Erişilebilirlik

Yeni Hükümetten Beklenenler - 2002-11-15


3 Kasım seçim sonucunun ardından Türkiye’yi nasıl bir gelecek bekliyor? Yeni hükümetin atması beklenen ilk adımlar neler?

Amerika Helsinki Komisyonu tarafından düzenlenen panelde Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği, New York’tan İnsan Hakları Gözlem ve Türkiye’den Düşünce Suçuna Karşı Girişim adlı örgütün temsilcileri bu konuları tartıştılar.

TÜSİAD Washington temsilcisi Abdullah Akyüz, AK Parti’nin kurulduğundan beri Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne girmesini desteklediğini söyledi ve parti lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın seçim sonrası ilk demecinde Avrupa Birliği konusunu gündeme getirdiğini belirtti.

Akyüz, Erdoğan’ın Kıbrıs konusundaki ilk açıklamalarını ise şöyle değerlendirdi:

"Erdoğan’ın Kıbrıs’ta İsveç ve Belçika modellerini destekleyen tezleri savunması siyasi çevrelerde karışıklığa neden oldu. Ancak Erdoğan daha sonra düzeltmeler yaptı ve bu konuda Türkiye’de benimsenmiş politikaları desteklediğini açıkladı. AK Parti, adada soruna bir an önce çözüm bulunmasının önemini anlıyor."

TÜSİAD temsilcisi Akyüz, Kıbrıs’la ilgili olarak Birleşmiş Milletler tarafından taraflara sunulan barış planının olumlu karşılandığını da belirtti.

AK Parti hükümetinin ülkedeki ekonomik durum açısından şanslı olduğunu söyleyen Akyüz, mali açıdan en zor devrenin atlatıldığını ve şimdiye kadar izlenen politikaların faydasının görüleceğini kaydetti.

Akyüz, laik çevreler tarafından kuşkuyla karşılanan AK Parti’nin uygulamalarının ordu ve devlet bürokrasisi tarafından yakından izleneceğini de söyledi.

Düşünce Suçuna Karşı Girişim adıyla Türkiye’de kurulan örgütten panele katılan insan hakları eylemcisi ve müzisyen Şanar Yurdatapan ise fikir özgürlüğü alanında yaptıkları çalışmaları anlattı, İslami kesimle sol tarafın ortak çıkarlar için bir araya gelebileceğini gösterdiklerini söyledi:

"İslami kesim önceden sadece kendi haklarını savunuyordu. Ancak daha sonra buzlar çözüldü ve ortak haklarımız için birlikte çalışmaya başladık. Hakları çiğnenen değişik pek çok grup var ancak her grup kendi hakkından başkasının hakkını savunmayı düşünmüyor, hatta kendisine karşı grupların hakları çiğnendiği zaman seviniyor. Ortak hakların savunulması gerektiği düşüncesinden yola çıkarak “zıtlar yanyana” diye bir kampanya başlattık."

Şanar Yurdatapan, bu kampanya çerçevesinde İslami kesimin yazarı Abdurrahman Dilipak ile bir araya geldiğini ve çeşitli konularda görüşlerini açıkladıkları bir kitaba ortak imza attıklarını anlattı. Amerika Helsinki Komisyonu’nun Washington’da düzenlediği panele katılan diğer konuşmacı ise merkezi New York’taki İnsan Hakları Gözlem araştırmacılarından Jonathan Sugden’di.

Sugden, yeni hükümetin insan hakları alanında atacağı adımlar üzerinde durdu, içişleri ve adalet bakanlıklarına da seçim kampanyasında söz verildiği gibi, bu konuyu ciddi şekilde ele alacak kişilerin atanmasını beklediklerini söyledi.

Gözaltına alınanların avukatlarıyla hemen konuşma hakları olması için Adalet Bakanlığı’nın hazırlamış olduğu yasa tasarısının bir an önce geçirilmesi gerektiğini söyleyen Sugden, bunun işkenceyi önlemek için de önemli olduğunu vurguladı:

"Şu anda geçerli olan kurallara göre siyasi tutuklular, gözaltından ancak 48 saat sonra hukuki danışma hakkını kullanabiliyor. Aslında uygulamada diğerleri de avukata hemen ulaşamıyor. Bu konudaki yasa tasarısı başbakanlığa sunulmuştu. Yeni hükümetin ilk eylem olarak tasarıyı kanun haline getirmesini umuyoruz."

Bu konuyu AB’nin genişlemeden sormlu yetkilisi Günter Verheugen’ın da dile getirdiğini belirten Sugden, yasanın çıkması halinde Türkiye’nin AB’ne daha da yaklaşacağını kaydetti.

Sugden, Verheugen’in belirttiği, hapiste bulunan 4 Kürt eski milletvekilinin serbest bırakılmasının ise hükümetin değil mahkemenin elinde bir karar olduğu için hükümet açısından daha zor bir konu olduğunu söyledi.

İnsan Hakları Gözlem araştırmacısı Sugden, Ağustos ayında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nden geçen reform paketini övdü, eksiklikler konusunda ise Amerika’nın Türkiye’ye hatırlatıcı olmasını istedi.

3 Kasım seçimini değerlendirmek üzere paneli düzenleyen Amerika’daki Helsinki Komisyonu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı’nın 1975’te yaptığı Helsinki sözleşmesindeki insan hakları hükümlerinin teşkilatara üye 55 ülkede uygulanmasını gözlemek amacıyla, bağımsız bir federal kurum olarak çalışıyor.

XS
SM
MD
LG