Abdullah Gül’ün yeni Türk Hükümeti’ni kurmakla görevlendirileceği, partisini tanıtmak ve hedeflerini anlatmak için, 23 Ekim'de geldiği Brüksel’de belliydi.
Temaslarından sonra açıklama yapan Gül, iktidara gelir gelmez önceliklerinden en önemlisinin Avrupa Birliği üyeliği olacağını ve Kopenhag’daki tarihi fırsatı yakalamak için büyük çaba göstereceklerini söylemişti:
"Bu Türkiye için olduğu gibi Avrupa için de önemli. Bu tarihi bir fırsattır. Biz şunu da ispat etmek istiyoruz, Müslüman bir ülke, Avrupa tipi demokrasi gerçekleştirebilir, şeffaflığı gerçekleştirebilir ve modern bir ülke olabilir. Böyle bir ülkenin halkı mesut da olur, zengin de olur. Böyle bir ülke diğer Müslüman ülkelere de, Orta Doğu’ya da, dünyaya da örnek olur. Dünya barışına da büyük katkı sağlar, medeniyetler çatışmasını hafızalardan çıkartır. Türkiye’nin AB üyesi olması için gereken herşeyi yapacağız."
AB’nden yapılan açıklamada AKP'nin Türkiye’nin belirlediği hedeflere ulaşmada geçmişte enderine rastlanmayan bir fırsat olduğuna dikkat çekildi. Avrupa Birliği’nin ortak dış politika ve savunma konularından sorumlu yüksek temsilcisi Javier Solana, öncelikle Abdullah Gül’ü başbakanlığa atanmasından dolayı kutladı, her alanda başarılar diledi.
Ardından da yeni Türk hükümetinin tarihi olaylarla karşı karşıya geleceğini belirtti ve Kıbrıs, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası gibi konularda, cesur kararlar alınmasının beklendiğine işaret etti.
Solana, Ankara’ya yaptığı son ziyaret sırasında AKP lider kadrosunun devrim niteliğinde açılımlar yapma konusunda siyasi iradeye sahip oldukları güvencesi aldığına da dikkat çekti. Solana, yeni hükümetin bu kararlılığını somuta indirgeyici şekilde davranacağı ve AB ile yapıcı bir işbirliği içine gireceğine dair beklentisini de yazılı açıklamasında dile getirdi.
Gül’ü kutlayan bir başka AB yetkilisi de Avrupa Komisyonu Başkanı Romano Prodi oldu. Prodi yazılı açıklamasında AB ile Türkiye arasındaki ilişkilerin çok büyük önem taşıdığına dikkat çekerek, Türkiye’nin reform sürecini devam ettireceğine dair inancını ifade etti.
Avrupa basını ise haberlerinde, ılımlı bir İslamcı olarak tanımladıkları Abdullah Gül’ün başbakanlığa atandığını bildirdi.
Haberlerde Gül’ün Batı yanlısı bir politikacı olduğuna dikkat çekildi.
Brüksel’de merak konusu olan, yeni Başbakanın, AKP lideri Tayyip Erdoğan ile birlikte 20 Kasım Çarşamba günü ilk yurtdışı gezisini Brüksel’e yapıp yapmayacağı.
Zira, Tayyip Erdoğan, Avrupa Birliği başkentleri turunu Brüksel’de Romano Prodi ve Günther Verheugen, Strasbourg’da da Avrupa Parlamentosu Başkanı Pat Cox ve siyasi grup liderleri ile yapacağı görüşmeler ile sürdürecek.