampüsünde ekonomi profesörü ve Amerikan iş çevreleri için ekonomik tahminler yayınlayan Anderson kuruluşunun direktörü olan Edward Leamer ise şöyle diyor: “Yabancı ülkelerden gelip Amerika'ya her yıl giren kaynakların toplamı 400 milyar Dolardan fazla. Bu, Amerika'nın gayri safi milli hasılasının yüzde 4’ünü aşan bir miktar. Dünyadaki yatırımcılar Amerikan hisselerine olan ilgilerini kaybederse bu durum Amerika’da çok ciddi sorunlara yolaçabilir. Bence bu, Irak savaşı nedeniyle Amerika’yla diğer bazı ülkeler arasında doğan gerginliğin karşımıza çıkardığı en büyük tehlike. Dünya çapında yatırım yapanlar, bu gerginlik ve Amerika’yla siyasi zorluklar yüzünden Amerikan şirketlerine yatırım yapmaktan vazgeçerse kısa dönemde bizim için çok ciddi sorunlar doğar.”

Conference Board uzmanı Ken Goldstein ise daha Irak savaşı ve terörizmle mücadele başlamadan önce bile dünyada, ekonomik küreselleşmenin yavaşlama içine girdiğini söylüyor:

“Yabancıların doğrudan yatırımları daha 1990’ların sonunda yavaşlamaya başlamıştı. Sonra bugünkü durum ortaya çıktı, Irak’la ilgili uluslararası siyasi gerginlikler, Irak gibi bunalımlar karşısında çok yanlı işbirliğinin kolay olmadığını gösterdi. Bundan, başta Birleşmiş Milletler olmak üzere Dünya Ticaret Örgütü gibi çok uluslu örgütler zarar gördü. Dolayısıyla, Irak’ın yeniden imarıyla ilgili masrafları kimin karşılayacağı konusu, küreselleşme yönündeki gidişte zaten başlamış olan yavaşlamaya daha da olumsuz etkide bulunamaz. “

Washington’daki Dış Ticaret Konseyi’nin Başkanı William Reinsch da Amerika’yla Avrupa arasındaki siyasi gerginliğin ekonomi üzerindeki etkisinin sınırlı olacağı düşüncesinde:

“Dünya ticaret görüşmeleri savaştan önce de ciddi sorunlarla karşı karşıyaydı. Tarım ürünleri ticareti her zaman sorun oldu. Bu alanlardaki görüşmelerde sonuca varılmadan birkaç kez çıkmaza girilmesi alışılmış bir durum. Şu anda da çıkmaza girdiklerini ve bunun Irak savaşının sonucu olduğunu söylemek için zaman henüz çok erken. Savaşla ilgili gerginliğin bazı Avrupalı dostlarımızı ticaret sorunlarına kısa sürede çözüm bulma gayretinden bir miktar uzaklaştıracağı kesin. Ama ben kaygılı değilim. Tabii, bu zorlukları gidermek için çok çaba harcamamız gerekeceği de açıkça ortada.”

Ekonomi uzmanları arasında Irak savaşının ve terörle mücadelenin Amerikan ekonomisi ve küreselleşme üzerindeki etkileri konusunda derin görüş ayrılıkları var. Ancak birçok gözlemci, ekonomik sermayenin önemli unsurları olan insan ve yaratıcı fikir hareketlerinin bu durumdan olumsuz etkileneceği konusunda görüş birliği içinde.

Amerika’nın, terörle mücadele çerçevesinde koyduğu seyahat ve göçmenlik sınırlamaları Dış Ticaret Konseyi Başkanı William Reinsch’ı kaygılandırıyor. Uzman şöyle diyor:

“Amerika’nın refah düzeyinin yüksek olmasında başka ülkelerden buraya gelip çalışan, üreten insanların rolü çok büyük olmuştur. Birçok yerden en yetenekli insanlar en iyi fikirlerle buraya geldi. Bazıları üniversite okumak için gelip ülkelerine dönüyor, ama burada oldukları süre içinde bizi daha güçlü kılacak katkılarda bulunuyorlar. Geri döndükleri ülkelerinde de buradan götürdükleri fikir ve değerlerle bir bakıma yine bizim gücümüze güç katıyorlar. Şimdi bunu engelleyecek adımlar atıyoruz. Bu yüzden Amerika’nın diğer ülkelerde algılanış biçimi çok değişecek. Yabancıların bizimle iş yapma, bizi anlama, buraya gelme isteği azalacak. Bunun sonunda bizim gücümüze katkıda bulunmaları çok zorlaşacak.”

Irak savaşı sonrası dönemde ve terörle savaş devam ettiği sürece, uluslararası ekonomik büyüme ve karşılıklı ekonomik dayanışma alanındaki anlayışların büyük ölçüde değişikliğe uğrayacağı kesin görünüyor. Siyasi belirsizlik ve terör tehdidi artarsa Amerikan ekonomisi ve diğer ekonomilerin bundan zarar göreceği de kesin. Ancak şimdilik uzmanlar ufukta, yavaş fakat istikrarlı ekonomik büyüme görüyor.

XS
SM
MD
LG