Petrol ve doğalgaz gibi yeraltı kaynaklarının hemen hiç bulunmadığı ülkelerden Almanya, enerji konusunda dışa bağımlılıktan kurtulmak için son yıllarda alternatif enerji kaynaklarına yöneldi. Almanya örneğin rüzgar enerjisi konusunda en iddaalı ülkelerden biri. Ancak ekonomik kriz, sürekli artan enerji fiyatları ve doğalgaz konusunda Almanya’nın Rusya’ya olan bağımlılığı, bu yöndeki politikaları yeni bir yöne çekiyor.
27 Eylül’deki federal seçimlerden sonra, Birlik Partileri ile koalisyon yapmaya hazır olduğunu ilan eden liberal FDP, nükleer enerji politikalarında radikal bir dönüşüm amaçlıyor. Birlik Partileri’nden destek bulan bu yaklaşım, konuyla ilgili tartışmaları hararetlendi ve enerji sorununu seçimin en önemli malzemelerinden birine döndürdü. Atom enerjisi karşıtları ise, geçen Cumartesi başkent Berlin’de son yılların en büyük mitinglerinden birini düzenleyerek, ülkedeki atom santrallerinin planladığı gibi kapatılması talep etti.
Eski Başbakan Gerhard Schröder hükümeti 2001 yılında, Almanya’daki nükleer santrallerin orta vadede, en geç 2020 yılına gelindiğinde devre dışı bırakılmasını kararlaştırmıştı. ,Liberal ve muhafazakar siyasetçiler seçim kampanyalarında, enerji sorununun nükleer enerjiye dönüşü vazgeçilmez hale getirdiğini savunurken, atom karşıtları ise Birlik Partileri ile liberalleri, ‘atom lobisi ve enerji tekellerinin baskısına’ boyun eğmekle suçluyorlar. 80 000 bine yakın kişinin katıldığı protesto mitinginin düzenleyicilerinden Gülcan Nitsch, alternatif enerji kaynaklarına yönelmenin doğru seçenek olduğu görüşünde.
Öte yandan Sosyal Demokrat Parti SPD, Sol Parti ve Yeşiller Partisi nükleer enerjiye karşı olduklarını ve bu konuda hazırlanan kapatma takvimini uygulamak istediklerini ilan ettiler.
Bu arada ırkçı NDP’nin 27 Eylül seçimleri öncesinde faaliyetlerini sıklaştırması ve son olarak Saksonya’daki yerel seçimlerde yüzde 5 barajını aşarak, eyalet parlamentosuna girmesi, Almanya’nın değişik kentlerinde düzenlenen bir başka mitingle protesto edildi.
‘Almanya ırkçılığa karşı’ mitinglerine katılımın tahminlerden çok daha düşük kaldığı dikkati çekerken, konuşmacılar ırkçı partinin özellikle gençleri hedefleyen seçim propagandalarına dikkati çektiler. Seçim öncesi yapılan kamuoyu araştırmalarına göre, açık şekilde Türk düşmalığı yapan NPD’nin alması beklenen oy oranı Federal Parlamento’ya girebilmesi için yeterli olmayacak.