Erişilebilirlik

'Son Dakikaya Kadar Çalışacağız'


Dışişleri Bakanı Ali Babacan Türkiye'nin BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliğine adaylığına destek aramak için geldiği New York’ta temaslarını tamamladı. Ekim ayında seçimi yapılacak olan 2009-2010 geçici üyeliği için Türkiye’nin rakipleri, İzlanda ve Avusturya. Dışişleri Bakanı Babacan, dün New York’tan ayrılmadan önce bir basın toplantısı düzenledi ve temasları hakkında bilgi verdi.

Türkiye'nin gerek kendi bölgesinde, gerekse diğer bölgelerde barış, istikrar ve güvenliğin sağlanması için yürüttüğü çalışmaları tüm dünyanın izlediğini; siyasi ve ekonomik reformlarının diğer ülkelere örnekgösterildiğini belirten Dışişleri Bakanı Ali Babacan, bu gelişmelerin Türkiye için avantaj oluşturduğunu savundu.

Eylül ayında Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le birlikte BM Genel Kurul toplantılarına katılacağını belirten Babacan, bu toplantılarda Türkiye'nin Güvenlik Konseyi üyeliğine adaylığı konusunda ikili görüşmelerde bulunacağını ve çalışmaların son dakikaya kadar süreceğini kaydetti.

Türkiye'nin en son 1961 yılında bir yıllığına geçici üye olduğunu hatırlatan Babacan, BM Güvenlik Konseyi üyeliğine aday olan İzlanda ve Avusturya'nın da kendi kampanyalarını yürüttüğünü söyledi ve 'Rakip rakiptir, ciddiye almak gerekir' şeklinde konuştu.

Dışişleri Bakanı Ali Babacan, dün BM Genel Sekreteri Ban Ki Moon'la görüşmesinde Kıbrıs, Irak ve Suriye - İsrail görüşmeleri konularının ele alındığını belirtti, Babacan, Ban Ki Moon'un Avustralya eski Dışişleri Bakanı'nı Kıbrıs özel temsilcisi olarak atamasını olumlu bir adım olarak gördüklerini söyledi:

"Bir bakıma BM'nin artık ciddi bir şekilde, Kıbrıs konusuyla yakından ilgileneceğinin bir sinyali olarak görüyoruz, çünkü, Kıbrıs sorunun çözülmesi için mutlaka BM'nin devrede olması gerekiyor. Yani iki lider biliyorsunuz, Sayın Talat, Sayın Hristofyas bir araya geliyorlar, görüşüyorlar, dönem dönem konuşuyorlar ama kapsamlı çözüm için kapsamlı görüşmelerin başlamasını biz arzu ediyoruz. Genel Sekreterin bizzat kendisinin ve atayacağı temsilci aracılığıyla da Kıbrıs konusuyla yakından ilgilenmesi büyük önem taşıyacak. Çünkü öyle konular olacak ki, iki lider kendi aralarında belki anlaşamayacaklar, belki bir noktaya varamayacaklar. İşte o noktada birilerinin devreye girip farkları kapatıcı, uzlaştırıcı bir rol oynaması gerekecek."

Türkiye'nin konumu nedeniyle bölgesel konulara yaklaşımının daha özgün olacağına inandığını belirten Ali Babacan, Türkiye'nin başka ülkelerin gösteremeyeceği hassasiyeti göstereceğini ve bu nedenle BM Güvenlik Konseyi'ne büyük katkı sağlayacağını söyledi.

Türkiye'nin birbiriyle geçinemeyen ülkelerin itibar ettiği bir ülke olduğunu, bunun da güven verdiğini kaydeden Dışişleri Bakanı Babacan, gerek BM Güvenlik Konseyi üyeliği gerekse ikili ilişkilerin gelişmesinin güvene dayandığını belirtti.

Toplantıda basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Ali Babacan, Ermenistan temsilcisinin Türkevi'nde düzenlenen resepsiyona katılmasının, ikili ilişkilerde olumlu bir gelişme olduğu yolundaki yorumlar için, Türkiye'nin amacının ikili ilişkileri normalleştirmek olduğunu belirtti:

"Bizim Ermenistan'daki seçimlerden sonra Ermenistan Cumhurbaşkanı'na sayın Cumhurbaşkanımız tarafından yazılan mektup, daha sonra Başbakan atandıktan sonra sayın Başbakanımızın Ermenistan Başbakanı'na yazdığı mektup ve hükümet kurulduktan hemen sonra benim Dışişleri Bakanı Sayın Nalbantyan'a yazdığım mektup bir bakıma, bu yeni hükümetle, yeni yönetimle diyalog kapısı açma niteliği taşıyordu. Onun çabasıydı daha doğrusu. Tabii Türkiye'nin tek taraflı çabaları yeterli değil. Bizim tek taraflı attığımız bir sürü adım var biliyorsunuz. Önce üst uçuşlara izin verdik, daha sonra Türkiye'yle farklı şehirlerle Erivan arasında farklı uçuşlara izin verdik, Ermenistan vatandaşı olup Ermenistan'dan gelip Türkiye'de çalışan onbinlerce kişi var. Endirekt ticaret oluyor, İran ve Gürcistan üzerinden, geçen sene 500 milyon dolara ulaştı ticaret hacmi. Ama bakıyoruz, bunlar bizim tek taraflı attığımız adımlar. Bizim beklediğimiz karşı taraftan da bazı olumlu, somut adımların gelmesi doğrusu."

Ali Babacan, 1915 olaylarıyla ilgili bir tarih komisyonu kurulmasının son derece önemli olduğunu ve tüm sorunların diyalog yoluyla çözülebileceğine inandığını kaydetti. Dışişleri Bakanı Türkiye'nin Ermenistan ile Azerbaycan arasındaki sorunları görmezden gelemeyeceğini ve iki ülkeyi uzlaşmaya varmaları için teşvik ettiğini de sözlerine ekledi.

XS
SM
MD
LG