Erişilebilirlik

23 Eylül Amerikan Basınından Özetler


New York Times İran'ın nükleer silah üretmeye her geçen gün biraz daha yaklaştığını belirtiyor. Gazete, Tahran'la bir an önce etkin bir diplomatik pazarlığa başlanması çağrısında bulunuyor:

Amerika ve Avrupa Birliği İran'a karşı uygulanacak ikna edici yaptırım ve ödül politikaları konusunda bir an önce uzlaşmalıdır. Bunun anlamı İran'la ticaret ve bu ülkeye yatırımlar konusunda daha katı sınırlamalar uygulanması ve daha cömert diplomatik girişimlerin başlatılmasıdır. Eğer Rusya ve Çin Birleşmiş Milletler'den yaptırım kararı çıkmasını önlerse, Avrupa ve Amerika kendi başlarına harekete geçmelidir. Buna karşılık İran'ın nükleer programından vazgeçmesi halinde Amerika, Tahran'a ilişkilerin geliştirilmesi ve güvenlik garantisi konusunda inandırıcı bir öneride bulunmalıdır. Bu politikanın ikna edici olup olmayacağını bilemeyiz. Ancak bu yönde bir çaba harcanmazsa, Amerika ve İsrail'de askeri müdahaleyi savunan sesler giderek daha da yükselirken, İran da nükleer silah üretme çabasını sürdürecektir.

USA Today Pakistan'da Cumartesi günü bir otele düzenlenen bombalı saldırının mali kriz haberleri arasında gereken ilgiyi görmediğini yazıyor. Ancak gazete, Afganistan savaşının ve Pakistan'daki gelişmelerin önümüzdeki döneme damgasını vurabileceği uyarısını yapıyor:

Irak savaşından çıkartılacak bir ders varsa, o da sadece asker sayısını artırmanın çözüm olmadığıdır. Irak'ta asker sayısının artırılmasının yanı sıra, Sünniler'i El Kaide'den uzaklaştırmaya, Irak güvenlik güçlerini ve hükümetini güçlendirmeye yönelik önlemler de alındı. Afganistan ise Irak'a kıyasla çok daha büyük, daha az gelişmiş ve daha karmaşık bir ülke. Pakistan'da üslenen Taliban ve El Kaide güçlerine karşı Amerika'nın düzenlediği saldırılar ise, dünyanın Müslüman nükleer gücü olan bu ülkede, Amerikan karşıtlığını artırıyor. Yapılması gereken şey, yeni yaklaşımlar geliştirmektir. Net hedefler belirlemeden Afganistan'a asker göndermek çözüm değildir.

Christian Science Monitor Güney Afrika'da Devlet Başkanı Thabo Mbeki'nin istifasının ardından, bütün bölgenin önemli değişikliklere gebe olduğu yorumunda bulunuyor. Gazete, bir yıl sonraki seçimlerde devlet başkanı olması beklenen Jacop Zuma'nın ise güven verici bir profil çizmediğini vurguluyor:

Güney Afrika'nın geleceği, Afrika açısından önem taşıdığı için Zuma'nın ne yapacağı da büyük önem taşıyor. Güney Afrika ekonomisi, en yakın bölgesel rakibi olan Nijerya'nın ekonomisinin iki katı büyüklüğünde. Mbeki döneminde, ülke 2. Dünya Savaşı sonrasının en büyük ekonomik kalkınmasını gerçekleştirdi. "Siyah inciler" adı verilen, küçük bir siyah orta sınıf doğdu. Güney Afrika, sudan'a barış gücü gönderdi, Fildişi Sahilleri'nde arabuluculuk yaptı ve Zimbabve'de tarihi uzlaşmanın gerçekleşmesini sağladı. Zuma'nın da gelecek yıl yapılacak seçimlere kadar, sadece konuşmakla kalmayıp güven de sağlaması gerekiyor.

Washington Post mali krizi önlemek için hazırlanan kurtarma planının hala Kongre'de beklediğini hatırlatıyor. Gazete, krize müdahale için zamanın giderek daraldığı uyarısında bulunuyor:

Kurtarma planı konusunda bir ölçüde gecikme olması kaçınılmaz ve hatta tercih edilir bir durum. Kongre, 700 milyar dolarlık bir çeki, hiçbir şey sormadan imzalayamaz. Ancak, zaman önemli bir faktör. Her iki partinin de yöneticileri, bu krizi geçen yılın çözülememiş bütün politik sorunlarını yeniden gündeme getirme fırsatı olarak görmemelidirler. Amerikan mali sistemini çöküşten kurtarmak için bir şans, belki de son şans olarak görmelidirler.

XS
SM
MD
LG