Washington
Post Obama yönetiminin
Ortadoğu konusunda baştan itibaren stratejik bir hata yaptığını öne sürüyor.
Gazete, bunun sonucunda Obama'nın İsrail ve Filistin liderleriyle yaptığı
görüşmede umduğunu bulamadığını yazıyor:
"Yapılan bütün hatalara rağmen, Obama yönetimi Ortadoğu'da barışı sağlama çabalarından vazgeçmemelidir. Başbakan Netanyahu ve Cumhurbaşkanı Abbas'ın yapıcı bir diyalog kurmasını sağlamanın yöntemleri bulunmalıdır. İsrail ile Filistin arasındaki sınırın belirlenmesi konusuna öncelik verilirse, Yahudi yerleşimleri sorunu da kolaylıkla çözülebilir. Salı günkü görüşmede Obama'nın her iki lidere de büyük baskı yaptığı bildiriliyor. Ancak Obama'nın diğer İsraillileri ve Arap liderlerini de ikna etmek için çaba harcaması şart. Amerika, barışı tarafların kendilerinden daha fazla isteyemez. Obama'nın da bu gerçekle yaşamayı öğrenmesi gerekiyor."
New York Times iklim değişikliği ile mücadelede Amerika ile Çin'e büyük bir sorumluluk düştüğünü hatırlatıyor. Gazete, sera etkisi yapan gazların yüzde 40'ının bu iki ülke tarafından salındığını kaydediyor:
"1997 tarihli Kyoto Protokolü'nün yerini
alacak olan yeni anlaşmaya ilişkin müzakereler üç ay içinde Kopenhag'da
başlayacak. Bu görüşmelerde her ülkenin sera etkisi yapan gaz salımında ne
ölçüde kesintiye gideceğinin netleşmesi bekleniyor. Amaç, dünyanın sıcaklığının
sanayi devrimi öncesine kıyasla iki derece artmasını önlemek. Bunun için de
sera gazı salımında yüzde 80'e yakın bir azalma sağlanması gerekiyor. Çin ve
Amerika yıllarca birbirlerini hiçbir adım atmamakla suçlayarak, bütün dünyayı
tehlikeye sokan bir tavır izlediler. Şimdi iki ülkenin de liderleri, bu
tehlikeli oyuna son verme konusunda uzlaştı. Ancak inandırıcı ve kapsamlı bir
anlaşmaya varılması için daha alınacak çok yol var."
Christian Science Monitor gazetesi NATO
üyeleri arasında Afganistan Savaşı'na verilen desteğin giderek azaldığına dikkat
çekiyor. Gazete, Almanya Başbakanı Angela Merkel'in tutumunu diğer liderlere de
örnek gösteriyor.
"Savaşlar, kamuoyu desteği olmadan
kazanılamaz. Afganistan Savaşı konusunda da önemli NATO müttefikleri arasında
kamuoyunun desteğinden söz edilemez. Bu nedenle Avrupalı liderler, kamuoyunu
etkilemek için etkin bir politika izlemelidir. Amerika, Afganistan'da Taliban'ın yeniden güç
kazanmasının Avrupa'da ve diğer bölgelerde terör saldırılarını artıracağını iyi
anlatmalıdır. El Kaide'nin, Alman askerlerinin Afganistan'dan çekilmemesi
durumunda terör saldırıları düzenleyeceği tehdidi Alman halkını endişeye
sürükledi. Ancak Merkel, terör tehditlerinin Almanya'da kamuoyunun demokratik
biçimde şekillenmesini etkileyemeyeceğini vurguladı. Eğer NATO, Afganistan'da
kararsız bir tavır sergilemek istemiyorsa, kamuoyu desteğini de sağlamak
zorundadır. Aksi takdirde kamuoyunun beklentilerine boyun eğmek zorunda
kalacaktır."
USA Today bankaların elindeki batık yatırımların kurtarılması için hazırlanan programın işlemeye başladığını kaydediyor. Ancak gazete, yaşanan krizden kalıcı dersler çıkarılması gerektiğini de vurguluyor:
"Aradan geçen bir yıllık süre, geçmişe
bakıldığında kimin gereken sorumluluğu gösterdiğini de açıkça ortaya koyuyor.
Yaşananlar, kısa adı TARF olan batık yatırımları kurtarma ve rahatlatma
programını desteklemenin doğru olduğunu gösteriyor. Ancak mali denetimler
artırılmadıkça ve bankacılık sektöründeki ikramiye kuralları değiştirilmedikçe,
benzer sorunların yeniden yaşanabileceğini de unutmamak şart. Kongre, 2008'de
yapılan hataları düzeltmek için 2009 yılı bitmeden bankacılık sektörünün
yeniden iflasa sürüklenmesini önleyecek tedbirleri almalıdır."