Erişilebilirlik

Uzmanlar Obama'nın Türkiye Ziyaretini Değerlendirdi


Amerika Başkanı Barack Obama’nın Nisan ayı başında Türkiye’ye yapmayı planladığı ziyaret Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir sayfanın açıldığı şeklinde yorumlanıyor. Obama’nın göreve başladıktan bu kadar kısa süre sonra yapacağı ziyaret “önemli” olarak niteleniyor.

Barack Obama’nın göreve başlamasından bu yana yaklaşık 1,5 ay geçti. Yeni Amerikan yönetimi bu süreçte özellikle Ortadoğu’daki öncelikleriyle ilgili önemli işaretler verdi. Obama’nın ilk röportajını bir Arap kanalına, El Arabiya’ya vermesi, ardından Guantanamo Üssü’ndeki tutukevinin kapatılması kararı ve tutukluların sorgulanmasında işkence yöntemlerinin kaldırılması Amerikan yönetiminin yeni dönem politikalarını özetleyen ilk adımlardı.

Geçen hafta Türkiye’yi ziyaret eden Amerika Dışişleri Bakanı Hillary Clinton’ın Obama’nın Türkiye’yi ziyaret edeceğini açıklaması da Türk siyaseti ve kamuoyunda Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir sayfanın açıldığı şeklinde yorumlandı.

Obama'nın Ziyareti Yeni Bir Dönemin Başlangıcı mı?

Amerika’nın Sesi’ne açıklamalarda bulunan siyaset bilimci Prof. Dr. Ersin Kalaycıoğlu, Amerika’nın Irak’tan çekilme karar aldığı, Afganistan’a yoğunlaştığı ve Ortadoğu’da taze adımlar atmaya başladığı bir dönemde ziyaretin önemli bir mesaj taşıdığına inanıyor:

"Ancak Amerika Irak’tan çekileceğini ilan etmiş durumda. Burada Türkiye’nin oynayabileceği bir rol var. Tabii sadece Türkiye’den değil, güneyden Kuveyt üzerinden ve Katar üzerinden de çekilme yapılacak. Ama Türkiye özellikle İncirlik dolayısıyla Irak’taki lojistik destek için önemli bir ülke. Afganistan önemli bir yer teşkil etmeye başladı Amerikan siyasetinde. Türkiye ISAF’ın içinde yer alıyor. Oradaki gelişmelerde Türkiye’nin rolünün önemli olacağı görülüyor. Amerika açısından Afgan politikası çerçevesinde Türkiye’nin Pakistan ve İran’la ilişkileri de öneli rol oynuyor. Bu yüzden Türkiye’ye verdiği önemi vurgulayacak bir ziyaret tercih edildi."

Kalaycıoğlu, Obama’nın göreve başlarken İslam’ı siyasal ideoloji olarak kullanan rejimlerin Amerika’ya yönelik tutumlarını barışçı hale getirmeleri halinde uzattıkları eli sıkacağını söylediğini hatırlattı. Kalaycıoğlu, Türkiye ziyaretinin bu tür bir diyalog ortamının başlangıcı için önemli bir adım olabileceğini söyledi.

Amerika eski başkanı George Bush döneminde Washington-Ankara ilişkilerinde iki tarafın da siyasete aynı ideolojik pencereden baktığını hatırlatan Kalaycıoğlu, Obama döneminde Washington’ın vurgularının değiştiğinin altını çizdi:

"Obama ve özellikle Dışişleri Bakanı Clinton’ın yapmış olduğu ziyaret sırasındaki vurgular daha çok ilişkilerin laik ve realist politika bazında bundan sonra devam edeceğini ve daha büyük vurgu yapılacak unsurların demokrasi ve insan hakları olacağını gösteriyor. Bu konularda ise Türkiye ile Amerika arasındaki ilişkinin sorunlu olup olmayacağı henüz belli değil."

Batu: "Türkiye Afganistan'a Ek Asker Gönderebilir"

Amerika’nın Sesi’nin sorularını yanıtlayan emekli büyükelçi İnal Batu’ya göre, Obama’nın Türkiye’yi ziyaret edeceği haberi Türk kamuoyuna moral oldu. Türkiye’nin Afganistan konusunda önemli deneyimlerini Amerikan yönetimine aktarabileceğini düşünen Batu, Ankara’nın sonuçta Afganistan’a ek asker göndermesinin de imkan dahilinde olduğunu düşünüyor:

"Afganistan konusunda Türkiye’nin büyük deneyimleri vardır. Bunları büyük bir içtenlikle yeni Amerikan başkanına anlatmak herhalde Türk politikacıların önemli bir görevi olacaktır. Afganistan için sadece bir askeri çözüm değil Afganistan’ın sosyal hayatını, ekonomisini, demokrasisini yeniden inşa etmekte yapılacak işbirliği de önemlidir. Belki ılımlı Taleban güçlerinin sisteme sokulması, Afganistan’da bir uzlaşma sağlanması da mümkün görülebilir. Benim tahminim Türkiye asker sayısını artırmak yoluna da gidebilir."

"Türkiye İran'a 'Washington'ın Uzattığı Eli Sık' Telkininde Bulunabilir"

Batu, son dönemde sıkça sözü edilen Türkiye’nin Amerika ile İran arasındaki arabuluculuk yapma ihtimaline ilişkin de yorum yaptı. Batu, bu durumun arabuluculuktan ziyade Ankara’nın Washington’un verdiği mesajları Tahran’a iletmesi ve Washington’un uzattığı eli geri çevirmemesi yönünde telkinlerde bulunması olarak yorumlanması gerektiğini belirtti.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e Ekonomik İşbirliği Teşkilatı Zirvesi için gittiği Tahran’da eşlik eden grup arasında yer alan gazeteci Cengiz Çandar’ın ziyaretle ilgili olarak Amerika’nın Sesi’ne açıkladığı görüşler de bu noktayı vurgular nitelikteydi:

"Bu ziyaretin en önemli tarafı Gül’ün sadece İran Cumhurbaşkanı Ahmedinejad’la görüşmesi değil aynı zamanda İran’ın en önemli karar mercii olan Hamaney’le de görüşmüş olmasıydı. Gül bu görüşmede Obama ile birlikte yepyeni bir dönemin açılmakta olduğunu, İran’ın da buna kendisini hazırlaması gerektiğini; yani Ameirka’da Obama’nın uzatacağı eli dostane bir şekilde sıkması gerektiğini dostane biçimde İranlı muhataplarına telkin etti. İranlılar şu anda bir bekle-gör tutumu içindeler ama kapıyı da kapatmadıkları gibi bir izlenim edinilmiş durumda."

XS
SM
MD
LG