Erişilebilirlik

Washington'da 'Türkiye'deki Değişim' Tartışıldı


Washington Enstitüsü’nde yapılan toplantıda Obama yönetiminin Türkiye politikasını nasıl şekillendireceği ele alındı. Ancak toplantıda ağırlıklı olarak Türkiye’nin Batı’yla bağları konuşuldu.

Bir süredir Türkiye’de bulunan Washington Yakın Doğu Politikaları Enstitüsü’nün Türkiye Programı Direktörü Soner Çağaptay, Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) iktidarında Türkiye’ye yön veren yeni bir elitin oluştuğunu belirtti. Hükümetin topluma “sosyal muhafazakarlık” aşıladığını savunan Çağaptay, Türkiye’de yaşanmakta olan değişimin AKP’nin imajı doğrultusunda olduğunu söyledi.

Çağaptay, Türk toplumundaki muhafazakar eğilimli değişimin Türk dış politikasına da yansıyabileceğini kaydetti. Çağaptay, muhafazakarlaşan Türkiye’de Amerika veya İsrail aleyhtarı görüşlerin yaygınlaşmasının kaçınılmaz olacağını, bunun da Türkiye’nin Batı’yla ilişkilerine yansıyabileceğini söyledi.

Çağaptay, ayrıca, AKP hükümetinin İsrail ve Gazze konusundaki tutumuyla, Darfur’da soykırım işlemekle suçlanan Sudan hükümetine yönelik tavrının çeliştiğini belirtti.

Toplantıda konuşan Amerika’nın eski Ankara Büyükelçisi Mark Parris ise AKP’nin politikalarını değerlendirirken bazı önyargıların öne çıktığını savundu. Parris, ‘Başbakan Erdoğan’ı farklı görüşlere tahammülsüz, seçim hesabı yapan bir siyasetçi olarak değerlendirir; AKP iktidarında Türkiye’nin Rusya, İran ve Sudan’a yakınlaşarak Batı’dan uzaklaştığına dikkat çeker ve hükümetin İsrail konusundaki sözlerine vurgu yaparsanız, kaygı yaratan bir portre çizmiş olursunuz. Öte yandan, Başbakan’ın aslında birçok konuda seleflerinden farklı davranmadığına, AKP iktidarındaki Türkiye’nin konjonktür nedeniyle Rusya ve İran’la ilişkilerini geliştirdiğine; İsrail konusundaki tutumunun da başka devletler tarafından da paylaşıldığına dikkati çekerseniz farklı bir sonuca varırsınız,’ yorumunda bulundu. Parris bir kesimin AKP’nin politikalarına kötü niyetle baktığını, diğer bir kesimin ise daha gerçekçi bir değerlendirmede bulunduğunu savundu.

Parris, ‘Genel durumu değerlendirmez ve şartları gözardı ederseniz, kaygı yaratan bir sonuç çıkarmak çok kolay’ diye konuştu.

İran, Rusya, Sudan gibi konular bir yana, ‘Türkiye nereye gidiyor’ sorusunu tetikleyen esas olay Davos kriziydi.

Alman Amerikan Marshall Fonu uzmanı Ian Lesser, Türkiye’de popülizm ve milliyetçiliğin arttığını; kamuoyunun görüşünün gözardı edilemeyeceğini; Ankara’da yeni bir elitin görev başında olduğunu kabul ediyor. Türkiye’de Filistin hareketine derin bir sempati olduğunu belirten Lesser, bütün bu olayların Türkiye’nin “yönünü değiştirmek” olarak değil, sadece politikasında bazı “ince ayarlar yapmak” olarak yorumlanabileceğini kaydetti. Lesser, Türkiye’de dikkat edilmesi gereken esas konunun küresel ekonomik kriz olduğunu vurguladı.

Lesser, küresel ekonomik krizin Türkiye’yi derin bir şekilde etkileyeceğini söyledi.

Washington Enstitüsü’nde yapılan toplantıda uzmanların birleştiği noktalar da vardı. Üç uzman Davos olayının Türkiye’nin arabuluculuk girişimlerine zarar verdiği görüşünde. Öte yandan panelde söz alan uzmanlar, Obama yönetimine Türkiye politikası konusunda benzer önerilerde bulundu: Amerika PKK terör örgütüyle mücadelede Türkiye’yle işbirliğini güçlü bir şekilde sürdürmeli; Türk Amerikan ilişkilerinde NATO’nun rolü ve askeri ilişkiler vurgulanmalı; Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne üyelik sürecine destek verilmeli; ekonomik ilişkiler geliştirilmeli ve Türkiye bir Batı devleti, bir Avrupa devleti olarak değerlendirmeli… Bu arada, Lesser, Obama yönetiminin ilgisini Türkiye üzerinde yoğunlaştırmanın kolay olmayacağını, Obama yönetiminin farklı öncelikleri olacağını kaydetti. Lesser, Obama yönetiminin sorunsuz ilişkilere ihtiyaç duyduğunu, Türk Amerikan ilişkilerinin ise zaman zaman sorunlu olduğunu belirtti.

Washington’da Türk Amerikan ilişkilerinin değerlendirildiği oturumlar sıklıkla yapılır. Bu kez Obama’nın Türkiye’ye yönelik politikalarını değerlendirmek üzere düzenlenen bir toplantı, Türkiye’nin Batı’yla ilişkilerinin sorgulandığı bir tartışma platformuna dönüştü. Son gelişmeler ışığında Washington’da ‘Türkiye nereye gidiyor’ sorusunun daha sık gündeme gelip gelmeyeceği merak ediliyor.

XS
SM
MD
LG