Erişilebilirlik

28 Mayıs Amerikan Basınından Özetler


New York Times Kuzey Kore’nin nükleer denemesine askeri değil diplomatik bir karşılık verilmesi gerektiği görüşünde. Gazete, bu konuda asıl sorumluluğun Amerika’ya değil Çin’e düştüğünü belirtiyor ve şöyle diyor:

"Çin, uzun süredir kaçındığı liderlik görevini artık üstlenmelidir. Kuzey Kore’nin en büyük petrol ve gıda sağlayıcısı olan Çin, Pyongyang üzerinde diğer ülkelerden çok daha fazla yaptırım gücüne sahip. Pekin, Kuzey Kore yönetimine çok fazla baskı yapmanın, hükümetin devrilmesine ve bir mülteci akınına yol açmasından endişe ediyor. Bu, anlayışla karşılanabilecek bir endişedir. Bu nedenle, yapılacak baskının oranını Çin ayarlamalıdır. Aksi takdirde, Kuzey Kore hem Çin açısından hem de bütün bölge açısından çok daha büyük bir tehdit haline gelecektir. Daha şimdiden Japonya ve Güney Kore’de nükleer silah üretilmesini savunan sesler yükselmeye başladı."

USA Today Amerika’nın Kuzey Kore tehdidini ciddiye alması gerektiğini savunuyor. Gazete, Pyongyang’ın nükleer teknolojisini başka ülkelere veya terörist gruplara satabileceği uyarısında bulunuyor ve şöyle diyor:

"Bush yönetimi, ilk günlerinde Kuzey Kore’ye karşı tehditler savurmuş, sert bir tavır almış ancak bunu somut adımlarla destekleyememişti. Neyse ki Obama benzer bir yanlışa düşmedi. Peki ne yapmalı? Askeri seçenek hiç düşünülmemeli. Çünkü böyle bir durumda Kuzey Kore, Güney Kore’nin önemli bir kısmını mahvedebilir. Tek çare, sabırlı diplomatik çalışma ve Çin’le işbirliği yapmak. Güney Kore ve Japonya’nın da nükleer silah üretimine başlaması söz konusu. Dolayısıyla bu sürece katkı vermek, Çin’in de çıkarınadır."

Washington Post Obama’nın İslam dünyasına seslenmek için Mısır’ı seçmesinin çeşitli tepkilere yol açtığını hatırlatıyor. Gazete, Obama’dan, Hüsnü Mübarek gibi diktatörlerle arasına mesafe koymasını istiyor:

"Hüsnü Mübarek gibi Arap diktatörleri destekleyip, onların insan hakları ihlallerini görmezden gelmenin sonucu, El Kaide ve Saddam Hüseyin gibilerinin ortaya çıkması oldu. Bu politikanın sürdürülmesi, eski düzenden nefret eden ve dünyanın diğer ülkelerindeki özgürlükleri isteyen genç Arap neslinin dışlanması anlamına gelecektir. Bu yeni nesil, artık Ortadoğu barış süreciyle veya İran’a yönelik şikayetlerle ilgili sözler duymak istemiyor. Yeni Amerikan başkanıyla dini çoğulculuk, laik eğitim, kadın hakları, piyasa ekonomisi gibi konularda aynı görüşleri paylaştıklarını duymak, bu genç Araplara ilham verecektir. Obama, Mübarek’e değil bu Müslümanlara seslenmelidir."

Boston Globe Afganistan’da hükümet ile Taleban arasında barış görüşmeleri yapıldığı yönündeki haberler geldiğini yazıyor. Gazete, varılacak bir anlaşmanın kadın haklarını mutlaka garanti altına alması gerektiği uyarısında bulunuyor:

"Afganistan’daki yabancı askerlerin çekilme takvimi, barış gücünün yapısı ve seçimler gibi konuların hepsi tartışılabilir. Ancak Karzai hükümeti ve Obama yönetimi, öncelikle kendi koşullarının kabul edilmesi konusunda ısrarcı olmalıdır. Kadın hakları ve insan hakları konusunda yasal garantilerin yanı sıra Taleban, El Kaide gibi terör örgütlerine barınma imkanı tanımayacağını da açıklamalı, Afgan çocuklarının eğitimi engellemeyeceğini ilan etmelidir."

XS
SM
MD
LG