Erişilebilirlik

5 Aralık Amerikan Basınından Özetler


Amerika'nın eski Dışişleri Bakanlarından Henry Kissinger Washington Post’ta yer alan makalesinde Barack Obama’nın ulusal güvenlik ekibini sıra dışı olarak tanımlıyor. Ancak Kissinger, özellikle dışişleri bakanı ile başkan arasındaki uyumun önemini de vurguluyor:

"Obama ve dışişleri bakanlığına atadığı Hillary Clinton’ın tam bir işbirliği içinde çalışması gerekir. İki eski rakibin aynı yönetimde yer almasını öne çıkartanlar başkan ile dışişleri bakanı arasındaki ilişkinin özüne dair bir şey bilmiyorlar. Başkanı tam olarak temsil ettiği düşünülmeyen hiçbir dışişleri bakanının başarı şansı yoktur. Eğer bu sağlanamazsa, hem başkan zayıf düşer hem de dışişleri bakanlığı etkisizleşir. Yabancı ülkeler de, bakanlık ile Beyaz Saray arasındaki her türlü görüş ayrılığından yararlanmaya kalkar. Etkin bir dış politika için bakan ile başkanın uluslararası düzene ilişkin ortak bir vizyona ve stratejik bakışa sahip olmaları, atılacak taktik adımlar konusunda aynı düşüncede olmaları çok büyük önem taşıyor."

New York Times yazar Douglas Burgess’in korsanlıkla ilgili bir yorumuna yer veriyor. Korsanlığı terörün bir çeşidi olarak tanımlayan Burgess, alınacak önlemlerin de buna uygun olması gerektiğini savunuyor:

"Romalı hukukçu Cicero, korsanlığı uygarlığa karşı suç olarak tanımlamıştı. İngiliz hakim Edward Coke, korsanları insan ırkının düşmanları olarak görmüştü. Dolayısıyla korsanlar tek bir devletin değil, bütün devletlerin düşmanıdır. Ve korsanları yakalama sorumluluğu bütün devletlerin omzundadır. Diğer suçluların aksine korsanlar herhangi bir yerde, kim denk gelirse onun tarafından yakalanabilir. İnsan ırkının düşmanı olma tanımı terör için de geçerli. Bu nedenle terör ile korsanlığı ilişkilendirecek ortak bir hukuki tanıma gidilmelidir. Böyle bir tanım sadece Somalili korsanlara karşı değil, terörün her türüne karşı mücadelede önemli bir hukuki dayanak olacaktır."

Christian Science Monitor Kongrenin otomotiv sektörüne yardım konusundaki tavrını eleştiriyor. Gazete, otomotiv sektörü konusundaki tavrın, diğer sektörler için de örnek oluşturacağı uyarısında bulunuyor:

"Kongre, otomotiv sektörüne istediği desteği vermek için tıpkı yatırımcı bir kapitalist gibi davrandı. Üç büyük otomotiv firmasından işletme sermayelerini, kredi pozisyonlarını ve satış tahminlerini istedi. Kongre üyeleri, bu tavırlarıyla şirket yöneticisi gibi davrandı. İleride istihdam yaratan ve çevre dostu sektörler de benzer taleplerle geldiğinde, Kongrenin yine aynı tavrı göstermesi gerekecek. Böyle giderse, Obama’nın başkanlığında Kongre üyeleri şirket yönetim kurulları gibi davranmaya başlayacak."

Washington Times İran’ın nükleer programını durdurmak için hala etkin bir yol bulunamadığına dikkat çekiyor. Gazete, Almanya’yı da İran’a karşı ekonomik yaptırım uygulamadığı için eleştiriyor:

"İran, ekonomik yaptırımları ve askeri müdahale tehdidini ciddiye almıyor. Yaptırımların işe yaramayacağını, askeri müdahalenin ise mümkün olmadığını düşünüyor. Hem nükleer programını hem de balistik füze programını bir engelle karşılaşmadan sürdürebileceğine inanıyor. İran birkaç ay içinde kıtalar arası balistik füzelere sahip nükleer bir güç haline gelebilir. Washington ise hala bu gelişmeleri hiçbir şey yapmadan izlemeye devam ediyor."

XS
SM
MD
LG