Christian Science Monitor Afganistan’da devlet başkanlığını Hamid
Karzai’nin kazandığının açıklanmasının Başkan Obama’yı zor durumda
bıraktığını yazıyor. Gazete seçimlere yaygın biçimde hile
karıştırıldığını hatırlatıyor.
''İnandırıcı bir oy sayımı
yapılmadıkça, Afganistan’da meşru bir yönetim oluşmayacaktır. Bu da,
Obama’nın El Kaide ve Taleban ile mücadeleyi Afgan ordusuna bırakma
hedefini zora sokacaktır. Amerika’da yapılan kamuoyu yoklamaları, 11
Eylül saldırılarından bu yana devam eden Afganistan savaşına verilen
desteğin giderek azaldığını gösteriyor. Dolayısıyla Obama bir yandan
Afganistan’da savaşırken bir yandan da Amerikan halkına amaçlarını ve
taktiklerini anlatma mücadelesi veriyor. Obama’nın her iki cephede de
daha fazla çaba harcaması gerekiyor. El Kaide’nin Afganistan’da yeniden
güç kazanmasına yol açacak bir geri çekilme söz konusu bile olmamalı.
Ancak, Amerikan halkının Afgan savaşına verdiği destek daha da
azalırsa, başka çare kalmayabilir.''
New York Times birinci yılını
dolduran ekonomik krizin daha da büyümesinin devlet müdahalesiyle
önlendiğini belirtiyor. Ancak gazete, kurtarma operasyonlarının saydam
olmamasını da eleştiriyor.
"Devletin banka kurtarma
operasyonlarından kar ettiğini gösteren verilere rağmen, finans
sisteminin büyük devlet desteği olmadan yeniden işlemeye başlaması
mümkün değil. Bu da kurtarma operasyonlarının vergi mükelleflerine
maliyetinin çok yüksek olacağını gösteriyor. Buna rağmen kamuoyu,
kurtarma operasyonları hakkında fazla bir bilgiye sahip değil. Gerekli
veriler açıklanmadıkça, kurtarma operasyonlarının veya hazırlanan
reformların başarısını sağlıklı bir biçimde değerlendirmek mümkün
olmayacaktır. Finans sisteminde bir düzelme yaşansa da eldeki
verilerle, ekonomide kısa vadede bir düzelme yaşanacağına inanmak çok
zor."
Washington Post sağlık reformu konusunda Kongre’yi ikna
etmeye çalışan Obama’nın işinin zor olduğunu kaydediyor. Gazete,
Obama’nın yaşadığı açmazı şu sözlerle özetliyor:
"Hasta olan herkesin
tedavi görme hakkına sahip olması, uygar bir ülkenin vatandaşlarına
karşı ahlaki sorumluluğudur. Ancak gelecek nesillerin ekonomik
imkanlarını ortadan kaldıracak ölçüde bir borçlanmanın önüne geçmek de,
aynı ölçüde bir ahlaki sorumluluktur. İşte bu iki sorumluluk arasındaki
çelişki, sağlık reformunu kurtarmak amacıyla bu akşam Kongre’ye
seslenecek olan Obama’nın işini zora sokuyor. Bütçe disiplininin
sağlanmasıyla kıyaslandığında, herkese sağlık hakkı sağlanması çok daha
kolay bir iştir. Ancak bu, bütün ülkenin refah düzeyini etkileyecektir.
Bu ikisi arasında bir denge kurmak ise hiç kolay olmayacaktır."
Los
Angeles Times Obama’nın okullar açılırken çocuklara hitap etmesiyle
ilgili tartışmaları paranoyak buluyor. Gazete, şüpheci ve komplocu
siyasi anlayışın bu paranoyaya yol açtığını savunuyor.
"Bu
paranoyak anlayışın bu yaz böylesine öne çıkmasının nedeni neydi?
Bazıları bunu, Obama’nın alışılmamış geçmişine yönelik özel bir
düşmanlığa bağlıyor. Bazıları ise kablo yayınlarındaki ideolojik
“gazeteciliğin” ve internetin, Amerikalılarda liderlerine karşı zaten
var olan şüpheci yaklaşımı arttırdığını düşünüyor. Geçmişte siyasi
anlaşmazlıklarını düellolarla çözen ve ülkenin bazı kurucularını
suikastlara kurban veren bir ülke için, bu durum kaçınılmaz olabilir.
Ancak yine de, bir başkan okulların açılışında çocuklara seslendiğinde,
böylesine yaygın komplo teorilerinin hala üretiliyor olması,
rahatsızlık veriyor."