Erişilebilirlik

IMF- Dünya Bankası Toplantıları Sona Erdi


Uluslararası Para Fonu IMF ve Dünya Bankası yıllık toplantısı sona erdi; ancak toplantı karşıtı eylemlerin maliyeti hala konuşuluyor. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da, “Protesto saldırı değildir. Protesto cam çerçeve indirmek değildir. Siz orada bir eylem yaparken yeni mağdurlar meydana getiriyorsunuz” diyerek tepkisini dile getirdi.

“Dünyadan yükselen çığlığa, taleplere, bu salonun dışında devam eden protestolara kulak vermemiz gerekiyor" bu ifadeleri Başbakan Erdoğan, IMF-Dünya Bankası yıllık toplantısının açılışında kullanmıştı; ancak Başbakan protestoculara tepkisini de yine aynı sözlerine gönderme yaparak gösterdi. Erdoğan, "Bunları söylerken Taksim'deki, İstiklal Caddesi'ndeki mağazaların, bankaların camlarını, çerçevelerini indirenleri kastetmiyorum" dedi. Başbakan, göstericilere 14 ayrı nokta ayrıldığını, bunun dışında eylem yapanların haksız duruma düştüklerini belirtti.

İstanbul Valisi Muammer Güler de IMF-Dünya Bankası toplantılarını protestolar kapsamında 30 Eylül'den bu yana yaklaşık 175 kişinin gözaltına alındığını belirterek, " İstanbul bir büyük kongreyle dünyanın gündemindeyken, böylesine çarpık görüntülerle imajına zarar verilmeye çalışılmaktadır" dedi. Güler, 7 polis aracının, 11 banka şubesinin, 5 iş yeri ile 6 konsolosluk binasının zarar gördüğünü de vurguladı. Taksim civarındaki esnafın da kayıbının büyük olduğu bildirildi. Olaylar sonucunda çok sayıda molotofkokteyli, sapan, demir bilye ele geçirildi. Öte taraftan protestoculara polisin, biber gazı ve basınçlı su sıkması ise tepkiyle karşılandı.

Peki protestolara neden olan IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantıları’ndan ne kararlar çıktı? İstanbul Kararları olarak adlandırılacak kararlar üç başlık altında toparlanabilinir.

Bunlardan birincisi IMF ve Dünya bankasındaki, yapılanma reformları. Yani az gelişmiş ülkelerin bu kurumların karar verme mekanizmalarında daha fazla yer alması. Bu konuda, 2011 yılına kadar da nihai bir sonuca ulaşılması kararlar arasında.

İkincinsi mevcut krizin en önemli sebeplerinden biri olan finans sisteminin daha etkin bir şekilde denetlenmesi gerekliliği.

Üçüncüsü ise krizden çıkış yolları. Bu konuda da yıllık toplantıdaki ortak fikir: canlandırıcı önlemlerin erken terk edilmesi krizden toparlanma girişimlerine olumsuz etkide bulunabilir, önlemlerin geç terk edilmesi ise kamu açıklarını yükselterek, enflasyon ve faizleri yükseltici bir baskı yapar. İşte bu ince ayarın iyi bulunması ve bu yolda hem IMF’nin hem de Dünya Bankası’nın ortak çaba göstermesi.

IMF-Dünya Bankası 2009 Yıllık Toplantısı’nın İstanbul Kararları birçok çevrede içi boş sadece kozmetik diye nitelendirilirken, yine birçok çevrede ise aynı kararlar IMF ve Dünya Bankası gibi iki etkin uluslararası kuruluşun yapısındaki felsefe değişiminin sinyalleri olarak algılandı.

XS
SM
MD
LG