Irak rejimi kaderini, davranışlarıyla kendisi belirliyor. Başkan George Bush, Saddam Hüseyin’in çatışmayı önlemek için ne yapabileceğini ve yapması gerektiğini bildiğini söyledi. Başkan, “Bunu açıkça söyledik. Bütün dünya tek bir sesle konuştu” dedi. Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi de Irak’ın Birleşmiş Milletler silah denetçileriyle tam bir işbirliği içinde kitle imha silahlarını ortadan kaldırmasının şart olduğunu, aksi halde sonuçlarına katlanması gerekeceğini açıkça bildirdi. Irak’ın sicili bunun gerekli olduğunu gösteriyor. Saddam Hüseyin rejimi daha önce kendi azınlık grubu Kürtlere ve İran’a karşı kimyasal silah kullandı. Saddam Hüseyin 1990 yılında Kuveyt’i işgal ederek Körfez Savaşı'nı başlattı ve 1991’de savaş sırasında Suudi Arabistan, İsrail ve Körfez’deki koalisyon kuvvetlerine karşı Scud füzeleri kullandı.
1991’de savaşı sona erdirme koşulu olarak Saddam Hüseyin silahsızlanmayı kabul etti. Ancak dört yıl önce Birleşmiş Milletler silah denetçileri Irak rejiminin büyük kimyasal ve biyolojik silah stoklarıyla ilgili bütün bilgileri vermediği sonucuna vardılar. 2002 yılı Aralık ayında Irak Birleşmiş Milletler’e, bütün kitle imha silah programlarını her yönüyle açıkladığını öne sürdüğü bir belge sundu. Ancak bu belgede her zamanki boşluklar, atlamalar ve aldatmacalar mevcut.
Başkan Bush, “Irak diktatörü geçerli bir deklarasyon yapmaya bile çalışmadı” diyerek şöyle konuştu: “Saddam Hüseyin’in Birleşmiş Milletler ve Güvenlik Konseyi’yle çıkardığı kararları reddettiğinden artık eminiz. İnsanoğlunun ne düşündüğüne aldırmıyor. Saddam Hüseyin’e barış yolu sunduk, o ise şu ana kadar inkar yolunu seçti.
Saddam Hüseyin şu anda bile bu davranışından vazgeçebilir. Ancak kendisine tanınan süre azalıyor. Amerika ve müttefikleri için askeri kuvvete başvurmak en son çare. Başkan Bush, ancak Irak’ı kitle imha silahlarından arındırmak ve Birleşmiş Milletler kararlarına uymasını sağlamak, ülkeyi ve barışı korumak için askeri güç kullanmak gerektiği takdirde Amerika’nın kararlılıkla hareket edeceğini söyledi.