Erişilebilirlik

Obama'nın İktidardaki Birinci Yılı Doluyor


Başkan Barack Obama iktidardaki birinci yılını dolduruyor. Geçen yıl yemin töreninden sonra yapılan ulusal kamuoyu yoklamalarının çoğunda Obama’yı destekleyen Amerikalıların oranı yüzde 60 - yüzde 70 civarındaydı. İktidarı, George W. Bush’tan devralan Obama’ya büyük umutlar bağlanmıştı. Geçen hafta Washington Post gazetesiyle ABC televizyonu tarafından yapılan bir araştırmaya göre şu anda Obama’nın icraatlarını onaylayan Amerikalıların oranı yüzde 53. Diğer Amerikan başkanlarıyla kıyaslandığında Obama, ‘ikinci yıl destek oranı’ en düşük başkanlardan.

Hemen hemen tüm araştırmalar Obama’nın geçen yıla oranla destek kaybettiğini; ancak yine de Amerika’da Obama’yı destekleyenlerin sayısının desteklemeyenlerinkini aştığını gösteriyor.

Post / ABC araştırmasına göre Amerika’da çoğunluk Obama’nın ekonomi, bütçe ve sağlık reformu konusundaki icraatlarını onaylamıyor. Geçen yıl Ocak ayında Amerikalıların dörtte üçü Obama’nın Amerika’ya değişim getireceğine inanıyordu. Şimdi değişim getirip getirmediği konusunda Amerikalılar yarı yarıya bölünmüş durumda.

Birçok gözlemcinin hemfikir olduğu nokta şu: Obama iktidara geldiğinde beklentiler çok yüksekti. Beklentiler yüksek olduğu kadar sorunlar da büyüktü.

Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı ve Yönetim Programı Direktörü Darrell West, “Ekonomi en ciddi sorunu teşkil ediyordu. İktidara geldiğinde zaten çok kötü durumdaydı. Durgunluk geçen yılın üçüncü çeyreğinde de sürdü. Durgunluktan çıktık ama işsizlik oranı hala yüzde 10” diyor. Aslında West’e göre Obama bu alanda başarılı. West, durgunluk dönemlerinde başkana verilen destek oranlarının yüzde 20 - 30 civarında olduğunu belirtiyor.

Obama ekonomiyi canlandırmak için 787 milyar dolarlık bir kurtarma paketi hazırladı. Kimilerine göre bu ekonomik canlanmayı sağlamış olsa da siyasi alanda kutuplaşmayı da derinleştirdi.

Siyasi kutuplaşmayı derinleştiren bir diğer icraatı da Obama’nın sağlık sisteminde reform girişimiydi. Obama’nın planına göre Amerikalıların yüzde 95’i sigortalanacak ve sağlık sigortası isteyen Amerikalıların hakları güvence altına alınacak. Ancak muhalefet, devletin sağlık sistemine müdahale etmesine karşı çıkıyor.

Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan West, “Reform paketi onaylanırsa büyük bir başarı olacak” diyor. Nedeni, bütün Amerikan başkanları özel sektör tarafından idare edilen sağlık sisteminin kapsamını genişletecek reformlar yapmaya çalıştı, ancak başaramadı.

Peki ya uluslararası gelişmeler? Nobel Vakfı daha iktidarının başında olan Obama’ya Nobel Barış Ödülü’nü layık gördü. Ancak uluslararası barışa henüz somut bir katkıda bulunduğu söylenemez. Nobel Vakfının kararını destekleyenler ise Obama’nın umut vaat ettiğini düşünüyor.

Brookings Enstitüsü Başkan Yardımcısı Darrell West ise Obama’nın Amerika’nın üslubunu değiştirdiğine dikkati çekiyor. West şöyle konuşuyor: “Bence Obama kullanılan dil konusunda önemli ilerleme kaydetti. Hem müttefiklerimiz, hem düşmanlarımızla iletişim hatlarının yeniden açılmasını sağladı. Müttefiklerimizin çoğu son birkaç yıldır onlara danışmamamızdan şikayet ediyordu. Hep tek başımıza hareket ediyorduk. Düşmanlarımıza da ‘sizi, sizin şikayetlerinizi dinlemeye hazırım’ dedi.”

West bu alanda hızla netice alınmasını beklemenin hata olacağını; dış politikada alınan kararların etkisinin görülmesinin yıllar alabileceğini belirtiyor.

Yüksek beklentilerle iktidara gelen Obama’nın ne kadar başarılı olduğu kesin olarak Kasım ayında görülecek. 2010 ara seçimlerinde 100 üyeli Senato’da 36 sandalye için oylama yapılacak. Temsilciler Meclisi üyelerinin tümü yeniden seçmenden destek isteyecek. Geleneksel olarak iktidar partisinin cezalandırıldığı ara seçimlerde Obama’nın partisi ne kadar başarılı olacak? Obama’ya kesin not verilmesine daha 11 ay var.

Haberin tümünü sağ üst köşedeki MP3 bağlantısına tıklayarak izleyebilirsiniz.

XS
SM
MD
LG